Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ne biçim dünya bu be! İnsanlar aya gidiyor. Elektriğin çevresinde dönen tatarcıklar gibi dünyanın çevresinde vızır vızır dönüyor uydular ama, burada, şu garipler köşesinde ne yasa var ne de zavallıyı koruyan, onu düşünen biri... Elinizden geleni ardınıza koymayın. Gebertin beni.
Sayfa 13 - iş Bankası yayınlarıKitabı okudu
“Ne biçim dünya bu be! İnsanlar aya gidiyor. Elektriğin çevresinde dönen tatarcıklar gibi dünyanın çevresinde vızır vızır dönüyor uydular ama, burada, şu garipler köşesinde ne yasa var ne de zavallıyı koruyan, onu düşünen biri...”
Reklam
-Ne biçim dünya bu be! İnsanlar aya gidiyor. Elektriğin çevresinde dönen tatarcıklar gibi dünyanın çevresinde vızır vızır dönüyor uydular ama, burada, şu garipler köşesinde ne yasa var ne de zavallıyı koruyan, onu düşünen biri... Eliniz den geleni ardınıza koymayın. Gebertin beni.
Bozkır gariptir tıpkı üzerini yurt edinmiş garipler gibi.Acıyı ve hüznü temsil eder oda. Issızdır bozkır, gündüzleri yakar geceleri dondurur. Bütün zıtlıkları sinesinden barındıran gönül gibidir. Geceleri ağlar oda sırtına binen yüce dağlar gibi.
"Bir defa bulmak için bağrındaki yaraya toplanmıştı Garipler şimdi kervansaraya bir noktada birleşmiş vatanın dört buçağı, gurbet çeken gönüller kuşatmıştı ocağı. bir parıltı gördün mü gözler hemen dalıyor, göğüsler çekilerek nefesler daralıyor, Şişesi is bağlamış bir lambanın ışığı, her yüze çiziyordu bir hüzün kırışığı. Gitgide birer ayet gibi derinleştiler Yüzerdeki çizgiler, gözlerdeki çizgiler..."
Sayfa 16 - YkyKitabı okudu
Reklam
Gariplerin rengi siyah!
-Bir elbise diktirsek sana Şems. Gülerek dedim ki çaputlar çivi olur batar tenime. Bunlan fakirlere dağıt. Siyah feracem yeter bana. Bunu yıllardır sırtım da taşıyorum. -Niçin siyah? Geceyi severim. Garipler gecenin eridir. Bu er de bir gece ölecek, dedim. Sustu .
Ne biçim dünya bu be! İnsanlar aya gidiyor. Elektriğin çevresinde dönen tatarcıklar gibi dünyanın çevresinde vızır vızır dönüyor uydular ama, burada, şu garipler köşesinde ne yasa var ne de zavallıyı koruyan, onu düşünen biri...
96 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Bu öyküyle Gogol dönemin hükümetine,siyasilerine göndermelerde bulunmaktadır.Roman kahramanı Akakiyevic alt tabakadan zor şartlarda geçinen, işini çok seven bir devlet memurudur.Akakiyevic iş yerinde sürekli üst tabakadan olan insanlar tarafından aşağılanip horlanir.Kendisi bunların hiçbirine cevap vermez çünkü karakter olarak ezik biridir.Artik kullanılamaz hale gelen eski, yıpranmış paltosu da bu durumdan nasibini alır.Cok üşümeye başlayınca herseyinden kısarak yepyeni bir palto diktirir.Artik yeni paltosuyla işe giderken birden itibarı artarr.Yeni palto onu üst tabakaya taşır.Bir gece davetten dönerken dilencilerin saldırısına uğrar ve paltosunu kaybeder.Akikiyevic yoğun kar altında yürüyerek eve gelir.Gunlerce ateşler içinde yatar ve sonunda ölür.Garipler mezarlığına gömülür ve kimse onu hatırlamaz. Gogol ' le tanışmam Ölü Canlar hikayesiyle oldu Palto ' yla hayranlığım bir kat daha arttı. Müthiş bir hikâye okudum.1800' lu yıllarda yazıldığını göz önüne alırsak takdire şayan bir eser. Kitaptan bir alıntı: İnsan denilen varlığın,ne kadar acımasız olabildiği gerçeğini gördükçe, derinden sarsıldı.
Palto
PaltoNikolay Gogol · Ayrıntı Yayınları · 201537,1bin okunma
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.