Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
On birinci bölüm
Gecenin gerçekdışı gölgeleri arasından bildiğimiz gerçek yaşam sıyrılıp gelir. Onu, bıraktığımız yerden ele almamız gerekir.
Sayfa 165 - can yayınlarıKitabı okudu
Gecenin sesleri
Köpek sesleri bozuyor gecenin sessizliğini. Köşe başında dikilmiş bakıyor; ne insan, ne gölge, ne de başka bir yaratık. Evlerin pencerelerinden tek tük yanan ışıkların gölgeleri vuruyor perdelere. Köpek sesleri susuyor şafak sökerken ve yeni bir gün doğuyor yine. Şehir yaşıyor; insan ölüyor; günler geçiyor; hayat soluyor; yaşam bitiyor.
Reklam
Suyun Ayak Sesi~Sohrap Sepehri
Annemin sessiz geceleri için! Kaşan şehrindenim Fena sayılmaz halim, Bir lokma ekmeğim var, biraz aklım, İğne ucu kadar da zevkim. Annem var, ağaç yaprağından daha güzel, Dostlar, akan sudan daha iyi
gecenin oyunu bu gecenin. yoksa neden sana benzeteyim bu cansız,duygusuz gölgeleri.
Ansızın zamanın kanadına ağır bir yük biner, Çıkmaz ki saatler de sabaha, Karanlık, uçsuz bucaksız bir kuytu, Ruhun derinliklerinde, dolaşmak gerek hakikat bahçelerinde, Bir sızı bırakmışsın öylece, büyüyor yürekte... Yaşamın en ağır bedeli, büyüyen hüzündü belkide...! Bir dua, bir dua daha düşer yüreğinin yanık köşesine, Geceye kopkoyu
Kendisine Sen ey şehrin yerlisi, cesur, kararlı mühür Sen ey inatçi kıskanç, alçak gönüllü ve hür Karanlık geceleri korkutsa da günahım Kızlar Kayası gibi dikilip kaldı âhım Sefere çıkanların tatlı rüyâsı mısın Rûhumun cellâdı mı, yoksa hülyâsı mısın Konuşursun, sözlerin dâre çeker canımı Susarsın, çâresizlik büyütür isyânımı Siyaha boyanınca,
Reklam
Kaçış
Serin karanlığıma bir çingene düşerdi gökyüzüne birikirdi hazineleri kışın dağların dağlarda birikirdi gölgeleri ürkütülmüş gölgeler kapımda çoğaldıkça yüreğime o tedirgin çocuklarda düşerdi kar yürürdü gözlerime tüyden ayaklarıyla kar yürürdü çünkü kar o temiz eldiveni gökyüzünün tüfengimin ıssızlığını büyütürdü bir dönülmez kaçışa uzanırdı çocuklar ve o üzünç bitkisi çocuklarda ölürdü artık üşümek çince bir çiçektir oralarda yolcuların taşıyamadığı bir çiçektir çünkü kardan yorulunca biz sıcak sulara inip sepet öreriz ve ´gecenin uzun ağzı sulardı saksıları´ ve hala ay dağınık saçlara benzer oralarda serçelerin ayaklarına bağladığı karanlık kimseyi çağıramaz kendi adıyla. - İsmet ÖZEL
MUM ALEVİ İLE OYNAYAN KEDİNİN ÖYKÜSÜ
I Bir mum yanıyordu; bir evin, bir odasında. O evde bir kedi vardı. Geceler indiğinde kendi havasında Mum yanar, kedi de oynardı. Mumun yandığı gecelerden birinde Kedi oyunlarına daldı. Oyun arayan gözlerinde
738 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.