Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yok yok

262 syf.
9/10 puan verdi
elizabeth kırklı yaşlarında amerika'da yaşamını sürdürürken, annesinin ölümü üzerine irlanda'daki evlerine dönüş yapar. aklındaki en kısa sürede işlerini tamamlayıp evine dönmektir. hali hazırda oğlu ve eski eşiyle ilgili de çözmesi gerektiğini düşündüğü konular vardır. bence roman yavan biçimde başlasa da, elizabeth'in annesinin evinde tesadüfen bulduğu mektuplarla birlikte, kimliği ve ailesi hakkında bilinmezlikle dolu bir metin okuyucusunu bekliyor. çift koldan, hem çocukluğu hem de oğlu zack'in içinde olduğu heyecanlı, merak duygusu yüksek bir okuma vaadediyor yazar bize. buradaki ilk inceleme olduğundan detay verme taraftarı da olmadığımı belirtmiş olayım. bütününde şans verilmeyi hakeden bir kitap olduğunu düşünüyorum.
Koruyucu
KoruyucuGraham Norton · Yedi Yayınları · 202087 okunma
Reklam
272 syf.
10/10 puan verdi
metni bilim kurgu olarak okumadım. Daha doğru bir ifadeyle ben o şekilde almadım, metni o etiketle okumadım. Eğer öyle olsa okuyamaz, şu andaki kadar sevemezdim. Neyle karşılaşacağımı bilmeden kitabı elime almam, normal people izlerken bir karakterde görmemle kitabı okumaya karar vermem bir oluyor, sanırım aldığım zevki birkaç misli arttırdı. Kitabın ne anlattığını bilmeden okumam, sanırım, yazarın küçük imaları, anları anlatma becerisi, okuyucunun da buna karşılık sorularla kendi kendine icat ettiğini düşündüğü sorularla baş başa kalması, kitapla ilgili okuduğum yorumlarda hiç karşılaşmadığım, tekinsizlik hissiyle anlatmasıyla birleşerek tarifi güç bir keyfe ulaştı. Bu hem edindiğiniz haz hem de metnin aktaracaklarıyla ilgili somut, fiziksel birtakım olayların gerçekleşmesini beklentimi yukarı çıkardı. Zamanla, eserin genel ruh hali tarafından ele geçirilip, neler olacağıyla ilgili pozitif beklentimin düşmesi, kitaptan beklentiyi de -en azından bence- farklı bir yöne çevirmiş oldu. Bilmiyorum, evet koşulları değiştirmek istesinler, en azından denesinler istedim. Yine de neyi neden yapmadıklarını ya da yapmaya teşebbüs dahi etmediklerini de anladım. Yazar beni nereye isterse oraya götürdü ben de peşine takıldım. Yazar demişken, yine uçan kaçan arabalardansa, insanlığın aldığı hal ve şeklin, etik ve ırksal düzlemden bir gelecek tasavvur etmesini de çok sevdim. Herkesin seveceği bir kitap olmayacağını anlayabiliyorum ama ben, Kathy ile beraber rüzgarlı yağmurlu havalarda yollarda, bakıcılık yaptığı koridorlarda gezmekten büyük keyif aldım.
Beni Asla Bırakma
Beni Asla BırakmaKazuo Ishiguro · Yapı Kredi Yayınları · 20217,7bin okunma
372 syf.
10/10 puan verdi
üçleme yapı kredi tarafından tek kitap halinde basılmış, kitabı okuduğunuzda neden böyle olduğunu daha iyi anlamak mümkün. 2. dünya savaşı öncesi ve sonrası yıllarını kapsıyor kitap dönem olarak. ikizlerimiz, anneleri tarafından anneannelerine bırakılırlar, okuyucu da yalnızlığa, savaşa, yıkıma, sınırlara, sapkınlığa, aşka, göçe ve kalmaya dair agota kristof'un büyük eserini okuruz. hayal ve gerçek iç içe geçiyor, zamanla karakterlerin varlıklarını, olaylarının gerçekliğini sorgular hale geliyoruz. öte yandan; acı, yıkım ve yaşamın eksiklik hissi metnin en büyük gerçeği olarak ortada duruyor. yazarın yetkinliğinden dolayı hayranlıkla, içerik bağlamında sarsıntıyla okudum. lucas ve claus'la siz de tanışmalısınız demekten başka bir ihtimal kalmıyor bana.
