Ankara'da Sıradan Bir Düğün
Oturduğum masadan sıkılan gözlerle etrafı izliyorum. Klasik bir salon düğünü işte. Etrafa kısık gözlerle bakıp, bekar oğullarına kız arayan anneler, etrafta koşuşturan çocuklar, uzun süredir görüşmüyoruzlar, niye hiç aramıyorsunlar, sen niye aramıyorsunlar. Ben aramasam sormasam arayacağın soracağın yoklar, çok güzel olmuşsunlar, kıyafetin
DİZİLERİN MESAJLARI
1- İstemediğin biriyle evlendiysen ona ihanet edebilir, başkasıyla aşk yaşayabilirsin.
2- Kötü bir olaydan sonra içki içip etrafı dağıtmalısın.
3- Sevdiğin kişi başkasıyla evlendiyse onların yuvasını bozmalısın.
4- Hiçbir dizide cami, hoca, ezan sesi, minare, tesettür, dini semboller olmamalı
5- Her dizide yeni elbiseler,
Seni sevmiyorum dünya… Sevmiyorum işte. Nefes alamıyorum ben. Bilirim Yaratan’ın ayinesidir her halin. Rengarenk boyamıştır sanatıyla tüm kainatı. Binlerce âlemdir hem de. Tüm âlem şükrederken hal diliyle, bazen bilmek de yetmiyor sanki. Kalpleri evirip çeviren bilir elbet hikmetini de, yüreğimdeki küçük kâinat var ya; nefes alamıyor işte.
HAYATIMIZLA OYNUYORLAR ❗
Baktım markette zencefilli gazoz da var, ithal etmiş büyüklerimiz, sağ olsunlar. İçinde zencefil var mı ? Yok,aroması da, rengi de yapay.
Ama kendisi doğala özdeş.
Bizim bir çiçekçi var, serada karanfil ve gül yetiştiriyor.
Satmadan önce üstlerine koku sıkıyor.
Doğala özdeş gül !
Kayseri'nin en ünlü mantıcısına
Az önce okuyup da yutkunamadığım o cümle..
Fakir evlerinde babalar hep unutkan, anneler hep tok olur..
Bunlar benim düşüncelerim ;
Arkadaşlar,
Sizleri bir abi, bir kardeş, bir dost samimiyetiyle uyarıyorum,
Kimseye zorla bir şeyler dayatmaya kimsenin hakkı yok, anneler günü diye veya ne bileyim herhangibir özel gün dolayısıyla insanlar paylaşım yapabilir. Onlara kişisel hayatımızdaki bir boşluk dolayısıyla sataşma hakkımız yok. Paylaşımları yapan sayfayı kendi kişisel hesabınızdan engelleyerek görmeyebilirsiniz.
Bir de bunu islami boyuta çekenler var. Haksızlar mı bilmem ama cümlelerinin devamı hep,
Emperyalist, kapitalist batılılar.. diye başlıyor. Allah aşkına biz sorduk mu ki kendimize neden gerideyiz diye? İlimi, bilgiyi bu denli arka plana atıp bazı dini motif ve imgeleri yanlış yorumlayarak batı dünyasını suçlamak hangi akla mantığa sığar? Unutmayın, bir toprak savaşılarak kazanılır ama bir devlet ilimle fenle ancak devlet olur.
Haksızlar demiyorum, lütfen yanlış yerlere çekmeyin. Batıya bu denli nefret duymamızı isteyen kitlenin, iki cümleyi bir araya getirmekten aciz insanlar olduğunu söylemek istiyorum. Evet batı dünyası bize tarihte uçsuz bucaksız haksızlıklar yaptı, halâ da yapıyor. Ama bizim ordaki gelişmeleri alıp kendi bünyemizde geliştirmemize engel olmamalı bu durum..
Ve Filistin mevzusu.
