Günaydın :)
"Bir gün sabah kapıyı vursam,
-Kim o? dersin uykulu sesinle içerden.
Saçların dağınıktır, mahmursundur.
Kimbilir ne güzel görünürsün sevgilim..."
Turgut Uyar
Bu sabah erken uyandım
Hiç uyuyamadım gözüme uyku girmedi
Yorganlar yastıklar sivrisinekler uyumamı istemedi
Yinede senle uyanmak herşeye rağmen
Beni kendime getirdi
Oysa sen burda değilsin bile
Seninle olmak sana dokunmak değilki
Günaydın günaydın sevgilim..
Biliyorum sende kalkınca hemen
Yanında aradın beni
Kahvaltı yapmak istemiyorsan suçlama zeytinleri
Şimdi bende bir çay koydum içiyorum keyifli keyifli
Belki sen burda değilsin bile
Seninle olmak sana dokunmak değilki
Günaydın günaydın sevgilim..
(Pinhani - Günaydın Sevgilim)
Günaydın yan yana ağlaşan ırmaklar, bir kumarbaz şansı ile sevmeye kalkışanlar, bir güle devrimci şarkısı söyleyen çocuk, uçlarından çile damlayan çamaşırları asan kadın, donmuş bir denizi taşlayan arkadaşlar günaydın. Günaydın ömrün gönlünü alacak sözü söyleyen sevgilim.
Günaydın. Çay mühim ;)
Sen beni öpersen
Belki de aşkımız pratik karşılık bulur
Ne ikna edici bir intihar girişimidir
Şimdi göz göze gelmek
Elbette ata binmek gibidir seni sevmek sevgilim
Elbette gayet rasyoneldir attan atlamak
-freud diye bir şey yoktur.
Sen beni öpersen
Belki de ben gangsterleşirim
Belki de şair olurum
Seni de aldırırım yanıma
Bilesin;
Göğsümde hangi yöne açmış tek gülsün
Yani ya bu eller öpülür,
Ya sen öldürülürsün...
-haydi iç de çay koyayım...
Onur Ünlü (Ah Muhsin Ünlü)
Günaydın
"Bir gün sabah kapıyı vursam,
-Kim o? dersin uykulu sesinle içerden.
Saçların dağınıktır, mahmursundur.
Kim bilir ne güzel görünürsün sevgilim..."
Turgut Uyar
Günaydıın
Günaydın sevgilim.
Uyan hadi
Gönlümün güneşi de doğsun
Yüreğinden içeyim bu sabah çayımı
Güzel gözlerinden göreyim dünyayı Günüm aydınlansın.
Ekim Ayı Hikaye Etkinliği/ Rüzgar-ı Berceste
Rüzgarı Berceste
Geceydi...Bir sokak...yürüyordu adam...yaşı 30...yolun yarısına 5 kalmıştı.Ama bu umrunda değildi...
Ellinde karanfiler...Mutluluk ruhuna yayılıyordu.Sevdiği kadına ulaşmak için daha çok sıklaştırdı adımlarını...az kaldı...merdivenler..ve kapı...
Tak...tak...
-Kim o?
"Burçinim ben geldim birtanem..."
-Bu ses
Sevgilim; sen bizi bir de çay içerken devlete küfür ettiğimizde gör...
Sayfa 45 - Pel yayınları
Günaydın arkadaşlar..
Size bir sürprizim var, bizim artık o herkesin yakından tanıdığı eşini kaybeden o meşhur kumru kuşumuz yine geldi.
Ve arkasını döndüğünde çektiğim resme bakar mısınız?
Abi vallahi billahi o ben değilim ya, gözünü seveyim o ben değilim, neden inanmıyorsun ya, hem benim bir sevgilim var, ilişkimizin arasına taş mı koyacaksın, niyetin nedir açık söyle yapma böyle 😅
Günaydın
'Sevgilim elini ver, öpecek değilim,
götüreceğim onu yeni bir dünyayı işleyen ellerin arasına..'
Günaydın!
Ne güzel bir duruşun var senin
Doğayı kımıldatmadan
Islandım
Kıyılara indim, ıslak kumlara bastım
Ayak izlerimi sevdim, okşadım
Dolaştım dolaştım
Bir bankaya girdim çıktım
Biri bacağımı elledi tramvayda
Ses çıkarmadım
Ah güzel yaşam! sevgilim ölüm!
Seniha!
Seni bugün kıskandım
Otele döndüm akşama doğru.
Not: Ben bugün biraz
Yaşamı kımıldattım
Bir bardak konyak içtim ve
Ölüme kurulandım.
Sayfa 70Kitabı okudu
Günaydın...
Bir gün sabah sabah kapıyı vursam,
-Kim o ? dersin uykulu sesinle içerden.
Saçların dağınıktır, mahmursundur.
Kimbilir ne güzel görünürsün sevgilim,
Bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,
Uykudan uyandırsam seni,
Ki, daha sisler kalkmamıştır Haliç’ten.
Fabrika düdükleri ötmededir...
Turgut Uyar
Günaydın
ıslak saçlarını güneşte kurut :
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın,
nemli, ağır kızıltılar.
sevgilim, sevgilim, mevsim sonbahar..
