Annem Nimet diyordu ona.Kırmızı yazmasıyla sildi ve sepete attı.Ben başımı eğdim.Toprağı ve onun üstünü turuncuya boyayan meyve cennetini gördüm.Sonra annemin … Kırmızı ve turuncu ve sadece altı dakika sürmüştü yaşam mücadelesi..Ben o sepette, annemin imtiyaz gösterdiği portakalı aradım durdum.Bulamadım O yüzden nerede bir portakal görsem koklardım, belki derdim, bu annemin dalından koparıp öptüğü portakaldır diye….Annemin şefkate bulanmış kokusunu ve varlığını hissedebildiğim tek yer bir portakalın yanıydı.”