Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Olur ya belki okursun diye yazıyorum bu satırları Çünkü sana söyleyemediğim Çok şey bıraktım yüreğimde O kadar yarım kalmıştım ki sana Ne pahasına olursa olsun Seni kaybetmek geçmiyordu içimden Özlemek diye bir şeyin varolduğunu Yokluğunun sabahında anladım Öyle Bir bakışın Öyle bir gülüşün Ve Öyle bir ses tonun vardı ki Unutmak için çok çabaladım Ama malesef başaramadım Biliyorum her yara iyileşmek zorunda değil Bazı yolların da sonu olmaz kimi zaman Bizimde bir sonumuz yoktu ve yüreğimdeki yara kabuk bağlamaz oldu Ne zaman her şeyi bir kenara bırakıp Sana sarılmak istesem Bakışlarındaki dikenli tellere takıldı kollarım Oysa o kadar dökmüştüm ki sana içimi Maalesef sen bana hep sağır kaldın Ve hiç bir zaman yüreğimin feryadını duymadın Sana anlatacak Bir şeyim kalmadı artık Bu defa beni anlaman için değil Bundan sonra anlaman gereken bir şey Olmadığını bil diye yazıyorum Bir zamanlar beni gerçekten seveceğini Umut ederdim Bunun içinde allaha çok dua ettim Her gece uyumadan önce Hatta uykumun en ücra yerinde Fakat farkındamısın bilmem kadın Sen bu hayatta benim kabul olmayan en masum duamsın Dilerim bana yaşattıklarını Gün gelir sende yaşamazsın Biliyormusun Bu hayatta herşey Kader kısmet ve nasipten ibarettir Şimdilerde bir tek duam var artık Diyorum ki Seni yüreğime koyup Kaderime yazan allahım Aynı şekilde aklımdanda silip atsın....
Birkaç tavsiye ...
Bir şarkın olsun. Senin olsun. Hayatına her giren insana "bu benim şarkım bak" diye dinlet. Birgün o kişinin hayatından çıktığında bir radyoda denk gelirse seni hatırlasın . Tek bir parfümün olsun. Özdeşleşmek iyidir. Dünyada bunu illaki birtek sen kullanmayacak son .Öyle bir sana ait olsun ki, bir yabancıda bile duysa "acaba
Reklam
Issızkılık V
Kalmadığında maskem Kırıldığında kuklam Ellerimde ip Devamını getirmek istediğim şiir Bittiğinde tiyatro oynanırken değil
Çok sormuştunuz arkadaşlar anlatıyorum;
Mesut bana #78639051 incelemem ile ilgili bir soru sormuştu. Kısa bir konuşma geçmişti aramızda ama devam etmemişti. Taa ki birkaç ay sonra Ankara'da bir hastanede yolumuz kesişene kadar... (Aynı Psikiyatristin ruh hastalarıymışız) Tabii o bunun farkında değildi, beni tanımadı bile. Tanımak şöyle dursun, fark etmedi bile. Ben onu konuşurken gördüm, böyle güzel konuşan erkek olur muydu? Bu adam hep konuşsundu. Ben de hep dinleseydim. Sonra yeniden mesaj attım. (Ben ona bi yürüdüm, o Samsun'a kadar yürüdü.) Birkaç ay konuştuk ve görüşmemek için birkaç kere onu ektim. Korktum çünkü. Sonra bir gün uzun uzun konuştuktan sonra, bana "1000'den fazla kitap okudum, hepsi senin içinmiş, sana kendimi anlatabilmek içinmiş" dedi. Ben de aşık oldum. Evlenmemek üzerine beylik laflar eden ben; "Evleneyim seninle de gör" dedim. Evlenmek için tek bir şartım vardı,; sigarayı bıraktı ve evlendik. (SON) O ne hissediyor bilmiyorum ama ben tamamlanmış hissediyorum kendimi. Duygusal ve cinsel olarak kendimi tanımaya başladığım yıllardan(15) beri hep birine çok aşıkmışım ama onunla hiç karşılaşmamışım gibi hissettim. Hayatıma birileri girdi, çıktı ama o his hiç kaybolmadı. O his ilk kez, ona sarıldığımda kayboldu. Çünkü tanımıştım. Oydu. Şimdi huzurunuzda ona çok teşekkür etmek istiyorum. Böyle dümdüz ve mükemmel olduğu için. Tüm derdime rağmen, 4 akepeli abime, saçma sapan babama rağmen, beni böyle çok ve güzel sevdiği için. Ve teşekkür ederim aşkım, kendini böyle güzel geliştirdiğin için. Seninle gurur duyuyorum. Seni çok seviyorum.
