Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Feyza

Feyza
@feyzanurdemrc
6 okur puanı
Mayıs 2023 tarihinde katıldı
Kalbim! sen varsın sen tökezleyen bir şarkı değilsin ne de uzun, yanık havalı türkü sen kendinin ezgisisin. Yırt öfkenin sabredilmez dağarcığını dağılan, saçılan ne varsa hepsi senindir kara bir gök ancak bunlarla arınır ve elbette yeter bunlar sırça küreyi dağıtmaya acı diye ne varsa hepsini onarmaya Kalbim! elimden tut elimden tut sensiz bir şey yapamam.
Reklam
Hayat, yaşadığımız andadır, her günün her saniyesindedir, fakat bunu pek geç öğreniyoruz.
Sayfa 37
Kemiklerimize kadar işlemiş bir kalabalık Yerleri gökleri dolduran bir ezgin ses Merhametine sığındığımız koygun gece Bilip de bilmemenin gönül yorgunluğu. İncelik… sensin bütün zamanların açık yarası.
Sayfa 34

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Evvelâ her şey mucize… Her şey Allah'ın mucizesi… Yekûn halinde varlık ve tek tek her şey mucize… Göz mucize, kulak mucize, akıl mucize, ruh mucize… iki parmak ucu arasında bir çiçeğin ipek nescini lif lif tadan duygu nedir? Ne sayalım! İnsanın içine ve dışına doğru her şey mucize.. Hacim mucize, şekil mucize, renk mucize.. Sonradan bütün bunlar basit ve tabiî sayılıp da meccanî bedahat hissi içine girildi mi, artık bunlardan ötesinde olmaz sanılan şeyler ayrıca mucize… İnsan ne aptaldır! Mucize içindeyken mucize bekler.
Sayfa 246 - Büyük Doğu Yayınları
Tarihin gözleri var, surlarda delik delik; Servi, endamlı servi, âhirete perdelik... Bulutta şaha kalkmış Fatih'ten kalma kır at; Pırlantadan kubbeler, belki bir milyar kırat... Şehadet parmağıdır göğe doğru minare; Her nakışta o mâna: Öleceğiz ne çare? .. Hayattan canlı ölüm, günahtan baskın rahmet; Beyoğlu tepinirken ağlar Karacaahmet... O mânayı bul da bul! İlle İstanbul'da bul! İstanbul, İstanbul...
Sayfa 40 - Büyük Doğu YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ruhumu eritip de kalıpta dondurmuşlar; Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar. İçimde tüten bir şey; hava, renk, eda, iklim; O benim, zaman, mekan aşıp geçmiş sevgilim. Çiçeği altın yaldız, suyu telli pulludur; Ay ve güneş, ezelden iki İstanbul’ludur. Denizle toprak, yalnız onda ermiş visâle, Ve kavuşmuş rüyalar, onda, onda misâle. İstanbul benim canım; Vatanım da vatanım... İstanbul, İstanbul...
Selma - Bendeki halin binde birini taşıyor musun içinde?.. Orhan - İçimde bir sonsuzluk taşıyorum. O neyin binde biri, yahut bin mislidir, bilmiyorum! Selma - Canım!… Orhan - Fikirde, müzikte, renkte, nakışta, insanda, şehirde; daha sayayım mı; zaferde, erişmede, bütün aynalarda senin yüzün var…
96 syf.
10/10 puan verdi
Canım İstanbul
Canım İstanbulNecip Fazıl Kısakürek
8.6/10 · 588 okunma
Çiçeklerle konuşan, kuşlara el sallayan, su birikintilerinin hatrını soran ve kelimelerin başını okşayan insanlarda var. "Sen şu koca âlemin farkında değilsin amma" dedi meczup, "bil ki âlem senin farkında!"
Ruhlarımız yara-bere içinde. Geçmişten geriye kaç yalan izi, kaç haksızlık izi, kaç iftira izi, kaç aldatma izi kalmış her birimiz için. Hepimizin yüreğinde düğüm…Kördüğüm..Müslümanın müslümana yaptığı kötülükler.
Sayfa 46
Reklam
Bir çocuğun varoluş karşısında duyduğu hayreti, sevinci, memnuniyeti ve coşkuyu.. Var edene karşı şükran hissini… Biz büyüklerin varoluşun, var kılınışın, var edilmeye lâyık görülmenin kıymetini bilemeyişimizi de.. Var edilmenin tadına varamayışımızı da.. Hiç var olmayabilirdik. Hiç olabilirdik. Ama var edildik, varlığa buyur edildik, yokluktan ve hiçlikten ebediyyen azad edildik. Farkında mıyız dilimize, gözümüze, kalbimize, ruhumuza değen bütün nimetlerin bu 'varediliş' nimetine bağlı olduğunun? Farkında mıyız var edilişimizin bütün nimetlerin başı, şahı ve padişahı olduğunun? Sehle yedi yaşında ve farkında…
Sayfa 34
72 syf.
·
Puan vermedi
Gezgin
GezginHalil Cibran
7/10 · 11,1bin okunma
"Kalbimi avucunun içine alan nasıl bir büyü ki bu, beni aynı anda hem ölüme çağırıp hem hayatı hatırlatıyor?"
"Her tür kendi türüyle uçar Güvercin güvercinle şahin şahinle" Hz. Mevlânâ diyor ki: ‘İnsan ancak özü kendisi gibi olanla yaşar'
Ben bazı pek ileride yaşarım, bazı pek geride.. şimdi ilk defa, bu son zamanlarda, ‘bugün’ü yaşamak zevkini tadıyorum. Ötekilerde mutlaka keder oluyordu. Geç kalmakla, erken gelmiş olmanın kederi. Bugünkü yaşamaktaysa pek keder yok…
40 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.