Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rıfat ÇELEBİ

Rıfat ÇELEBİ bir yorumu yanıtladı.
Yaşamak hakikaten doyulmayacak kadar tatlı bir şey.
Sayfa 40
Enes köse okurunun profil resmi
Bu kitabın kaçıncı sayfasında yazıyor
Reklam
Rıfat ÇELEBİ yorumladı.
248 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Gitti mi gelmek bilmezdi bir türlü...
Doğruyu söylemek gerekirse hakkında hiçbir şey duymadan, okumadan elime aldığım nadir eserlerden bir tanesiydi Kuşlar Yasına Gider... Kitapların klasik konusu olan "baba-oğul" mücadelesini okuyacağım izlemi ile başladığım roman her ne kadar geçmişten kalan ufak tefek kalp kırıkları olsa da bir baba-oğul hesaplaşması değil, babanın ve oğulun bazen birlikte, bazense yalnız başlarına ölümle hesaplaşmasıydı. İnsanın ölümlü olduğunu fark etmesi, isyanı, çaresizliği ve sonunda teslim olma evrelerini sade ve akıcı bir dille işleyen yazar ne yazık ki betimlemelerinde oldukça fazla tekrara düşürek okumanın akıcılığını kırmıştır.(Yazar çok mu tekrara düşmüş, yoksa anlatmak istediklerini mi ısrarla vurgulamak istemiş elbet tartışılır.) Yalnız ben yazarın ısrarla kendini tekrarladığını bunun da okumayı ağırlaştırdığını düşünüyorum. Bir solukta kitabın yarısına geldiğim sonrasında katkısız aynı tekrarlarla bitmek bilmeyen 250 sayfa mücadelesiydi... Ne olursa olsun güzel duygular uyandıran, ihmal ettiğimiz, içimize gömdüğümüz duyguların gün yüzüne çıkması gerektiğini hatırlatan roman zihnimde tatlı bir izlenim bırakarak son bulmuştur... Okumayı düşünen arkadaşlara incelemelere aldırmadan objektif olarak yaklaşım göstermelerini tavsiye eder, iyi okumalar dilerim.
Kuşlar Yasına Gider
Kuşlar Yasına GiderHasan Ali Toptaş · Everest Yayınları · 201919,8bin okunma
Rıfat ÇELEBİ okurunun profil resmi
O tekrarlar olmasa ölümü bekleyişin iç sıkıntısı nasıl bulaştırılabilirdi ki okura? Can sıkıcı bir süreç akıcı bir şekilde anlatılmamalı kanımca.
Mrs. okurunun profil resmi
Mesele tekrarların olması değildi ki benim gözümde, tekrarların betimlemelerin katıksız birebir aynı olmasıydı.
Rıfat ÇELEBİ yorumladı.
271 syf.
6/10 puan verdi
—Sürpriz Kaçıran (Spoiler) İçerir— Çok ilginç bir hikayesi var kitabın. Semiha Cemal yazarken vefat edine Samiha Ayverdi devam ettirmiş. Belki Semiha Hanım kitabı bu şekilde ilerletip sonlandırmayacaktı. Sanki Semiha Cemal'in ölümünden sonra hayatını birisi devam ettirmiş gibi hissettim. Kitap Hamza'nın Meryem'e olan umutsuz aşkıyla başlıyor.
Aşk Budur!
Aşk Budur!Samiha Ayverdi · Maarif Basımevi · 200947 okunma
Rıfat ÇELEBİ okurunun profil resmi
Bu kitabın pdf ine nereden ulaşabilirim ?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Rıfat ÇELEBİ yorumladı.
115 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Uzun Hikaye Ben o zamanlar on altı yaşındaydım, lise birde. İnce uzun bir oğlan. Saçlarım kirpi gibi dik duruyor; ne yana, ne geriye taranmıyor, beni deli ediyordu. Babam "İnatsın inat... İnatçı adamın saçı yatmaz. Dedene çekmişsin besbelli. Keşke annene benzeseydin" diyordu. Keşke...Uzun hikaye okuduğum ilk Mustafa Kutlu kitabıdır. Yeri
Uzun Hikâye
Uzun HikâyeMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 202336,4bin okunma
Rıfat ÇELEBİ okurunun profil resmi
İncelemenize ilham vermek güzel.
Rıfat ÇELEBİ bir yorumu yanıtladı.
124 syf.
·
Puan vermedi
Yaşarken kıymeti bilinmeyip ölümünden sonra boşluğu dolmayan dava adamı Murat... Yıllar yılı ömrünü davasına adayan, maddi imkansızlıklarla rağmen davasını satmayan Murat... Murat'ın bu çileli dünyaya tahammülü dolup öbür dünyaya sefere çıkmasıyla kendilerini sorgulayan makama, mevkiye dalıp onu yüzüstü bırakmış eski dava arkadaşları Bakan Yunus Bey, Profesör Asım Bey... Ertelenen, taviz verilen şeyler, anılar, gençlik idealleri, dava... İnandığı değerlerin yozlaşmasına tahammül edemeyip sefere çıkan İlhan... Gençliğinde sahip olunan yüce ideallerin para, mal, mülk, makam ve mevki karşısında nasıl evrildiği, kırmızı çizgilerin nasıl pembeleştiğini olay örgüsü içinde irdeleyen bir kitap. Davaların nasıl öksüz kaldığını,makam ve mevki sahiplerinin sırtlarında zamanla davaların nasıl yüke dönüştüğünü gözler önüne seriyor. Dünyaya geliş ve yaşayış amacımızı, şahsi ve toplumsal emellerimizi sorgulatıyor. "İnandığı gibi yaşamayanlar, yaşadığı gibi inanmaya başlar." sözünün açıklaması mahiyetinde bir kitap. İnsan inançlarının eskidiğini, yabancılaştığını tecrübe ettiğinde ya susup tahammül etmeli, ya da sefere çıkmalı. Genelimiz bu durum karşısında sanırım tahammül ediyoruz. Seferi seçsek dahi sabahı bekliyoruz, sonra öğleni, sonra akşamı... Ruhumuz gevşek... Verdiğimiz tavizlere kolay uyum sağlıyoruz. İyi okumalar...
Ya Tahammül Ya Sefer
Ya Tahammül Ya SeferMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 201313,2bin okunma
Bu yorum görüntülenemiyor
175 öğeden 6 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.