Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Bir hayat kasırgası içinde ömür geçirenler, bir gölgelikte dinlenmek için vakti bulamayanlar, tehlikelerle arkadaş olanlar böyle geçici bir huzura kavuşunca kendi gönülleriyle hesaplaşırlar, geçmişi hatırlarlar. O zaman her şeyin ölçüsü büyür ve hatıralar güzelleşir. Mazide kalan insanlar kusurlarından ve suçlarından sıyrılmıştır. O, bir arkadaşa daha vefalı, bir sevgiliye daha çekici, bir anaysa daha şefkatli olur. Hatta böyle dakikalarda insan, düşmanını bile bağışlamaya hazırdır.”
İslâm'ın taşıdığı evrensel mesaj
İslâm ümmeti; ruhi esasa dayanan, madde ile ruhu mezcetmiş, toplumdaki ruhi, ahlaki, insani ve maddi değerleri herhangi bir çelişki olmaksızın sağlamış, derinlere kök salan sahih ve akli bir akideye sahiptir. İslâm akidesindeki bu nitelikler diğer ideolojilerin hiçbirinde yoktur. Bu ideolojide amellerin ölçüsü Allah'ı razı eden helaller ve Allah'ı öfkelendiren haramlardır. Diğer ideolojilerde ise amellerin ölçüsü dünyadaki maddi lezzetleri maksimum seviyede tatmak yani maddi maslahat ve menfaattir. Dünyaya baktığımızda ideolojilerin insanların hayat ile ilgili sorularına cevap veremediğini görürüz. Diğer ideolojiler altında yaşayan insanlar yaşadıkları bu hayattan mutlu değildir. İslâm ise onlara dünya ve ahiret mutluluğunu vadeden bir mesaj taşımaktadır. İnsanlığın bu mesajı görmeleri ve bu mesaja koşmaları hayal değildir. Kapitalist ve sosyalist ideolojilerin çalkantı, kaos ve buhranlarından bıkmış olan insanlık güvenli bir liman aramaktadır. O hâlde bu liman İslâm değil de nedir? İslâm hayatta var olmadan insanlık bu güvenli limana sığınamayacaktır. O hâlde tekrar düşünelim: Hilafet'in kurulması hayal midir?
Sayfa 158 - Köklü değişimKitabı okuyor
Reklam
İnsanlar, gazeteler, herkes en önemli hayat ölçüsü mutlulukmuş gibi davranıyordu hep. Yalnızca bu bile, tam tersinin doğru olduğunu araştırmaya değer bir konu haline getirmiyor muydu?
Sayfa 15 - YKYKitabı okudu
112 syf.
·
Puan vermedi
·
5 saatte okudu
Türk Şair, Ak'ademisyen ve Yazar
Dilaver Cebeci
Dilaver Cebeci
'nin kalemınden' kadın 'ı ele aldık keyıfle.. farklı bır yolculuğun donuna geldik, kendımce konuyla ilgili bır iki kalem edip gideyım "Divan edebiyatı (Klasik Türk edebiyatı, divan edebiyatı, yüksek zümre edebiyatı, havas edebiyatı, saray edebiyatı, enderun edebiyatı, klasik
Divan Şiirinde Kadın
Divan Şiirinde KadınDilaver Cebeci · Panama Yayıncılık · 201734 okunma
"Saygının ölçüsü, banka hesabınızın büyüklüğü. Para, sevgi ölçüsü olduğu için de biriktirdiklerinizi kaybetme korkusuyla yaşıyorsunuz. Duygusal ilişkileriniz için de aynı şey geçerli. Bütün hayallerinizi maddi şeyler üzerine kuruyorsunuz: ev, araba, mal, mülk. Büyüklerinizin tecrübelerinden bir şeyler öğrenmeyi, çocuklarınıza güven aşılamayı, arkadaşlarınızla birbirinizi kıyaslamadan paylaşmayı bilmiyorsunuz! Bütün değerler sisteminiz mal varlığınız üzerine kurulu. Karşılık beklemeden vermeyi bilmiyorsunuz. Daha da kötüsü, hayat şartlarınızla kişiliğinizi bir- birine karıştırıyorsunuz! Kendinizi unvanınızla, oturduğunuz mahalleyle, sahip olduğunuz mallarla, kökeninizle, isminizle. işinizle, ilişkilerinizle bir tutuyor ve yalnız onlar aracılığıyla var oluyorsunuz. Kimsenin sizi olduğunuz gibi, sadece bir insan olarak sevilebileceğini bilmiyorsunuz bile.
Bir hayat kasırgası içinde ömür geçirenler, bir gölgelikte dinlenmek için vakit bulamayanlar, tehlikelerle arkadaş olanlar böyle geçici bir huzura kavuşunca kendi gönülleriyle hesaplaşırlar, geçmişi hatırlarlar. O zaman her şeyin ölçüsü büyür ve hatıralar güzelleşir.
Reklam
Bir senfonidir hayat. Uzun ya da kısa... Her bir notası, her bir ölçüsü ruhumuza batıp kalan ve derinden sızlatan bir hüznün resmi geçidi... - Esin Deniz
“Dostoyevski’nin bıraktığı ilk izlenim daima dehşet duygusu olmuştur. İkincisiyse yüceliktir. İlk bakışta kaderi de tıpkı bir köylününkini andıran simasının sıradanlığı kadar dehşet verici aleladedir. Bu dermansız bedene altmış yıl boyunca ızdırabın her türlü araçlarıyla işkence edildiğinden bu kader ilk bakışta anlamsız gelebilir. Yoksulluk
İnsan kendi ölçüsü ile kainatı ölçüyor ve kainat sahnesin­ de yalnız kendini görüyor, yalnız kendini anlıyor. İçimizdekin­den başkasını da anlamasını bilen yok gibidir.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.