En büyük darbeleri bazen sevdiklerimizden alabiliyoruz. En kapanmaz yaraları içimizde oluşan kocaman boşlukları. Hayatımız boyunca taşıyacağımız o en ağır yükleri kimi zaman onlar yüklüyor bize...Sevgisizlik kadar, aile içinde yalnızlık kadar anlaşılmamak kadar kötüsü var mıdır acaba?
İşte Franz Kafka'nın babası Hermann Kafka'ya sitem niteliğindeki mektubu da böyle bir yalnızlığın baş yapıtı diyebilirim. Bir iç döküş, bir dizi acı...Ürkek, kırılgan, güçsüz çocuk olan Franz Kafka. Baskıcı, despot, ezici ve güçlü bir baba. İki kafa arasındaki o en uzak mesafedeki ilişkileri. Güçlü ve güçsüzün savaşı gibi.. Sevgisizliğiyle, hakaretleriyle onu cezalandırmaktan öte benliğine en onarılmaz darbeyi indiren bir baba
Bu mektubu yazdıran sebepler, Franz Kafka'yı Kafka yapan gerçeklerdir belkide...
Şimdiden okuyacak olanlara keyifli okumalar dilerim