Tarih kitaplarına bakarsanız, yerli halkın 70 lerde 80 lerde ülkeyi parsel parsel sattığını, her kaos ortamında Filistin hükümetinin Türkiye karşıtı olduğunu görürsünüz. Bu yüzden Filistini değil, orda gerçekten mağdur olan insanları veyahut ' Mescidi Aksayı ' savunalım.
Teşekkürler..
Naçizane '
Seydalar, Şeyh efendiler! Lütfen Meydanlara inin!
Türkiye’deki bütün Seydalara ve tarikat şeyhlerine sesleniyoruz!
Ne olur, Allah için tez zamanda meydanlara inin!
Özellikle kalabalıklara hitap eden, çokça mensubu bulunan bütün Nakşi, Kadiri ve diğer tarikatların efendilerine sesleniyoruz!
Bir tarikat lideri olmamakla birlikte ilmi ve irfanıyla sayısız Müslümana önderlik eden vakıf ve medrese
Annelik bir roldür.
Annelik bir roldür.
Ve bir kadın tek bir rolden ibaret değildir.
Tek role sıkıştırılan bir hayat,
Gizli depresyonlar,
İfade edilmemiş öfkeler,aralıklı patlayan 30 40 yaş sendromları doğurur.
Kutsallaştırdıkça,
çocuk sahibi bir kadını kendisi olmaktan,
Kendi amaçlarını gerçekleştirmekten,
Varoluşumu gerçekleştirmekten,
Mahrum bırakmış
Ben değil bir arkadaşım diyor:))
Pek muhterem arkadaşlarım, anneler günün de ve babalar günün de hep söylediğimiz bir şey vardı…
Bu günleri sessizce kutlayalım ve göze sokmayalım çünkü anneciğini ve babacığını kaybetmiş olanlar üzülür heves ederler hassas olalım…
Şimdi aynı hassasiyeti sevgililer günü için de bekliyoruz… lütfen paylaşmadan sessizce kutlayalım…😉
📌 Adım Meryem, 2003'te otizmli olarak dünyaya geldim. Otizmli olarak dünyaya gelmem annemin babam tarafından şiddet görmesine sebep oldu. Her gün anneme "Sen eksik bir kadınsın, ancak eksik bir kadın eksik bir çocuk doğurabilir." derdi. Gözlerimi açtığım ilk günden son güne kadar annemin yüzünü doğal biçiminde görmedim. Çünkü yüzünün
gün kutlama
Bayram ve cuma gibi dini günler hariç, insanların uydurduğu günleri kutlamayı hep yapmacık bulmuşumdur;
Doğum günü, evlenme yıldönümü, sevgililer günü, anneler günü, dünya sigarayı bırakma günü, NATO günü, Türkiye istatistik günü, Avrupa günü, uluslararası aile günü, dünya hostesler günü, babalar günü, dünya nüfus günü, dünya barış günü, dünya turizm günü, dünya konut günü, dünya felsefe günü, kadın hakları günü, öğretmenler günü...
Bu tür günlerin hangi mantıkla ilan edildiği ve uygulamada neye hizmet ettiği konusuna şimdilik girmiyorum.
Günü olmayanlar, bizim niçin günümüz yok diye kafaya takmasın; günü olanlar da gereksiz havaya girmesin.
Huzur varsa, bütün günler bizimdir.
Huzur yoksa hiç biri bizim değildir.
Huzurlu günler dilerim.
4 harf 1 ömür ♡
Arkadaş olduk
Karanlıkta kaldık
Şıngılı mıngılı pıs (ne demekse artık :D)
Çocukluğumun favori oyun tekerlemesi bu. Oynuyorum gülüyorum. Böyle böyle geçiyor zaman. :)
Dün sabah 10 civarı. Kahvaltı masası.
Anni, yarın anneler günü ne yapalım?
Sen kitabını oku, ben yemek yaparım (gülüyor, kahkahası meşhurdur) sonra kahve yaparsın içeriz. Kapanış
Fakir evlerinde babalar hep unutkan, anneler hep tok olur.
Az önce okudum bu cümleyi, ciğerim tutuştu.