Burada dünya hangi kurala göre bölünmeye başlamıştı? Yeni bir düzen mi kurulacaktı? Yoksa düzen iğrençleştiği zaman, anarşik olan mı dayanacaktı kapıya, karşımızda, çekici olanı, ayartanı, çöküşün büyük hazzını mı bulacaktık?
Sevmek kimi zaman rezilce korkuludur
İnsan bir akşamüstü ansızın yorulur
Tutsak ustura ağzında yaşamaktan
Kimi zaman ellerini kırar tutkusu
Birkaç hqyat çıkarır yaşamasından
Hangi kapıyı çalsa kimi zaman
Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu."
~~~
Zaman zaman, 'bu dizeyi benim gibi kaç kişi anlar' dediğim olur, sonra hemen silerim bu düşünceyi. Bu gerekmiyor. Hatta yanlış.
Kimler hangi geçmişten, kültürden, çocukluktan, acıdan, hayalden... gelir, bilemeyiz ki...
Tabii ki herkes oluşup geldiği akılla, duyguyla, rüyayla, kişilikle algılayacaktır okuduğunu. Bizim hiç ön göremeyeceğiz anlamlar çıkaracaktır. Böyle olmalıdır. Kimsenin kendinden bir dize bulmadığı ya da bir dize eklemediği bir şiir, şairini yutan bir boşluktur. Olsa olsa şairin kendini sevdiği narsistik bir "şey"dir.
~~~
Akrabadin bugünkü (Pharmacopée) yani terkibül edviyedir. Bunlarda evvelâ maruf olan terkiplerin isimleri, sonra bunların hangi hastalıklarda müessir olduğu, sureti ihzar ve muhtelif devaların sureti terkibi ve bunun muhtelif hekimler tarafından vücuda getirilmiş şekilleri, muhafaza yolları ve bu ilaçların ne kadar zaman durduktan sonra kullanılabilecekleri yazılıdır. En sonda tıbbî vezinler zikredilmiştir.
Temmuz hüznün durağı oldu gönlümde.
Sensizliğin asrı geçmiş, çökertmiş de geçmiş, geçmiş de geçmemiş gibi sultanım k.s
Bilmiyorum kaç asırdır ayrıyız , kaç mühürlü temmuz vuracak, yakacak kalbimi .
Bilmiyorum bilmiyorum işte sultanım k.s
Ben sensiz , öksüz kimsesiz, sanki tüm dünya da bir başına kalmış gibiyim .
Vuslat ne zaman hangi bahara kim bilir .
Kim bilir kaç mevsim sonra buluşma vakti.
Dayanmaz yürek paramparça duygular.
Yağmur bulutlu gözlerim seni arar .
Her yerde, her an, sanki çıkıp geleceksin ötelerden. Sen bırakmazsın bizi biliyorum .
Gönül avuntusu işte sensizliğe çözümler aramakta . Çağır sultanım çağır ki bu ayrılık son bulsun . Ben seni çok özledim 😔
"Ormanlar o kadar insancıldır ki, onları tanımak için onlarla birlikte yaşamak gerekir. Arada bir içinden geçip gitmek, çokça yürünmüş patikaları takip etmek bizi asla ormanın sıcaklığına eriştirmez. Dost olmak istiyorsak ormanı arayıp bulmalıyız. Sabahleyin, öğlen, akşam. İlkbaharda, yazda, sonbaharda, kışta her mevsimde sık sık, saygılı