Fırat Apa yorumladı.
İLAHİYAT FAKÜLTELERİ
Değerli Dostlar..
İlahiyat Fakültesi mezunuyum ve sınavı kazandığımda Türkiye de takriben 18 e yakın İlahiyat Fakültesi vardı ve 447 ile zor kazanmıştım...
Bir emek vardı, azim vardı...
Peki şu an;
Dün YKS verilerine baktım, aman Allahım neredeyse 81 ilde 82 İlahiyat...
Vakıfları da saymıyorum...
Taban Puanı da en düşük 300...
Keyfiyetin kemiyyete, niteliğin niceliğe kurban edildiğini net bir şekilde ifade etmek istiyorum...
Bana kızanlar olabilir hatta bu düşüncemi ifade ettiğim için beni her zaman çağrıldığım platformdan çıkardılar:))
ki umurumda değil vesselam..
Neticede;
Mezun olacak o kadar öğretmen adayının hayalleri ile oynanmıyor mu?
Din Eğitimi o kadar önemli iken basitleştirilmiyor mu?
Bu şekilde Yüksek İmam Hatip Lisesine dönüştürülmedi mi?
Eğitimde kaliteden bahsediliyor bu şekilde mi artacak?
Diyeceğim o ki;
10 yıl sonra "kendim ettim kendim buldum" şarkısını hep birlikte söylemeyiz inşallah..
··
109 görüntüleme
Öne Çıkan Yorum
Çok haklısınız ve tüm bölümler için geçerli bu şuan her il'e üniversite kampanyasının neticesi malesef gıda mühendisiyim ve yılda 4000 gıda mühendisi mezun oluyor işsizim, kolay kazanmadım kolay okumadım :(
Hocam size sonuna kadar katılıyorum ama bir şartla: Bu sistemi bu hale getirenlere bu sözü söylediğiniz halde oy vermemişseniz tabi.
Necip bey aslında bir felsefeleri de yok..
Niçin bu kadar üniversitesinin olduğunu bilen var mı?
Hangi kitapta makalede çok üni olduğu zaman kalite artar yazıyor?
Bu düpedüz ütopik bir anlayış değil mi?
Ve gittikçe de kötüye gitmiyormuyuz?
Umarım yeni MEB Bakanımız bizlerin beklentilerine karşılık verir temennisiyle derim...
Çok haklısınız. Her yerde mantar gibi üniversite açıldı. Herkes okuyor, okusun ama vasıfsız üniversite mezunlarımız sonra iş beğenmiyor. Çünkü üniversite okudular.
Bu arada 300 iyiymiş. Onu alan bile o kadar azaldı ki. Düştü de düştü puanlar. Benim zamanımda öğretmenlik bile o kadar zordu ki. Şimdi tercih eden yok.
Bu sadece bölümleriniz için değil ben de dahil olmak üzere İİBF de bu şekilde özellikle AÖF o kadar değerli bir mesleği yerle bir ettiler. Bence imam hatip açacaklarına teknik liselere ağırlık verseler daha iyi olacak.
Es-selamu aleyküm. Ben de yeni üniveriste kazandm. Ve ilahiyat bölümünü kazandm. Sözlerinizde haklsnz sonuna kadr. Çünkü bn kendi bakış açıma göre degerlendirirsem. Ilahiyat bölümü bu kdr basite indirgememeliydi. Çünkü bana göre ilahiyat okumak bir ogretmenlik bir mimarlk okumakla es değer değildir. Bn bölümü yüceltmek acısından demiyorum. Yanls anlasilmasn. Bn olaya manevi olarak bakıyorum. Çünkü ilahiyat fakültesi demek din egitimi demek. Ve çoğu kisi bu bölümü atanim para lazanim diye okuyor. Oysa bu gozle de bakilmamali. Din bu eksik sistemleşme yüzünden önemsiz hale geldi. Oysa okullarda da verilen din dersleri bu kdr hafife alinmamali. Bir arac dgl amaç olmalı. Din uzerinden gelecek planlanmamali. Gelecek din üzerine planlanmali. Hayatmz merkezinde olmasi gerekirken sadece amaca gidilen yol olarak bakilmamali. Bu yuzden de sadece bina yao.akla degil o binalari donanımlı akli başında hakkı hakikati bilen biriyle doldurulmasi gerekir. Mesele para harcamakta değil akli kullanmakta.
