Kendisine bir ortamda nasihat edilmesi talebi geldiğinde kendi birşeyler söylemeden önce mutlaka Ebû Saîd'in kendisinden öğüt isteyen birine şunları söylediğinin rivâyet edildiğinden bahsederdi. "Allah'tan kork, çünkü her işin başı Allah korkusudur. Cihada sarıl, çünkü cihad İslâm'ın ruhbaniyeti, dünya zevk ve lezzetlerine kapılmama hissidir. Allah'ı zikretmeye ve Kur'an okumaya devam et ki seni gökte melekler, yerde insanlar arasında yaşatacak olan budur. Doğruyu söyle, bunun dışında da sükûtu tercih et. Bunları yaparsan şeytanı yenersin."
“Hayat başı sonu belirsiz, bulut gibi dağınık, ansızın yön ve biçim değiştirme yeteneğine sahip bir şey. Hayat tanımlanamayan bir şey. Hatta belki sadece bir fikirdir hayat daha ötesi değildir. Böyle tanımsız bir bulutta nasıl bir yol olabilir ki? Hem bir yol bulabilse önce kendi giderdi arkasında izini bile bırakmadan.”
•Ayfer Tunç’tan okuduğum
İmâm Ebû Zekeriyya Rahmetullahi Aleyh
Yahyâ b. Şeref Rahmetullahi Aleyh
Nevevî, Şâfi’î (ö. 676 / 1277)
Rahman ve Rahîm olan Allah’ın ismiyle
Hadis-i şerifte: “Kim ümmetime dini işlerine dair kırk hadis hıfz ettirirse, Allahü teâlâ onu âlimler zümresinde haşreder. Ben de kıyamet gününde ona şâhid ve şefaatçi olurum” buyurulmuştur.
İslâm âlimleri bu