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü YalanAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20193,090 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
146 syf.
8/10 puan verdi
kitabı benim gözümde farklı kılan, geniş ölçekte ülkenin, daha sonra aile ve sonunda ikili ve kişinin kendiyle olan ilişkisinin yazar tarafından dramaya kaçmadan, adeta gözlemciymişçesine aktarma becerisi oldu. betimlemeye, tasvire başvurmadan, incitmek istemezmiş gibi nazikçe dokunmasını çok başarılı buldum. konudan bahsetmeye gerek duymuyorum, bana kalırsa hissetmenin romanıydı çünkü. büyük ya da küçük acılara, olaylara ya da anılara dair dile getiremediğimiz ama fena halde hissettiğimiz pek çok şey söylemiş zambra. kimi bölümlerle etkilese de, bütün olarak bayıldığm bir kitap olmadı yine de. buruk bir tat kaldı eve dönmenin yollarından geriye.
Eve Dönmenin Yolları
Eve Dönmenin YollarıAlejandro Zambra · Notos Kitap · 20211,586 okunma
264 syf.
9/10 puan verdi
babasının ölümünden sorumlu tutulacağı endişesiyle apar topar evden kaçan kahramanımız jaxie kendini avustralya'nın sonsuz ve çorak topraklarında kaybolmuş bulur. muzip, küfürbaz ancak hayatta kalmaya dair yetenekli olduğuna inandığımız karakterimizin yolu onca ıssızlığın arasında irlanda'lı rahip fintan'la karşılaşınca kendi adıma romanın en keyifli kısımlarını okumaya başlarız. istimara uğramış, dışlanmış, yalnız bir çocuğun bence pek çok açıdan kendisi gibi garip rahiple olan diyalogları okuyucuya, din, yalnızlık, dışlanmışlık, yanlışlar ve hatalar, beş benzemezlerin aslında ne de benzer oldukları ya da olabileceklerine dair kafada sorular oluşturmayı başarmasıyla , keyifli bir roman oldu. satırları bir bir devirirken, adeta stop motion bir film sahnesini izliyormuşsunuz gibi her şeyi gözünüzde oluşturmayı başarabilmiş yazar. öte yandan, sonu biraz acele olmuş olabilir. bu kitabı okuyunuz diyorum.
Çoban Kulübesi
Çoban KulübesiTim Winton · Konu Kitap Yayınları · 202091 okunma
Reklam
830 syf.
10/10 puan verdi
adria ardevol'un çocukluğundan yaşlılığına, sevdiği kadına yazdığı notlarına, bir kemanın henüz bir ağaç halinden, dünya savaşlarında bulunuşuna, oradan nazilere ve barcelona'ya uzanışının hikayesi aynı kurguda. dünyanın düzleştiği zamanlardan, yuvarlaklaştığı zamanlara, kötülüğün gezindiği avrupa coğrafyasında birkaç yüzyıl boyunca dolanan acayip bir kitap. kötülük sorunundan, tanrıya ve aşka ve evliliğe ve çocukluğa ve arkadaşlığa ve antikaya ve koleksiyonlara ve kitaplara ve tabi 'eşyaya' dair pek çok meselenin dile geldiği, okuyanı olağanüstü biçimde kendine bağlayan, sonlara doğru bitirmemek için kendimi zorladığım, gerçekten yaşamış oldukları hissiyle okuduğum karakterleri/olayları barındıran bir başyapıt. yazar okuyucuyu bir an olsun boş bırakmıyor, dikkat kesilmesini buyuruyor bana kalırsa. zamanda ve anlatıcıda atlamalar okuyucuyu korkutsa da, zamanla büyük bir okuma şöleni kalıyor damağınızda. yazarın ele aldığı kötülük meselesi başlı başına güçlüyken, kurgulamadaki yeteneğine hayranlık duymamak mümkün değil. yeterince anlatamadığımı düşünüyorum, anlatamayacağımı da biliyorum. jaume cabre çok büyük iş çıkarmış. itiraf ediyorum okuduğum en iyi romanlardan biri.
İtiraf Ediyorum
İtiraf EdiyorumJaume Cabre · Alef Yayınevi · 2015181 okunma
144 syf.