Sadece ilahiyat fakülteleri için değil her bölüm için geçerli bu dediğiniz. Türk eğitim sisteminde maalesef bir sistem yok yapılan herşey zeminsiz ve anlık, birinin aklına bir şey geliyor pat yapıyorlar (örnek;lgs,yks) ama bu nereden geldi hangi eğitim profesörü ne soruldu cevap yok çünkü maalesef Türkiye de belli kişiler herşeyden anladıklarını zannediyorlar. Halbuki herşeyin bir uzmanı vardır ve eğer konu toplumu oluşturan bireylerin eğitimi ise köklü, planlı,ince düşünülmüş, işin uzmanlarının uzun süren çalışmaları sonucu oluşturulmuş uzun soluklu milli eğitim programları oluşturulmalıdır ama bunun farkında olan yetkili yoktu düne kadar (yeni milli eğitim bakanı umut vaat eder görünüyor inşallah öyledir) Demem o ki toplumun her ferdini mağdur eden eğitim sisteminin sağlam bir zemine oturtulmadığı sürece dün ve bugün olduğu gibi yarında mağdur olan bölümler olacaktır. Aslı şu ki aslında mağdur olan bölümler de değil millet olarak biziz.
Salih Hocam senelerdir üniversitelerde ki bilimsel çalışmalar cihaz ve materyal sıkıntısından durma noktasında, laboratuvar çalışmaları için bile bütçe yok ki, ileri düzey projeleri hayâl dahi edemiyoruz. Neden biliyor musunuz? Yeni kurulan üniversiteler yüzünden. Çok sayıda üniversitemiz var evet, eğitim düzeyi, hedefi ve hiçbir ufku olmayan öğrencileri mezun etmeye devam ediyoruz.
Bu niteliği öldüren mesnetsiz gidişata birileri dur demezse, korkarım üzülmeye devam edeceğiz.
Eylül hanım emin olun tüm öğrencilere dağıtılan tabletin ücreti bahsettiğiniz materyaller için ayrılsa sıkıntı kalmaz...
Ve hala harcamalardaki denge sağlanamadı...
Hadi bunu da geçtik bahsettiğiniz gibi nitelikli eğitim verebilsek?
Bir nebze de olsa rahatlayacağız...
Rabbim yardımcımız olsun demekten başka çaremiz yok şu durumda....
2 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Eleştirilerde haklısınız, ona bir şey demiyorum ama önümüzez gelenin bu şekilde konuşması, konuştuktan sonra da oturup kalması beni rahatsız eden. Herkes eleştiriyor, zaten bu dönemde herkesin bir fikri var; özellikle eğitimde. Öğrencilerin(talebe değil) büyük bir çoğunluğunun devamlı olarak çalıştığına şahit olmuyor. Dediğiniz şeyler sadece ilahiyat için de geçerli değil, arkadaşların da dediği gibi. Yıllardır olan bir şey birçok bölümde; yani sorun İlahiyat fakültesinde değil Türkiye eğitim sisteminde. İnşallah burada veya farklı mecralarda konu üzerinde eleştiri yapan insanların sadece eleştiri yaptığına şahit olmakla kalmayız. Sorun sadece bu değil, konu çok farklı boyutlara gidiyor. Bu başta bizim özümüzü unutmamızla alakalı. Ne diyelim hocam: Allah yardımcımız olsun, gayretimiz, şevkimiz iştiyaka dönsün inşallah. Vesselam.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.