Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Kapama gözlerini; karanlıktan korkarım
Allah (subhanehu ve tealâ)’nın, İbrahim’in (aleyhiselam) kavmi hakkındaki şu sözü de dikkat çekicidir: “Bunu ilahlarımıza kim yaptı? Muhakkak o, zalimlerden biridir, dediler. (Bir kısmı:) Bunları diline dolayan bir genç duyduk; kendisine İbrahim denilirmiş, dediler.” (Enbiya/59-60)
Sayfa 26 - 27 / Beyaz Minare Kitap
Reklam
dikkat ediyorum ihtiyar adamlarla evlenen genç kadınların kısa bir süre sonra tazeliği gidiyor yaşlı bir görünüşe bürünüyorlar ihtiyarlık bulaşıcı bir hastalık sanki
Sayfa 523
Sessiz bir aşk rüzgârı ruhumdan esen Bıraktım bir kenara kahrı, isyanı, gamı Ne kadar güzelsiniz Üsküdar, deniz ve sen
Birçok genç, onun öğrencisi olabilmek için yarışırken, yaşlı başlı bilginler, bilmedikleri konuları ona danışıyorlardı. Muhammed Farabi, artık gündüzleri tek başına kalamıyordu. Yalnız kalabilmek için, kandil ışığında geçen gecelerden başka zamanı kalmamıştı.
İlk demişler, son demişler Harcamışlar, dün demişler Sıra sıra gün demişler Zaman genç mi, ihtiyar mı?
Sayfa 55 - Kadim YayıneviKitabı okuyor
Reklam
“Eski zaman, yaşamaktan ümidini kesmiş ihtiyarlar için iyidir. Genç adama eski zaman berbattır, bugün kötüdür, ancak yarın iyidir.”
Sayfa 87 - Tekin YayıneviKitabı okuyor
Genç bilgin,bu on yıllık sürede yaşlı bilginin emanet ettiği kitapları defalarca okuduktan sonra, onları inceleme, açıklama ve katkılarda bulunma düzeyine yükselmişti. Kitaplarda açıklanması gereken noktaları açıklamış ; eksik gördüğü noktaları, sayfa kenarlarına not düşmüştü. Böylelikle, kendinden sonra gelecek bilim adamlarının işinin de kolaylaştırmış oluyordu.
"Bu gözlerin hiçbirinde kaygı yoktu, omuzların hiçbirinde yük. Bu şen gönüllerde belki tek üzüntü, belki tek gizli kahır yoktu. Ve ben genç ve çiçeği burnunda bu insanlarla yan yana yürüyordum, saadetin ne olduğunu çoktan unutmuş, içimde bu düşünceyi okşayıp, korkunç bir haksızlığa uğradığım sonucuna varıyordum. Şu son ayların bu acayip zulmü neydi bana karşı? Eski salim kafamı bulamıyordum artık. Her zaman, her yerde en tuhaf azapları ben çekiyordum."
Reklam
Genç bilgin,eski Yunan'ın büyük filozofu Aristo'nun "Ruha Dair" ( Kitab en_Nefs) adlı kitabının üzerine şöyle bir not düşmüştü : "Bu kitabı yüz kere okudum. " Aristo'nun bir diğer kitabı "Fizik "in ( (es_Sema' et_Tabii) üzerine ise şöyle bir not yazmıştı : " Bu kitabı kırk kez okudum. "
bazen bir anlığına beni yerimden sıçratıp kendime getiren bir cesarete kapılıyorum, o an nereye gideceğimi bilsem, koşa koşa gideceğim.
Sayfa 41
Dinle genç kız, senle tanışmadan önce mutluydum. …Evet, mutluydum, en azından öyle sanıyordum. Temiz bir insandım, ruhum berrak bir aydınlıkla doluydu. Hiç kimse başını benim kadar gururla ve ışıklar saçarak kaldıramazdı. Papazlar iffetlilik, bilginler bilim konusunda bana danışırlardı. Evet, bilim benim herşeyimdi, o kız kardeşimdi ve bir kız kardeş bana yetiyordu. Yaşım ilerledikçe aklıma başka düşünceler gelmeye başladı. Bir kadın yanımdan geçtiğinde birçok kez tüm bedenim sarsıldı. Delişmen bir yeniyetme olarak hayatım boyunca üstesinden geleceğimi sandığım erkek cinselliğinin ve kanının gücü, benim gibi bir sefili mihrabın soğuk taşlarına bağlayan o demirden iman zincirini şiddetle koparmaya çalışmıştı. Ama oruçlar, dualar, bilimsel çalışmalar, manastırın çileleri ruhumun bedenime yeniden hakim olmasını sağladı. Zaten zihnimdeki manevi bulutların bilimin heybeti karşısında dağılıp gitmesi için bir kitabın sayfalarını açmam yeterliydi.
Ve genç bir kız hem kendi kendisine yetip, hem de gözlerini yumuşak ve kibar olarak koruyamaz.
Sayfa 110
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.