Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Pablo Pıcasso
Herkes resmi anlamak istiyor. Neden kuşların ötüşünü anlamaya çalışmıyorlar ? Gece, Çiçek kişiyi çevreleyen Her şey neden anlaşılmaya çalışılmadan sevilir ama resme gelince herkes anlamak istiyor
"Yüreğimin üzerine binlerce tonluk bir ağırlık konmuş sanki"
Sayfa 75
Reklam
Gece gökyüzüne bakın; aslında geçmişe bakıyor olacaksınız.
Sayfa 18 - Türkiye İş Bankası Yayınları
çay içmek isterdim seninle sonra sormak isterdim sana İnsanlar neden böyle ?
Bazen gece olur TUTUNAMAYANLAR’a tutunuruz.Sonra birden BİLGE’nin bilgisizliği,SEVGİ’nin sevgisizliği gelir aklımıza.Halbuki ne çok insan böyledir … KORKUYU BEKLERKEN ki hallerimizin ardından sonunda “ insanlar beni dinlemiyorsa yani istediğim gibi dinlemiyorsa GÜNLÜK tutmaktan başka çare kalmıyor .“ deyişimizin ardındaki EYLEMBİLİMimiz. OYUNLARLA YAŞARKEN,BİR BİLİM ADAMININ romanını okurken, “ Her şeye yeniden başlamak da mümkün değildi. İstesem de mümkün değildi. Nerede kaldığımı unuttuğuma göre,baştan başlamak için de bir takım yetenekler gerekliydi; daha talihli doğmuş olmak gerekliydi mesela. Yeni bir dil öğrenebilmek için, hiç dil bilmemek gerekliydi.” deriz …
Beni unutma
Bir gün gelir de unuturmuş insan En sevdiği hatıraları bile Bari sen her gece yorgun sesiyle Saat on ikiyi vurduğu zaman Beni unutma Çünkü ben her gece o saatlerde Seni yaşar ve seni düşünürüm
Feryat, figan, sokak sokak arar dururum. Kaldım evsiz...
Benim bir gece annem öldü. "Evim başıma yıkıldı" deyimi var ya hani, ben onun anlamını o gece anladım, yıkıldı evim barkım. Bir daha hiçbir avize aydınlatmadı o köhne odaları, hiçbir boya beyazlatmaya yetmedi o bomboz duvarları. İnanır mısınız, bilmem. Bir daha hiç yemek kokmadı hiçbir ev. Ne o sabahları evin içine sinen kızartmanın, ne de merdivenleri adımlarken gelen taze fasulyenin kokusu olmadı. Hatta ben bir gün, sırf bir evim olsun diye evlendim de. O yemeklerin kokusu o dört duvarı ev yapar sandım, evet öyle sandım. Ve dahası annemin evlatlarını sevdiği gibi seversem insanları, o merhametle, o sabırla; ben de öyle sevilirim ve bu yoksunluk diner sandım. Ama olmadı ne o yemek kokuları ev yaptı o dört duvarı, ne de herhangi bir merhamete maruz kaldım. Şimdi cebimde bir anahtarlık var, ucundada üç beş anahtar, ve açtığı hiç bir kapı benim evim değil. Baba için evin direği derler ama annede evin çatısıymış meğer. Evi baba ayakta tutuyor olsa da, evi ısıtan, aydınlatan, koruyan çatıymış... Bunu bize öğretmediler.
Reklam
Merhaba sevgili okurlar. 🖐 Son zamanlarda özellikle gece 23:00'ten sonra yoğunluk kaynaklı olarak, 1000Kitap'ta bazı yavaşlamalar meydana geliyordu. ✅Kaynak/sunucu sayısını artırıp yazılımsal bazı iyileştirmeler yaptık. 🔥Yaptığımız denemelere göre şu anda 1000Kitap resmen ateş ediyor. Peki ya siz fark ettiniz mi? Yorumlara buyrun. ⬇️
“Seni özlüyorum, gece gündüz yakamı bırakmıyor bu özlem. Seni böylesine severken bu kadar uzağında olmak hiç kolay değil.”
Kaçıp gitmek istediğiniz yerin kaçtığınız yerle aynı olduğunu görmek tam bir aydınlanmaydı. Hapishanenin bir yer değil, bakış açınız olduğunu anlamak.
Sayfa 278 - Domingo YayıneviKitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.