9/10 puan verdi
roman erkeğin eşini aldatmasıyla parçalanan bir ailenin hikayesi en kısa haliyle. 3 bölüme ayrılan kitap ilk bölümde kadının mektuplarıyla açılır, ikinci bölümde erkeğin bakış açısıyla ve ardından çocukların perspektifinden anlatılır. aldatılan kadının serzenişleri, çaresizliği, travmaları yaşadığı gelgitler ekseninde çok iyi anlatılmış. vanda gibi hissediyor ve onun gibi eşine öfke duyuyoruz. aldo ise 30'lu yaşlarında henüz yirmisinde bile olmayan bir genç kadınla eşini aldatmasına neden olan düşünce yapısını görüyoruz, adam kendini anlatıyor. bir yerde geçtiği gibi, yeterince can yakarsanız, suçu yarım bırakamazsınız. eğer bunu yaparsanız ömür boyu sürecek bir cezayı yaşar, gölge adam olursunuz belki de. yalnız tabi roman bundan daha fazlasını sunuyor. yalnızca bir aldatma hikayesi değil, 40 yılı kapsayan; aldatma/aldatılma, aile ve ebeveyn olma, travmaların açtığı yaralar, çocuklara yansımaları üzerinden kısa ama derinlikli bir hikaye.
Bağlar
BağlarDomenico Starnone · Yüz Kitap · 2018895 okunma
232 syf.
10/10 puan verdi
doğru zamanda doğru kitapla buluşmuşum. ailesinin çiftliğinden ayrılıp, ziraat eğitimi almaya üniversiteye gider stoner, doğru bölümde olmadığını farkedip edebiyat okumaya karar verir. biz de stoner'ın o günlerinden ölümüne dek yaşamını okuruz. ne yapmak istediğini bilen değil, ne yapmak istemedğini bilenlerden stoner. ya da bunları çok düşünmeyenlerden. ön plana çıkmak için çaba sarfetme ihtiyacı hissetmeyen, kavgalara, bürokratik stratejilere girmeyen biri. kendini bulduğu, onu mutlu eden şeylere tutunmuş, ama malesef yeri geldiğinde onları korumak/kaybetmemek için büyük gayretler içine girmediğini gördüğümüz biri aynı zamanda. kızmayıp öfkelenmeyenlerden. varoluşçu olarak nitelendirilmesi de bu temelden geliyor bana kalırsa. sade bir yaşamın izini, büyük bir yazarın elinden okumanın keyfine vardım. yavaş okumak için emek harcadım. stoner'ı tanımaktan çok memnun oldum. kızdım, yanlış yaptığını farkettim, çabalamasını istedim. ama o hep bildiğini yaptı. john williams, hayat ve birey üzerine büyük bir iş çıkarmış.
Stoner
StonerJohn Williams · Yapı Kredi Yayınları · 2020757 okunma
272 syf.
8/10 puan verdi
eğer böyle olsaydı nasıl olurdu? kitap bu soru üzerinden 'kızın' 5 farklı alternatif yaşam hikayesini işliyor. her bölüm sonunda kız ölüyor ve yine her bölümün sonunda intermezzo ile bir alternatif hikaye daha oluşturulup kız yaşatılıyor. ardından yeni bir hikaye, öncenin anılarıyla eklemlenerek daha uzun bir yaşam öyküsüne dönüşüyor. bunlar olurken arka planda erpenbeck, almanya'nın 20.yüzyılında yaşadığı büyük olaylara ışık tutuyor, karakterlerini orada yaşatıyor. ilk 2 bölüm itibariyle yazarın dili, hikayenin anlatılışındaki farklılıklardan çok etkilenmeme karşın, diğer bölümlerde gidişattaki aynılık hissi, kitabın etkisinin azalmasına neden oldu bence. öte yandan, her bölümün ruhuna göre dili, temposu, üslubu da değişiyor erpenbeck'in. severek okudum, herkese göre bir kitap olduğuna emin değilim yine de.
Bütün Günlerin Akşamı
Bütün Günlerin AkşamıJenny Erpenbeck · Can Yayınları · 2020299 okunma
200 syf.