Bütün hayatları tanımak
"Dostoyevski epilepsi hastası, homofobik ve iflah olmaz bir kumarbazdı. Oğuz atay sevdiği kadına yakın olabilmek uğruna karısından boşanıp sevdiği kadının kocasıyla arkadaş oldu evlerine daha sık gidebilmek için. ( Bunun böyle olmadığını savunan yazarlarda var). salinger yaklaşık kırk yıl evinden dışarı adım atmadı, tek bir kare fotoğrafı
1000KİTAP' TA SAHTE ALINTI TEMİZLİĞİ
Arkadaşlar, sitede en çok paylaşılan sahte alıntıları https://1000kitap.com/SahteAlintilar ile bu iletide topladık. Sitedeki bilgi kirliliğini temizlemek için bu alıntılara rastlarsanız lütfen şikayet ediniz. Ve lütfen okumadığınız, kitaplarda kendi gözlerinizle görmediğiniz alıntıları eklemeyiniz. Bu sözlerin mal edildiği kişilere ve sözlerin
Reklam
Zaman Ne Çabuk Geçiyor
Daha dünmüş gibi kulaklarımda annemin sesi Dikkat et düşersin oğlum demesi Oysa ben ne kadarda dikkatsiz davranmışım Oysa ben ne çok yanmışım Ne çok düşmüşüm böyle Affet beni annem seni anlayamamışım Ben bu hayatı hep iyi sanmışım Oysa ne de çok aldanmış yıkılmışım Bu nasıl bir yazı kader Annem gel de sen bir anlam ver Zaman diyorum neyin
“Bugün artık “Almayı da Öğrenme” vaktidir”
Kendimden özür diliyorum.. Yaşadığım süre boyunca hep merhametimin arkasından yürüdüm, beklentilerimi arkada bıraktım. Kimseden bir şey beklemedim, doğrusu bu sanıyordum çünkü. Yaşadıklarımı yaşayamadıklarımı içimde sakladım, sustum bastırdım olsun dedim insanlık bende kalsın. Ben en iyisini yaşatayım ki istemeye yüzüm olsun dedim. Verdim, hep
Issızkılık IV
Kalmadığında maskem Kırıldığında kuklam Ellerimde ip Devamını getirmek istediğim şiir Bittiğinde tiyatro oynanırken değil
Every day more than the day before Aryaツ
Tüm zaman boyunca sessizce seni yazmak ara vermeden , uzun uzun kitap okumak seninle, konuşmak zorunda olmamak, rahatsız edilmeden seni düşünmek, seninle sıcak bi çay içmek, rahat bi uyku çekmek seninle, güneşten çok önce uyanmak seninle, bir yudum kahve içip kokusunu içimize çekmek, sessizliği birlikte dinlemek, gecenin tadını çıkarmak, açıklama
Reklam
Oğuz Atay adına sahte alıntılarla mücadele kılavuzu
⭕ Oğuz Atay adına Sahte Alıntılar derlemesi❗ Not: Alıntıları toplayan ben değilim, alıntıları derleyen kişiler, bizzat araştırma sonucu derlemiştir. Ben sadece teyit amaçlı, bir faydası dokunur umuduyla paylaşıyorum. Ulaşmayı kolaylaştırmak açısından bio'ma da sabitleyeceğim... ____________________________________ Biliyor musun
Uzun yazılar atmayı seviyorum, napim? İyi geceler.
Selam insan yavrusu! Duydum ki dünyaya gelmene sayılı saatler kalmış ve sen çok heyecanlıymışsın bu konuda. Adına dünya denilen cehennem hakkında hiç bir fikrin olmadığı ne kadar da belli. Keşke buralar ayakların kadar tatlı, avuç içlerin kadar yumuşak olsaydı. Çok karışık bizim buralar. Mesela biliyor musun, sınır diye bir şey icat ettik Allah’ın
Yorulmuşsundur. Bazen boş gün yaratırsın kendine. Bugünkü boş günden hoş bir şey çıktı. Bu başıboşluğa ortak edecek birilerini de buldum. Bakınız, aşağıda:) (Kiminizden bahsetmeyi unutmuş olabilirim, yazım yanlışı yapmış olabilirim; dedim ya boş günüm. Hoş görün.😊) Ece Temelkuran’ın BU DA GEÇER’inden rastgele, şansınıza
Issızkılık III
Kalmadığında maskem Kırıldığında kuklam Ellerimde ip Devamını getirmek istediğim şiir Bittiğinde tiyatro oynanırken değil
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.