Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
franz kafka,dönüşüm üzerine ve övgüler
Dönüşüm
Dönüşüm
Modern dünya edebiyatında çok tartışılan, çok yorumlanan ve edebiyat akımlarına yerleştirilmesi zor eserler bırakan Franz Kafka, 3 Temmuz 1883'te Almanca konuşan Çek asıllı Yahudi bir tüccar ailenin oğlu olarak Prag'da doğdu. Kafka'nın babası, yoksul koşullardan zengin bir tüccar durumuna yükselmiştir. Annesi ise varlıklı,
Franz Kafka- Dönüşüm
sy. 11'de şöyle diyor gregor samsa: "... ancak bunlar şimdilik yersiz endişelerdi. gregor henüz buradaydı ve ailesini terk etmeyi aklından bile geçirmiyordu." ailesinin böyle bir endişesini okumamış olduğumuz halde gregor'un böyle bir endişenin yersiz olduğunu söylemesi aslında onun böyle bir endişesinin var olduğunu gösteriyordu. gregor bunu yapmak istemese bile aslında ailesini artık terk etmek istiyordu.
Dönüşüm
Dönüşüm
Reklam
Kalbim Kanlı çakıl taşlarıyla dolu Seni çok özlüyorum, Elan... Beni alıp doktorlara götürüyorlar Haplar, otlar, boklar veriyorlar bana Kendine bile hayrı olmayan Tek çocuklu ahırlar ve dualar veriyorlar
Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğrafları bize ne söyler?
iki üç gündür biraz hastayım. bu süreçte kitap okuyamadım. uzun süre kitabın başında duramadığım için kitap okuyamadığım bu sürede aklıma geçenlerde
Fotoğraflarla Atatürk
Fotoğraflarla Atatürk
kitabını okuduğum/fotoğraflarına baktığım geldi. ben genelde Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğraflarına bakarken o zaman gerçekleşen
''berbat bir kurgu gerçek bir savaş''-hb-6.VIII.1445
sabah.com.tr/yazarlar/babaog... Büyük savaşlar nasıl çıkar? Alalım Birinci Dünya Savaşı'nı... Okuldan aklınızda kalmıştır belki... 28 Haziran 1914'te Saraybosna'nın orta yerinde Avusturya-Macaristan İmparatorluğu veliaht prensi Arşidük Franz Ferdinand suikasta kurban
Judy Garland'ın kızı Liza Minnelli:Annem gergin bir tel gibi yaşadı
Hayatını kaybeden birçok ünlü gibi Hollywood tarihinin en büyük müzik yıldızı Judy Garland'ın ölümünü, çocukluk döneminden itibaren kullanmaya başladığı aşırı içki ve uyuşturucu hızlandırdı. Kızı aktris Liza Minnelli'nin söylediği gibi “Annem gergin bir tel gibi yaşadı” dedi. Hollywood tarihinin en büyük müzik yıldızı Judy Garland,
Reklam
‘İki mahkum hücre duvarına tıklayarak birbiriyle haberleşir. Onları ayıran duvar, aynı zamanda haberleşme vasıtalarıdır. Her ayrılık, bir bağdır’ demiş Simone Weil, ne güzel söylemiş. Bizi ayırdığını düşündüğümüz her şey belki de birbirimize sesimizi duyurabilmemizin bir vasıtası. Eğer aynı zindanın mahkumları olduğumuzu fark edebildiysek.
1960’ların sonu ve 1970’lerde Andre Gunder Frank, Samir Amin ve Immanuel Wallerstein’ın “Bağımlılık Kuramı” etrafında fikirler geliştirdiği görülür. Frank, üçüncü dünya olarak anılan ülkelerin gelişememelerinin nedenini, onların bunu gerçekleştirmeye yönelik beceri ve yetenekten mahrum olmalarında değil, Batılı devletlerin bilinçli bir şekilde onları bu hâlde kalmaları için hareket etmelerinde görür. Buna göre sömürge üçüncü dünya ülkeleri, gelişmiş merkez ülkeler için ucuz gıda ve ham maddenin yanı sıra sanayi mallarının tüketimi için de pazar oluşturur. Bununla birlikte merkez, kendisi için faydalı olabilecek bir veya birkaç üründe sömürgenin uzmanlaşmasına izin verir ve sonrasında bu iş bölümüne dayalı bir dünya kapitalist sistemi gelişir [6]. Sistem eşitsiz bir mübadeleye dayalıdır. Böylelikle merkez ülkeler gelişip konumlarını koruyabilirken çevre ülkelerin ekonomilerinin gelişmesi mümkün olmaz. Bu noktada merkez yeri geldiğinde çevre ülkeler üzerinde müdahalelerde de bulunur. Ataaof, Toplumsal Tabakalaşma
"Seni öpebilir miyim o halde? Bu acınası kağıtların üzerinde? Ya da camı açar, gecenin soğuk havasını öperim ben!" Franz Kafka
279 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.