6/10 puan verdi
prospero serisinden okuduğum 3. kitap ancak açık ara en zayıfı oldu cam arılar. yazar olaydan ziyade okurlarını sık sık kahramanın eski günlerine, süvarinin gençlik anılarına, aforizma dolu tespitlerine ve bolca mitolojik referanslara taşıyor bizi. konu ilk başta merak ettirici olsa da, sayfaları çevirdikçe anlatıdan uzaklaştım ve asla geri dönmek mümkün olmadı. çok şeyin söylenmeye çalışıldığını ama etkisinin beklenenden çok uzak kaldığı bir kitap oldu benim için. tam da bu yüzden sevemedim kitabı. kitap günümüz teknoloji dünyasına dönük başarılı öngörüler sunuyor düzleminde yapılan yorumlara karşın, bana kalırsa yazarın öncül derdinin bu olduğunu da zannetmediğimden çok etkilenmediğimi de belirtiyim.
Cam Arılar
Cam ArılarErnst Jünger · Jaguar Yayınları · 2019289 okunma
Reklam
328 syf.
9/10 puan verdi
son dönemde gidiyor gitti gitmiş kadar ne hissettiğime karar veremediğim bir kitap daha olmadı. bu yönüyle kendi adıma çok farklı bir kitap oldu. berlin'de emekli bir profesörün, kent meydanında toplanmış afrikalı göçmenlerle karşılaşması, zamanla onları tanımayı istemesiyle başlayor hikaye. afrika göçmenlerinin yakın geçmişimizdeki avrupa ülkelerine ilticaları üzerinden anlatılıyor hikaye. bu yönüyle, bir göç/göçmen sorunu hikayesi olarak görülebilir. ancak daha fazlasını gösteriyor bize yazar. bir defa, iltica meselesine iltica eden değil, ülkesine sığınmacı kabul edenlerin gözünden bakıyor. yani bizlerin gözünden. onları kabul etme/etmeme şeklimiz, ne düşündüğümüz, sınırlar, fiziksel sınırlar, göçün bürokratik/politik yönleri ve eminim ki okuyanların beğenmelerinde temel nokta olarak olayın etik boyutuna odaklanıyor. bir göç gerçeğine dair sorulabilecek pek çok soruyu soruyor , okuyucusuna da sordurmayı başarıyor. kendi ülkesine nazi geçmişi de dahil olmak üzere, oldukça ağır eleştiriler getiriyor. ülkesinde kayıtsız milyonlarca göçmeni barındıran bir ülkenin vatandaşı olarak, meseleye erpenbeck'te olduğu kadar etik düzlemde bakamıyor olduğumu farkettim. yazarı bundan sonra takipteyim. erpenbeck ne yazarsa yazsın arka planına büyük derinlik katabileceğini düşünüyorum.
Gidiyor, Gitti, Gitmiş
Gidiyor, Gitti, GitmişJenny Erpenbeck · Can Yayınları · 201869 okunma
72 syf.
9/10 puan verdi
göçmen bir adamın hikayesi. nereye göç ettiği önemli olmayan bir adamın, çocukluk aşkını her kadında araması, takıntısı. dün'le yaşanamayacağını dün'ün insana vurduğu yükün ağırlığı çok güzel hissettirilmiş. ayrıca 3-4 satırla iş hayatının, hayatımızı yok ettiğini çok güzel anlatmış. kendi çocukluğuyla bugünkü halini konuşturduğu anlatı da aynı şekilde etkileyiciydi. sırf buralar için bile okunur. yazar ne yazsa okurum dedirtti bu eser bana. büyük bir hikaye değil ancak yazarın dildeki sadeliği, minimum sözcükle kendini aktarabilmesi beni çok etkiledi. yazarın bana kalırsa güçlü bir 'kendi' dili var. diğer kitaplarına da şans vereceğim.
Dün
DünAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20191,227 okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
pek iyi hatırlamadığınız bir arkadaşınızdan bir telefon gelir. seninle buluşmalıyım, eski günlerin hatrına. 1970'lerde geçen hikaye arjantin'in karanlık dönemlerinde geçen ve ona paralel bir hikaye. bana kalırsa, kişisel zevk elbette, müthiş bir hikaye değil ancak anlatıcının okuyucuyla kurduğu ilişki, yazarın anlatısındaki sadelik güzel bir hikaye okuduğumu hissettirdi. belki de hacimli kitapların arasına almak için, hafif, hızlı bir şeyler okumak için güzel bir seçenek.
