Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Herşeyin geçici olduğunun bilincine varıp da olgunlaşınca baharın gelişine bile sevinemez oldum.. Taze taze açılmış mis gibi kokan çiçeklere birkaç gün sonra sıcaklar gelip solduracak diye bakıyorum çünkü burası dünya çünkü her şey geçer.. Çiçekler de solar, sevgiler de biter, yağmurlar da diner fırtınalar da.. Bir ayette Allah svt diyor ya sana verilene sevinme senden alınana da üzülme diye bu ayet o kadar çok hikmeti barındırıyor ki.. Şimdi gidip uzun uzun bu ayeti düşünmek istiyorum..
Şiddetli fırtınalar ve rüzgarlar,yağmurlar Rahmet çiçeklerine gebedir.
Reklam
Hüzün teselli bulmanın, sabretmenin ve olgunlaşmanın kaynağıdır. Bir an gelir seni teselli eden bir hüzünle karşılaşır kalbin. Ve onla huzur bulursun. Yağmurlar durur, rüzgarlar kesilir, fırtınalar diner. Ama bir an gelir hüzün de seni bırakıp gitmek ister. Ya Hazanın hüzün mevsimi olduğunu bilmez ya da hazanın hüzünden bir şeyler bilmediğini sanır. Bilmez ki hazan hüzün ile vardır. Selam olsun hüzün yağmuruna... Esen hüzün rüzgarına... Yüreğime düşürdüğü hüzün yıldırımlarına...
“Bakmayın siz benim kuru bir yaprak gibi sallandığıma... Köküm sağlamdır sarsılsam da kopmam dalımdan... Öyle kolay değil, rüzgarın önüne kapılıp gitmem... Son ana kadar vazgeçmem yaşamaktan... Ne fırtınalar koptu, benim hayat dallarımda... Hiç birinde vazgeçmedim umutlarımdan... İçimde kıyametler kopsa da. Ben baharıyım yarınlarımın, Çiçek açarım her kışın ardından !” Nazım Hikmet
"Bütün fırtınalar hayatınızı bozmak için gelmez, bazıları yolunuzu temizlemek için gelir." P. Coelho
21.04.2024
Ellerim buz kesmiş gibi soğuk, sanki dokunsa hissedemezsin, sanki dokunmaktan çekinirsin. Zaman, sanki koşuyor, hiç durmadan ilerliyor, bir anı bile es geçmeden. Vakit ise dar geliyor, yetmiyor, sığamıyorsun içine. İsmin gizli, sanki yüreğimin en derin köşelerine saklı, sadece benim bilip hissettiğim bir sır gibi. Gözlerim yine göğe dönük, hisli hisli bakıyorum. İçimde fırtınalar kopsa da dışarıya hiçbir şey yansımıyor gibi. Yaralarımı dikerken dikişler tutmuyor, sanki her bir dikişten damla damla seni kaybediyorum. Kara bulutlar gökyüzünü kaplamış, her yer gri, her yer sisli. Sırlanmış yıldızlarım var, içimde parlayan ama kimseye gösteremediğim. Yollar ıslak, sokak sokak seni arıyorum. Ama bulunmuyorsun, sanki bulunmak istemiyorsun. Gözlerim nemli, istesem de gizleyemem içimdeki fırtınayı. Gel desem yine gelmezsin, her seferinde kalbim biraz daha kırılır. Bilirim ki, sen de beni istiyorsun ama ayaklarına söz geçiremezsin. Kırk hüznün kırkını yaşadım, arttı yüzümdeki çizgiler, döküldü saçlarım. Otuzumda yaşlandım, her yaşamış olduğum acıyla birlikte. Bilemem, zaman tekrar getirir mi bizi yan yana? Hasretin ateşi her an içimi yakıyor, yanan bir ateş gibi. Ya öldür beni bu hasretle ya da yaşat, ama ortada bırakma beni. Seni heba etmedim, sevdamı korudum. İplere boncuklar dizdim, her birine senin yüzünü çizdim. Yokluğunu yaşadım, çektiğim acıları hiç bitmedi. Öldüm ve öldüğümü hissettim, ama sonra dirildim ve yeniden hayata tutundum.
Reklam
"Yeni yaş, yeni umutlar, ama hep baharlara niyetimiz. Elbette hep çiçek açmayacak günler, bazen yağmurlar bazen fırtınalar deliverecek ruhumuzu. Ben, yorgunum. Ama umutluyum. Her şey çok güzel olacak'cıyım. Olsun. Güzel olsun. Yaşamak bir can sıkıntısı olmasın olur mu Ömür Hanım?" Hoşgeldin yeni yaşım.. 🤍
Sevda dolu bir kalple yeniden doğacağım.
