Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Menzil’e giden de, Buhara’ya gidenler gibi en fazla üç gün kalabiliyor. “Hizmet” için kalacak olanlar seçiliyor, diğerlerine ayrılmaları söyleniyor. Kimin ne zaman geldiğini de çok iyi biliyorlar. Menzilde de, Buhara’da da sabah ve ikindi namazından sonra bulgur çorbası ve ekmek veriliyor. Yani günde iki öğün çorba var. Çorbalar ve ekmekler tamamen Menzil ve Buhara’dan. Ekmek üç adet verilirken, çorba için sınır yok, iç içebildiğin kadar. Bazıları “sevap” diye bulgur çorbasını aynı tencereden içtikçe içiyor. Bittikçe de çorba dolu tencere getiriliyor. Bazı tarikat mensupları çorbanın hiç bitmediğine inanıyor. Bulgur çorbası içtikleri için Fethullahçılar, Menzilcilerden söz ederken Çorbacılar”, Menzilciler de Fethullahçılar için “Pilavcılar” diyor. Fethullahçıların, ışık evlerinde en çok yedikleri “maklube”dir. Baharatlı kuşbaşı etler kavruluyor. Pilav pişiriliyor. Pilav piştikten sonra üstüne kavrulmuş etler diziliyor. Biraz bekledikten sonra geniş bir tepsinin ortasına bu tencere ters çevrilerek bırakılıyor. Tepsinin tam ortasında üzerinde etlerden oluşan bir örtüyle kaplı bir pilav dağı bulunuyor. Tepsinin yan tarafına ise pilavı dairesel şekilde kaplayacak biçim de salata malzemeleri ve yoğurt konuluyor. Bu yemek daha sonra bir yer sofrasına bırakılıyor. Bu yer sofrasında bağdaş kurarak oturan cemaat üyelerinin hepsi aynı tepsi içindeki maklubeyi kaşıklayarak yiyor. Herkesin aynı tepsiden yediği bu yemek cemaatin ortak kültürünün gelişmesine de katkıda bulunuyormuş. Maklube'nin yanında en popüler içeceğin de ayran olduğu söyleniyor.
Açık sözlülükte Şevket Rado gibi ol!
O kadar kızıyorum ki bu gazetecilere, şimdi her dedikoduyu yazıyorlar. O zaman Şevket Rado, Hayat dergisini çıkartıyordu. Bir gün konuşurken, Şevket Bey bizde çok ilginç konular var, isterseniz bunlardan bazılarını sizin dergiye yazalım, dedim. Aman Muazzez Hanım kim okuyacak onları, dedi. Okuyan bulunur, dedim. Ona bakarsan benim karımın da yazacak ne çok konusu var, dedi. Karısı Roma Hukuku okutuyordu o zaman. Bizim halkın seviyesine inmemiz lazım, dedi. Bana göre gazetelerin halkı biraz yükseltmesi gerekir, dedim. Bize tiraj lazım Muazzez Hanım, tiraj !, dedi.
Reklam
Hatimle teravih namazı kılınmayan bir cami yoktur Afganistan’da. Bu sebeple eğer cami imamı hafız değilse mutlaka bir hafız bulunur ve teravih namazını o kıldırır. 
Sayfa 13 - Duruş YayınlarıKitabı okudu
Kur'an'da Rumca, Hintçe, Farsça ve Süryanice kökenli kelimeler bulunur ve bu gerçek hiç kimse tarafından inkar edilmemiştir.
Sayfa 95 - Ankara Okulu
“Ürüdü diye itini,ayak sürdü diye atını,çürüdü diye avradını dayaktan öldüren de vardır.Komşusunun malını çalan,hısmının damını,hasmının harmanını yakan da bulunur.Kantarda eksik tartan,yardımda hile yapan,yoksuldan lokma çalan da çoktur.Her bir eksiği sevabına tamamlayan da…Köy,köy değil;ahir zaman dünyası.Lakin her ömrün de her zulmün de sonu var!”
