Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hazret-i Ömer -radıyallâhu anh-, Rasûl-aleyhisselâm-'dan naklediyor: Bir kimse gece namazına kalkar, huşu ve hudû ile namaz kılarsa Allah Teâlâ o kuluna dokuz ihsanda bulunmak sûretiyle ikram eder. Bu dokuz nimetin beşi dünyada, dördü de âhirettedir. Dünyada ereceği nimetler şunlardır: 1. Allah Teâlâ onu her türlü âfetlerden ve belâlardan korur. 2. Yüzünde tâat alâmeti bulunur. 3. Onu sâlih kullarına sevdirir. 4. Bütün insanların kalplerinde ona karşı muhabbet peyda olur. 5. Lisanına hikmet ihsan eder, onu hakîm kılar. Ahirette ihsan buyuracağı nimetler de şunlardır: 6. Kabrinden kalktığında yüzü ak, mahşerde hesabı kolay olur. 7. Amel defteri sağ yanından verilir. 8. Korkunç sıratı yıldırım gibi geçer. 9. Cennete girer
‘Doktor olacağım’ diyen öğrenci bulursunuz ama ‘kansere çare bulacağım’ diyen öğrenci nadir bulunur. Bunun sebebi; Sonuç odaklı eğitim sisteminin açtığı psikolojik yaradır…
Sayfa 160Kitabı okudu
Reklam
"Pilav yiyorum ama ekmek yemiyorum"
2 yemek kaşığı pirinç veya bulgur pilavıyla, 1 dilim (25gr) ekmeğin kalorisi aynıdır. "Pilav yiyorum ama ekmek yemiyorum" alışkanlığı olanlar, bir tabak pilavdan, ortalama 5 dilim ekmek kadar kalori alırlar.
Bulgur çorbası içtikleri için Fethullahçılar, Menzilcilerden söz ederken “Çorbacılar”, Menzilciler de Fethullahçılar için “Pilavcılar” diyor.
Allah'ın rahmetini kazanamayan, vahiyden ve ahlaki ilkelerden soyutlanan bir kimsenin gideceği yer, daima yanlıştır. İnanın ruh üflenmesinden önceki hali kokuşmuş çamur olduğu için içimizde Günaha ve kokuşmuş hayata karşı bir yönelim bulunur. Kötülüğü işlemek de iyiliği gerçekleştirmek de insanın mayasında vardır. Eğer Allah ruh üflerse ete kemiğe bürünür, gerçek kimliğimiz olan insan olma vasfını kazanırız. Vahyin ruhuyla nefes aldığı taktirde insanın yolu aydınlanır. Değilse kişi, vahyin atmosferinden uzak bir hayat yaşar ve hakikate yönlendirecek bir çevredende uzaklaşirsa çığ gibi büyüyen yanlışların içine gömülerek kendini kaybeder.
Başkalarının mutluluğu ona saadet yerini sıkıntı getirir. O, kendi çektiği musibetler haricinde, başkalarını mutlu görmekten kaynaklanan azaplar da çeker. Etrafındaki insanlar başarı ve mutluluk elde ettikçe onlardan rahatsızlık duyarak ilahi rahmete itirazlarda bulunur. Başkaları mutlu oldukça kalbinde darlık hisseder. Bazen bir günde yüzlerce mutsuzluğu birden yüklenir.
Sayfa 185 - Hayy Kitap
Reklam
"Ey iman edenler! Allah ve Resulü hayat verecek hakikatlere sizi davet ettiğinde ona icabet edin. Bilin ki Allah insan ile kalbi arasına girer. "buyrulur. (Enfal, 24). Bu ayetin tefsirinde Elmalılı Hamdi Yazır şu açıklamalarda bulunur: "Insanı bir anda gönlündeki emellerinden mahrum bırakıverir. Azim ve iradesini bozar ve ters yöne çevirebilir. Kanaatlerini, zevklerini değiştiriverir. Onunla kalbinin arasını öyle ayırır ve öylesine açar ki bunlar birbirinin zıddı kesilir, insanı kendi kendisine düşman eder."
Sayfa 167 - Hayy KitapKitabı okudu
Hazreti Mevlâna, Fihi Ma Fih eserinde bu tabloyu şöyle yorumlar: "Çaresizlik anlarında herkes Allah'a yalvarır. Bir ağrı çekerken, felakete uğradığında veya korku zamanlarında herkes Allah'tan yardım ister. Çünkü O'nun kendilerini duyup işiteceğinden ve dualarını cevapsız bırakmayacağından emindirler. Duayla da kalmaz, başlarındaki musibetin kaldırılması için iyiliklerde bulunur ve sadakalar verirler. Çünkü Allah'ın iyilikleri ve sadakaları kabul edeceğinden şüphe duymazlar. Allah onları zor durumlarından kurtarıp güvene erdirdiğinde ise onların o ihlaslı hâlleri kaybolur, inancın yerini kuruntular alır. Şöyle demeye başlarlar: 'Ya Rabbi! Samimiyet ve ihlasla sana yalvarıp yakardığımız o tatlı hâletiruhiye nerede? Zindanın bir köşesine çekilmiş, bıkıp usanmadan bin kere 'Kul hüvallahü ahad' okuyorduk. Sonunda dualarımız kabul edildi ve o hapishanenin dışına çıkarıldık. Fakat bu kez bu karanlık dünya hapishanesinden kurtulabilmek için senin yardımına muhtacız. O ızdıraplı hapishaneden kurtulmuş vaziyetteyken ne oluyor da samimiyetle, ihlasla sana yönelemiyoruz? Üstelik gönlümüze bin türlü vesvese geliyor ve kendi kendimize, 'Dualarımızın acaba bir yararı olur mu?' diyerek tereddüt içinde kıvranıyoruz. Bu kuruntular, bu şüpheler bizde üşengeçlik ve endişeye yol açıyor. Ey Rabbimiz, bu vesveseyi kalbimizden söküp atacak hâlis iman nerede?""
95 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.