Sevdanın hüznü sarar kalbimi, Sevgi rüzgarı savurur saçlarımı. Bunalımın karanlığı çöker etrafıma, Tutunamam hayata içimde bir yara. Gönlümde sevda çiçekleri solmuş, Rengarenk yapraklar düşmüş toprağa. Sevginin izleri kalmış yüreğimde, Ama tükenmişlik sarar her yanıma. Gökyüzünde bulutlar ağlar sevda gözyaşı, Kalbimde fırtınalar kopar görmüyor kimsesi. Bunalımın girdabında kaybolmuşum, Umutsuzluğun esaretinde sürükleniyorum. Sevgiyle yoğrulmuş yılların ardında, Gizli bir bunalımın pençesindeyim. Tükenmişlik sendromu sarar beni, Adeta bir yorgunluk hayata küskünlük. Sevda, sevgi ve bunalımın içinde kaybolmuşum, Gönlümde umutsuzluk çiçekleri solmuş. Tükenmişlik sendromuyla savaşırken, Kalbimde bir çığlık ruhumda bir yangın. Belki de sevgiyle dolu yeni bir gün doğacak, Bunalımın karanlığına veda edeceğim. Tükenmişlik sendromunu geride bırakıp, Sevda dolu bir kalple yeniden doğacağım. • Mâhrez
İspanyol Atasözü
"Çok fazla güneşli gün çölle sonuçlanır" Dürüst olmak gerekirse, ilk başta parlak ve güzel halinden etkilendim. Çünkü o zamanlar çok bitkin ve üzgündüm. Ama zaman geçtikçe acını ve saklamak istediğin şeyleri öğrendim. Onlar sayesinde seni daha iyi tanıdım. Ve sonra daha çok aşık oldum. Bu yüzden, umarım içinde bulunduğun fırtınadan çok fazla nefret etmez ya da gücenmezsin. Tüm fırtınalar dinmeye mahkumdur. Herkesin kendi fırtınası vardır. Ama fırtınayı yaşarken, yanında birinin olması daha güvende hissettirmez mi? (Forecasting love and weather)
Şimdi eş zamanlı (tandem) kitap okuması yapıyorum. İlk defa yapıyorum fakat aşşırı sevdim heyecanım iki kat arttı okuma hızımda arttı. Eş zamanlı okuma diyince şundan bahsediyorum Sarah J. Maas Cam Şato Serisinin Fırtınalar İmparatorluğu(5) ve Şafak Kulesi (6)' ni eş zamanlı okumaya uygun halde yazmış. Hayranlığım daha da arttı bu yazara karşı. Okuma listesini bir siteden aldım. Bölümleri işaretleme yaparak okuyarak devam ediyorum çünkü aynı zaman diliminde farklı yerlerde geçiyor iki kitapta da olaylar. Tek kelimeyle efsaneee..
Reklam
Bazen için yanar ama dışarıdan görünmez, herkes bir derdin yok her şey yolunda sanır ama içinde fırtınalar, kasırgalar, tayfunlar kopar..!
Daha hızlı koş Sen anca pot kırdıktan sonra coş Hoş, yine de sana duygularım hoş Boş, altı dolu değil, boş İçimde fırtınalar kopabilir Sonuçta iki kutup birbirini iter Seni cehaletten çıkarmak aklımı yorabilir Oldukça zekâ, kibri deler.
çiçeğim,
Buralar soğuk bir matem havasına büründü sensiz. Yazıp çizip karalıyorum durmadan yokluğunun gölgesinde. Hayır, hayır… sana gel demiyorum. Sana sensizliğin bana bıraktığı acıdan bahsediyorum. Gitmelerin bu denli kalp burktuğunu, bir odaya bile sığamaz hale getirdiğini bilmezdim. Sayende çiçeğim, o da sayende tıpkı birçok şey gibi. Sana kızmıyorum, sanırım artık kırgın da değilim. Anlasana! İçim toz toprak içinde seni sevmeyi bırakmaya çalışıyorum! Nasıl bir ağrıdır bu, içimde fırtınalar koparken seni sevmeyi bırakmaya çalışmak. Bak yine yarım sözlerim, yine dağınık bir yerde bıraktım kalemimi yere. Biliyorum tekrar ve tekrar bahsedeceğim sana, bıraktığın bu acıdan. Şimdi durma zamanı… Durmak zamanı.
Güçlü fırtınalar yememiş ağaçlar, toprağa sarılmak için derin kökler büyütemez.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.