Gördüğümüz her şey sadece bir bakış açısıdır gerçeklik değil.
Aziz Nesin
“Yeni bir bilimsel gerçeklik ona karşı çıkanları inandırarak ve ışığı görmelerini sağlayarak değil, ama daha çok karşı çıkanların sonunda ölmeleri ve yeni gerçeklik ile tanışık olan yeni bir kuşağın yetişmesiyle utku kazanır.”
Musa'nın çölden geçirdiği soyun aynı zamanda ortadan kalkması gerekliliği gibi.
İnsan var olduğundan bu yana alternatif birkaç “gerçeklik” yaratıldı. Sonra bunlar dallanıp budaklandılar, savaştılar, kimileri birbirini yok etti, kimileri haddini bilip köşeye çekildi. Hâlâ ve her zaman bu gerçeklikliklerin içinde yaşayacağız. Esas mesele ise tüm bunların hem kurgu olduğunu bilip hem de gerçeklermiş gibi yaşamayı sürdürebilmekte. Köşeye sıkıştık; ne tırmanacak bir duvar ne de karşıya saldıracağımız bir gücümüz var. Bir gerçeklik varsa o da bu…
Sinema, gerçeğin gerçek için yeniden kurgulanmasıdır. Sinemanın çelişkisini de beraberinde getirir böylesi bir gerçeklik. Gerçeği ortaya fantazma veya imgelem; ya da deneyimlerle ortaya koymaya çalışmak, gerçeği dönüştürüp gerçeğin anlık ve özgün noktalarını bulup onu saniyede 24 kare olarak aktarmaktır. Onu fotoğraftan ayıran şey de tastamam fotoğrafın donuk, kameranın ise hareketli olmasıdır. Gerçeğin taklidi, gerçeğin yeniden dönüştürülmüş biçimi olur böylelikle.
Sinemanın önemi, gözümüzün önünden geçen istisnai halleri, özgünlük çerçevesinde kendine has bir dille görüntünün hareketi olarak sunmasıdır. O, resim sanatını bile kendisine malzeme edip, taklidin taklidini yeniden dönüştürür. Onu harekete çevirip, akışın seline bırakır. Sinema bu yönüyle bir akış sanatıdır. Görüntülerin hareketinin teknik anlamdaki akışı; bağlamsal ve sanatsal bir görüntü ve ses estetiği ve en önemlisi sözün ifadesidir.
Not: Görseldeki fotoğraf, Tarkovsky’nin Ayna filminde çektiği sahne ile annesinin gerçekteki fotoğrafı
Toprak aldığını geri vermiyor. Dünyada ölüm diye bir gerçeklik varken değer bilin, sevin, sevilin saygı duyun kalp kırmayın saatler sonra neyin ne olacağı belli olmayan şu hayatta sevdiğiniz
kişinin hala nefes aldiğına dua edin. Akşam eve gittiğiniz zaman ailenizin kapıyı açmasına şükr edin. Hiç bir şeye geç kalmayın, Keşkeler girmesin araya.Siz siz olun şu boş hayatta hiçbir şey için karalar bağlamayın teni halen sıcakken sarılın sevdiklerinize 🍂
1984 yılı dünyasından 1Q84 yılı dünyasına geçiş…
Her biri birbirinin nefesini ensesinde hisseden roman karakterleriyle aksiyon dolu boyutlararası bir kovalamaca…
Evrenleri peşinden sürükleyen bir aşk hikâyesi…
1256 sayfanın her bir satırı “Büyülü Gerçeklik” kokan bir başyapıt:
1Q84 (Tek Cilt)