İri çomarlar bile dost ile düşmanı fark edecek kadar zekidir. Şayet öyle ise bu evlerin hepsi birer birer yoklanacak, köşede bucakta saklı ne varsa dökülüp sacilacak, yağ tenekeleri, pekmez testleri, Balkan kaşarları, pastırma, sucuk bunların hepsi götürülecek, para pul ne varsa toplanacak, şayet gözlerine güzel gözüken genç kızlar, yakışıklı delikanlılar da varsa feryat figan içinde bu vahşi, bu zalim adamların elinden kurtarilamayacaktir. İkinci Meşrutiyetten evvel 1907'de Makedonya nin alın yazısı bu idi.
Dr Ruskin, Amerikan Tıp Birliği dergisinde yayınlanan aşağıdaki yazısında, gülünç bir yanlış anlamanın, kişide nasıl tümüyle farklı bir yaklaşım duygusunu olusturabilecegini anlatmaktadır. Dr. Paul Ruskin, öğrencilerine yaklaşmanın psikolojik belirtilerini öğrenirken onlara şu olayı okudu.
Hasta ne konuşuyor, nede söylenenleri anlıyor. Bazen saatlerce anlaşılmaz şeyler geveliyor. Zaman yer yada kişi kavramı yok. Yalnız, nasıl oluyorsa , kendi adı söylendiğinde tepki veriyor. Son altı aydır onun yanındayım, ne görünüşü için bir çaba harcıyor ne de bakım yapılırken yardımcı oluyor. Onu hep başkaları besliyor, yıkıyor ve giydiriyor. Dişleri yok, yiyeceklerin püre halinde verilmesi gerekiyor. Gömleği salyalarindan dolayı sürekli leke içinde yürümüyor. Uykusu sürekli düzensiz.. gece yarısı uyanıp çığlıklarıyla herkesi uyandırıyor. Çoğu zaman mutlu ve sevecan, fakat bazen ortada bir neden yokken sinirleniyor. Biri gelip onu yatistirana dek de feryat figan bağırıyor.
Güzel senden ayrılalı
Haylı zaman oldu gel gel
Bak gözümden akan yaşım
Ab-ı revan oldu gel gel
Böyle m'olur küsüp gitmek
Seni seveni terk etmek
Haram oldu yemek içmek
İşim figan oldu gel gel
Kurulu yaydır basılmaz
Gönül yarinden kesilmez
İçmeyince dert eksilmez
Boş kadehler doldu gel gel
Kul Aşık eydür varmağa
Halinden haber almağa
Yetiş namazım kılmağa
Seni seven öldü gel gel
(Sakaoğlu 1989: 137)
Sayfa 41 - Akçağ Yayınları - 1. Baskı I Ankara 2006Kitabı okudu
Konuşmanın vacip veya sünnet olduğu yerlerde susmak, haram veya mekruhtur. Bunun afeti ise dildir. Bu durumlarda susan dilsiz şeytandır.
Bu son dört bahis açıklanacak olsa yüzü geçer. Her birinde öğrenilmesi ve öğretilmesi gereken, bunlara müptela olanların korunması gereken afetler ve tehlikeler vardır. Zamanımızda bunların hepsinden kurtulmak