Francisco Sanctis'in Uzun Gecesi
Francisco Sanctis'in Uzun GecesiHumberto Costantini · Yordam Kitap · 200742 okunma
442 syf.
9/10 puan verdi
21.yüzyılın savaş ve barışı olarak kabul edilen, yazıldığı dönem basılmaması için kopyaları devlet güçleri tarafından yakılmış, yasaklanmış bir kitap. yazarın otobiyografik öğelerini de taşıyan eser, 2. dünya savaşı döneminde okuyucularını, stalingrad cephesine, havacılık üslerine, toplama kamplarından, hapishanelere, köy ve şehirlerde yaşayan halkın günlük yaşamından, rus devlet fizik enstitüsüne kadar çeşitli, her biri ayrı insanın yaşamlarına götürüyor. topyekün bir dönem portresi başarıyla çizilmiş. yazarın cephede gazeteci olarak savaşta bulunması da yaşananları aktarmadaki gerçekçilik hissini arttırmış. edebi anlatışı zayıf, hikaye anlatıcılığını ise daha başarılı buldum. nasyonel sosyalizm ne kadar kötüyse stalinizm de bir o kadar kötü, almanlar ne kadar acılar çektirdiyse, stalin de kendi milletine bir o kadar acı çektirmiştir demek istemiş yazar bana kalırsa. 3 kitaptan oluşan eser, 1200 sayfa civarı. karakter çokluğu, rus isimlerin benzerlikleri, sık sık bölüm karakter değişiklikleri okumayı güçleştirmiş. okuyacaklara tavsiyem kağıdı kalemi çıkarıp karakter listesi çıkarmaları olur, ben zaman zaman karakterler-olaylar arasında kayboldum desem abartmış olmam. son olarak bendeki baskıda 2. kitap 40-50 sayfa civarı yanlış basılmış, sayfalar yok ve önceki basımlar tekrar yazılmış. ciddi bir dizgi hatası vardı. kitabı edinmek isteyenler buna dikkat etmeliler.
Yaşam ve Yazgı
Yaşam ve YazgıVasili Grossman · Can Yayınları · 2015223 okunma
768 syf.
10/10 puan verdi
kesinlikle bir başyapıt! 1960'ların amerikası, oregon'dayız. stamper'lar aile işleri olan odunculuğu sürdürürken, bölgenin diğer işletmeleri sendikalaşmaya başlamıştır. ancak stamper ailesinin sendikayla anlaşmayıp ticaretlerine devam etmeleri, diğerlerinin işlerine ve kazançlarına engel olduğu gibi, şehrin geri kalanıyla stamper'ların arasının açılmasına neden olur. konu sıkıcı gibi görülebilir. fakat kitap bize çok daha fazlasını vaadediyor. asıl hikaye stampler ailesi arasında. üvey kardeşlerden leland 12 yıl sonra ailesinin yanına oregon'a geri gelir. hem de ne gelme! kardeşler arası rekabet, intikam duygusu, dile getirilemeyenler, sessiz tedirginlikler, iç dünyalarında kopan fırtınalar. ihtiraslar. uzun zamandır böylesi bir anlatı okumadım. iliklerime kadar hissettim, yaşadıklarını oregon'un dinmek bilmeyen yağmurları altında izledim adeta. yazar 60'ların meşhur hippilerinden, acid head'lerind ken kesey. önünde şapka çıkarıyorum. herkese göre bir kitap olmayabilir, çünkü uzun, çünkü kasvetli, çünkü erkek dünyasıyla ilgili bir kitap çokça. burada seksist bir yaklaşım dile getirmiyorum, erkek dünyasının rekabet duygusu, fiziksel güç, psikolojik eziklik, aileyi koruma içgüdüsü gibi kavramlar var. ilaveten pek çok karakter birinci ağızdan yazılmış, anlatıcı değişirken bir uyarı verilmemiş. kimi zaman aynı paragrafta dahi bilinçakışına geçilmiş. bu da takip etmeyi güçleştirmiş. eğer buraya kadar okuduysanız bu kitabı bir an önce edinin derim. yakında baskısı tükenecek gibi görünüyor. 10 stars to stampers!!
Bazen Derin Bir His
Bazen Derin Bir HisKen Kesey · Nora · 201728 okunma
66 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.