Yeşil pencerenden bir gül at bana, Işıklarla dolsun kalbimin içi.
Sayfa 20
"Bırak, geçmiş günleri gönlüm hatırlasın; Hatırada kalan şey değişmez zamanla. Ne vefalı komşumdun sen Fahriye Abla!"
Reklam
Yeşil pencerenden bir gül at bana, Işıklarla dolsun kalbimin içi. Geldim işte mevsim gibi kapına Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ..
Sayfa 20
Ahmet Muhip Dıranas
FAHRİYE ABLA Hava keskin bir kömür kokusuyla dolar, Kapanırdı daha gün batmadan kapılar. Bu, afyon ruhu gibi baygın mahalleden, Hayalimde tek çizgi bir sen kalmışsın, sen! Hülyasındaki geniş aydınlığa gülen Gözlerin, dişlerin ve ak pak gerdanınla Ne güzel komşumuzdun sen, Fahriye Abla! Eviniz kutu gibi küçücük bir evdi, Sarmaşıklarla balkonu
eviçi
Süzülür odama her sabah erken, Bir gümüş ve yayvan tepside gülen Gözlerinin daha uyku ucunda; En serin su buhar olur avcunda. Ve bir rüya gibi sessiz yürürken Yumuşak zincirini sürüyecekten Avuç içi kadar ufak odamda. Sanki küçük kalbi vurur eşyamda. Her şey yankılanır onun sesinden, Ayırdedilemezken gölgesinden Elinin dokunmuş olduğu şeyler Ürperir, canlanır sanki ve güler. Çiçekleri sularken akşamüstü Bol saçlı başında tembel bir örtü, Yumuşak zincirini sürüyecekten Eski bir şarkıyı tekrarlar, neden: Pencereden selam verir mendilim Senden başka yoktur benim sevgilim ...
FAHRİYE ABLA Hava keskin bir kömür kokusuyla dolar, Kapanırdı daha gün batmadan kapılar. Bu, afyon ruhu gibi baygın mahalleden, Hayalimde tek çizgi bir sen kalmışsın, sen! Hülyasındaki geniş aydınlığa gülen Gözlerin, dişlerin ve ak pak gerdanınla Ne güzel komşumuzdun sen, Fahriye abla! Eviniz kutu gibi bir küçücük
Reklam
377 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.