o gösterişli bir "babaydı." Bir çocuk babasıyla ancak bu kadar gurur
duyabilirdi, masal kitabından çıkmış bir baba, kılıcı arkasından hafifçe
şakırdayan dünyevi bir imparator, bir prens gibiydi.
Belki de bir gün, bir yerde, daha az rezil bir zamanda yine karşılaşırız.
Bu yazı; yazacağım ilk inceleme olmakla birlikte bunu kendi gözlemlediğim, notlar aldığım ve unutmadan yazıya dökmek istediğim, psikanalitik bir değerlendirme olarak ileride kullanmak üzere kendim için yazdığımı belirtmek isterim. Son iki paragraf çok çok yüzeysel bir özet niteliğindedir ve okumanızı tavsiye ettiğimi bu paragraftan değil vereceğim
..Sana yalvarırım, beni sevgi ile onurun çifte ateşi arasında bırakma, gönlüm razı olsa bile alçalmak elimde değil, zira baş ucumda dedelerimin kılıcı asılı durur...