Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Flanör Hanım

Flanör Hanım
@flanorhanim
Öğrenci
18 Temmuz 1998
6 okur puanı
Temmuz 2021 tarihinde katıldı
Sabitlenmiş gönderi
Ve insanların arasında yalnız olmaktan daha korkunç bir şey yoktur.
Reklam
Ünlü on yedinci yüzyıl filozofu Baruch Spinoza der ki: “Mutluluğumuz ya da mutsuzluğumuz sevgiyle bağlandığımız nesnenin niteliğine bağlıdır yalnızca.”
Sayfa 77
208 syf.
·
Puan vermedi
Ikigai
IkigaiFrancesc Miralles
7.6/10 · 19bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sevme Sanatı
Sevme SanatıErich Fromm
8.4/10 · 18,6bin okunma
“Başarıyı amaçlamayın. Bunu ne kadar amaç haline getirip bir hedefe dönüştürürseniz, kaçırma olasılığınız da o kadar artar. Çünkü mutluluk gibi başarının da peşinden koşamazsınız; kendisi ortaya çıkmalı, kendisi oluşmalı ve sadece ki­şinin, kendinden daha büyük bir davaya kişisel adanışının amaç­lanmayan bir yan etkisi olarak ya da kişinin kendini başka bir in­sana bırakışının bir yan ürünü olarak oluşmalıdır. Mutluluğun kendiliğinden olması gerekir, aynı şey başarı için de geçerlidir: Ona aldırış etmeyerek, kendi kendine olmasına izin vermeniz gerekir.“
Sayfa 14
Reklam
Eğer duruyorsa orada, varsa anne sevgisi, bir ni­mettir o, eğer yitmişse, durduğu yerden, yaşamın tüm güzellikleri de yitmiştir onunla onu yaratmak için hiçbir şey gelmez elden.
Eğer sorumluluk, sevginin üçüncü unsuru saygıyı içermezse, kolayca kendine bağlamaya ve zorbalığa dönüşebilir. Saygı, korkmak ve çekinmek değildir. Söz-cüğün kökenine göre (respîcere: «bir şeye» bakmak) bir insanı, olduğu gibi görebilme yetisini, onu özgün bireyselliği İçinde farkedebilmeyi belirtmektedir. Say­gı, diğer kişinin olduğu gibi büyüyüp gelişmesine du­yulan ilgi anlamına, gelir. Böylece saygı, sömürünün yokluğunun kanıtıdır.
“Kişi, uğrunda emek har­cadığı şeyleri sever ve kişi sevdiği şeyler için emek harcar.”
“Sevgi olmadan insanlık bir gün için bile var olamaz.”
481 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Serenad
SerenadZülfü Livaneli
9/10 · 136,6bin okunma
Reklam
“Çünkü ancak hikâyesi anlatılan insanlar var oluyordu.”
“Böylece acılarını ve mücadelelerini etimde kemiğimde hissettiğim üç kadınla bütünleşmiş olacaktık. Tarih bu üç kadının çığlığını boğmuş, benimkini de boğmaya çalışmıştı. Ama ben onların sessiz çığlıklarını yükseltecektim. Hem Maya, hem Ayşe, hem Mari, hem daha resmini bile görmediğim Nadia idim. Hem Müslüman, hem Yahudi, hem Katolik’tim. Yani insandım. İçim içime sığmıyordu. Önümde zor ama ışıklı bir yol görüyordum. Sanki Yedi Uyuyanlar gibi yüzyıllarca süren bir uykudan yeni kalkıyordum.”
“Birilerinin saçma iktidar mücadelesi yüzünden, insanlar birbirlerine kavuşamıyor, acılar yaşanıyordu. İnsanların mutluluğu, iktidar oyunları arasında ne kadar da zavallı bir konu haline geliyordu.”
“İnsanların kendi milletini veya kendi inancını diğerlerinden daha üstün görmesi, ne korkunç olaylara, ne büyük acılara neden oluyordu bu dünyada!”
“Aramızdaki temel fark ne, biliyor musun? Sen insanlara baktığın zaman üniformalar, bayraklar ve din görüyorsun!” “Peki, sen ne görüyorsun bakalım?” “İnsan, sadece insan. Seven, acı çeken, acıkan, üşüyen, korkan bir insan.”
110 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.