Hazret-i Ömer -radıyallâhu anh-, Rasûl-aleyhisselâm-'dan naklediyor: Bir kimse gece namazına kalkar, huşu ve hudû ile namaz kılarsa Allah Teâlâ o kuluna dokuz ihsanda bulunmak sûretiyle ikram eder. Bu dokuz nimetin beşi dünyada, dördü de âhirettedir. Dünyada ereceği nimetler şunlardır: 1. Allah Teâlâ onu her türlü âfetlerden ve belâlardan korur. 2. Yüzünde tâat alâmeti bulunur. 3. Onu sâlih kullarına sevdirir. 4. Bütün insanların kalplerinde ona karşı muhabbet peyda olur. 5. Lisanına hikmet ihsan eder, onu hakîm kılar. Ahirette ihsan buyuracağı nimetler de şunlardır: 6. Kabrinden kalktığında yüzü ak, mahşerde hesabı kolay olur. 7. Amel defteri sağ yanından verilir. 8. Korkunç sıratı yıldırım gibi geçer. 9. Cennete girer
Reklam
‘Doktor olacağım’ diyen öğrenci bulursunuz ama ‘kansere çare bulacağım’ diyen öğrenci nadir bulunur. Bunun sebebi; Sonuç odaklı eğitim sisteminin açtığı psikolojik yaradır…
Sayfa 160Kitabı okudu
"Pilav yiyorum ama ekmek yemiyorum"
2 yemek kaşığı pirinç veya bulgur pilavıyla, 1 dilim (25gr) ekmeğin kalorisi aynıdır. "Pilav yiyorum ama ekmek yemiyorum" alışkanlığı olanlar, bir tabak pilavdan, ortalama 5 dilim ekmek kadar kalori alırlar.
Bulgur çorbası içtikleri için Fethullahçılar, Menzilcilerden söz ederken “Çorbacılar”, Menzilciler de Fethullahçılar için “Pilavcılar” diyor.
Allah'ın rahmetini kazanamayan, vahiyden ve ahlaki ilkelerden soyutlanan bir kimsenin gideceği yer, daima yanlıştır. İnanın ruh üflenmesinden önceki hali kokuşmuş çamur olduğu için içimizde Günaha ve kokuşmuş hayata karşı bir yönelim bulunur. Kötülüğü işlemek de iyiliği gerçekleştirmek de insanın mayasında vardır. Eğer Allah ruh üflerse ete kemiğe bürünür, gerçek kimliğimiz olan insan olma vasfını kazanırız. Vahyin ruhuyla nefes aldığı taktirde insanın yolu aydınlanır. Değilse kişi, vahyin atmosferinden uzak bir hayat yaşar ve hakikate yönlendirecek bir çevredende uzaklaşirsa çığ gibi büyüyen yanlışların içine gömülerek kendini kaybeder.
Reklam
Başkalarının mutluluğu ona saadet yerini sıkıntı getirir. O, kendi çektiği musibetler haricinde, başkalarını mutlu görmekten kaynaklanan azaplar da çeker. Etrafındaki insanlar başarı ve mutluluk elde ettikçe onlardan rahatsızlık duyarak ilahi rahmete itirazlarda bulunur. Başkaları mutlu oldukça kalbinde darlık hisseder. Bazen bir günde yüzlerce mutsuzluğu birden yüklenir.
Sayfa 185 - Hayy Kitap
"Ey iman edenler! Allah ve Resulü hayat verecek hakikatlere sizi davet ettiğinde ona icabet edin. Bilin ki Allah insan ile kalbi arasına girer. "buyrulur. (Enfal, 24). Bu ayetin tefsirinde Elmalılı Hamdi Yazır şu açıklamalarda bulunur: "Insanı bir anda gönlündeki emellerinden mahrum bırakıverir. Azim ve iradesini bozar ve ters yöne çevirebilir. Kanaatlerini, zevklerini değiştiriverir. Onunla kalbinin arasını öyle ayırır ve öylesine açar ki bunlar birbirinin zıddı kesilir, insanı kendi kendisine düşman eder."
Sayfa 167 - Hayy KitapKitabı okudu
91 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.