Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

sebahattin çil

Amsterdam
İnsanla başkası arasında sırlı bir mesafe var. Mülahazat perdesi girmiş araya. Kimse başkasının gördüğü haliyle kendisini göremiyor. Burada ben ancak kendi gördüğüm kadarim. O zaman aynada gördüğüm şey yarım olmuyor mu? Tıpkı kendi kendine konuşmak gibi.Kelime söylendiğinde değil, duyulduğunda tamamlanıyorsa, insan kimse duymazken konuştuğunda tam olarak konuşmuş sayılamazsa,kimsenin görmediği haliyle kendini gördüğünde de tam olarak görmüş sayılmaz.Sesim için başka bir kulağa ihtiyaç varsa görün tüm için de başka bir göz lazım. Yoksa sözlerim gibi resmim de kısa düşer.Aynalarda bu yok işte.Hiçbir zaman dünyada salındığın halinle göremeyeceksin kendini ve dünyanın geriside seni senin gördüğün gibi görmeyecek.İkiye ayrılmışsın o zaman.Bir yanda senin gördüğün sen,diğer yanda onların gördüğü sen. Amsterdam
Reklam
Suç ve Ceza
Toplum, muhafazakarlık görevini yerine getirmek için çok kez bu insanları asıp kesiyor ya da her türlü hareket imkanından mahrum ediyor. Ama yine aynı toplum, bir nesil sonra bu astığı insanların anıtını dikip onlara tapıyor...
iş bankası
Yalanla Yaşamak
Devletin misilleme yapmasından korkan muhalifler düşündüklerini söylemekten resmi politikalara ilişkin kuşkularını dışa vurmaktan, reform isteklerini dile getir mekten kaçınırlar. İşte, Yalanla Yaşamak Böylece kişi, algıladığı toplumsal baskılar karşısında isteklerini olduğundan farklı gösterme yolunu seçer. İşte, Tercih Çarpıtması... Timur Kuran

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Doğruyu Söylemek
Dürüst konuşma kavramının araştırıldığı bu dersler, bizi aynı zamanda Foucault'yu daha ilk çalışmalarından itibaren meşgul eden "hakikat" ve "hakikat-özne ilişkisi" meselelerine götürüyor: Eski Yunan ve Roma'da "hakikati dile getirmek" ne demekti? Bu dönemde insanın hakikatle kurduğu ilişki, kendisiyle kurduğu ilişkiyi nasıl biçimlendirdi? Bir yaşam biçimi olarak felsefe burada nasıl bir rol oynadı? Bu dönemde insanın hakikatle kurduğu ilişki, kendisiyle kurduğu ilişkiyi nasıl biçimlendirdi? Bir yaşam biçimi olarak felsefe burada nasıl bir rol oynadı?
ayrıntı
KEŞKE-Bir Köy Enstitüsü Romani
Hayatınızın dümenini elinize alamazsanız, seçimlerinizi başkaları yapar, hayallerinizi başkaları yaşar. Size de izlemek kalır. "Söz sorumluluktu" (Peki ya vicdanınıza duyduğunuz sorumluluk?)
Sayfa 267
Reklam
Evet dostum, böyle olması gerekir. Başa geçecekler, baş olmaktan daha üstün bir değere yükselmişler mi? Yükselmişlerse, bil ki, o devlet iyi yönetilen bir devlettir. Çünkü böyle bir devletin başındakiler gerçekten zengin kişilerdir. Altın zengini değil, akıl ve erdem zengini. İnsanları mutluluğa ulaştıracak da zenginliğin bu türlüsüdür. Kendi yararlarına düşkün, açgözlü kimseler başa geçer ve başta olmayı keselerini doldurmak için bir yol sayarlarsa, orada artık iyi bir düzen arama. Çünkü her kes başa geçmek için birbirini ezecek ve bu iç kavgada hem kendilerinin hem de devletin başını yiyeceklerdir. - Ona ne şüphe. Platon /Devlet
İş BankasıKitabı okudu
Yalanla Yaşamak
Homo economicus toplumsal baskılardan muaf, iç çalkantılardan uzak, yarar hesapları yapan, kendi kendini denetleyen bir makinedir. Tüm kimliği toplumsal itkilerin ürünü olan homo sociologicus ise, toplumun talepleri tarafından yönetilir. Yaygın bir anlayışa göre de homo psychologicus, vicdanının buyruklarından kaçmaya çalışan, acılar içinde kıvranan, fakat çabaları nadiren başarı getiren dürtüsel bir ruhtur. @timurkuran/
Sayfa 69 - ykyKitabı okudu
Dönüşüm Sembolleri
Yaşanan iki dünya savaşıyla birlikte dünyanın çukuru tekrar açılmış ve olasılıkla daha dehşetlisinin düşünülemeyeceği bir ders vermiştir. İnsanın neler yapabileceğini ve kitle ruhu tekrar üstünlük sağladığı takdirde bizi neyin tehdit edeceğini artık biliyoruz.Kitle psikolojisi akıl almaz bir egoizm birikimidir, çünkü amacı yüce değil, içkindir. C.G.Jung/Dönüşüm Sembolleri shf.103
Dönüşüm Sembolleri
Dönüşüm Sembolleri
Kendi aklınla düşünmeye/akıllı olmaya cesaret et, başla!". Immanuel Kant 
Gorgias
Sokrates -Öyleyse söylevci , mahkemelerde ya da başka toplantılarda, doğru olan, ya da olmayan şeyleri öğretmez onlara inandırır. Çünkü bu gibi yüksek konularda , az bir zaman içinde, kimse büyük bir kalabalığa bir şey öğretemez değil mi? Gorgias - Tabii öğretemez.
Sayfa 56 - Remzi
Reklam
Gorgias
Mahkemelerde yargıçları, kurultayda üyeleri, halk toplantısında, ya da buna benzer siyasi toplantılarda vatandaşı kandırmak için sözden büyük ne var ? Sözün gücünü edindin mi, hekim de, beden eğitimsi de senin buyruğuna girer; zenginlikler topladığını söylediğin sarraf da o zenginlikleri kendi için değil, konuşmayı, kalabalığı kandırmayı bilen senin için toplamıştır. Söylevci Gorgias
Sayfa 53 - remzi
Geri119
297 öğeden 286 ile 297 arasındakiler gösteriliyor.