Valla Ardacım mahsuru yoksa seninle böyle canımlı cicimli konuşasım geldi, inan içten. Normalde sadece böyle yazılan övgü dolu yorumları hiç hoş bulmuyorum. Ara sıra ben de yapıyor olabilirim elbette, ama genel anlamda şu “destek” verme adı altında yapılan yorumlardan hoşlanmıyorum. (Eh biraz da zıt bir insanım galiba ondan.)
16 yaş ufak bir yaş değil ki hele de bu dönem için ufak bir yaş asla! değil.
Orhan Pamuk konusunda birkaç kere düşüncelerimi söylemiştim. Kendisini sevmiyorum, samimi bulmuyorum. Elbette bu sadece benim fikrimdir. Zamanında şans verdim, yine sevmedim. Sanırım bu durum biraz değişik oluyor, sevmeyince sevemiyorsun işte. Ama nedense Orhan Pamuk konusunda sevmiyorum denildiği zaman sana bakılan bakışlar değişiyor ya da senin hakkında insanların fikirleri hop takla atıyor. Zannediyorlar ki herkesin siyasi sebeplerden ötürü bir önyargısı var. Senin olabilir ama ben dilini sevmiyorum, kitapların konularını sevmiyorum, üslubu desen bana göre değil, sevmedim. Olmadı, uyuşmadık işte.
“Anlatım ne kadar başarılı olsa da bir eserin değerini tek başına anlatım belirlemez.”
Ama ne yalan söyleyeyim incelemende belirttiğin şu kısmı da çok beğendim.
Övgü dolu yorumlar almamışsın, sıkma canını zaten eminim beklemiyorsundur da. Ama tüm samimiyetimle söylüyorum, bayıldım. Gerçekten bayıldım. Bir insanın -benim düşüncelerimle yer yer uyuşmasa bile- bir konu hakkında böylesine açık yüreklilikle konuşması, mert olması her zaman taktir ettiğim bir şeydir. Yanardönerlik yapıp ortamına göre renk değiştirmemişsin en azından, tebrikler. Nice 30’lar 16 yaşların yaptığını bile yapamıyor. Canı gönülden eline sağlık diyorum!