Elveda Binbaşı Ortiz, elveda kendini bu yapıdan bir türlü kurtaramayan melankolik dost; elveda senin gibi çok uzun zaman inatla umut eden ve sana benzeyenler: Zaman elini sizden daha çabuk tuttu,sizinse artık her şeye yeniden başlama şansınız yok.
Bastiani Kalesi'ne tayin edilen genç teğmen Giovanni Drogo bu kalede kalmak istemese de vaktiyle gözünde büyüttüğü zafer tutkusunun kofluğunu ve askerlik hayatının monotonluğunu hissederek yaşamı boyunca beklediği anın gelmediğini yaşlanmış bir insan olarak burdan çıkışını gösteriyor, çürüyor adeta.
Tatar Çölü aslında hepimizin sınır bölgesi.
Drogo'da mutlu bir hayat bekliyor,bizler de bekliyoruz bu mutlu hayatı ya ama ne yapıyoruz , daha vakit var, daha genciz derken bir bakmışız yolun sonuna gelmişiz.Tatar Çölü niye harekete geçmemiz, niçin beklememiz gerektiğini içimizdeki düşmanla savaşımımızı vurguluyor ki hepimizin hayatında bir Tatar Çölü var, düşmanın gelmesini bekliyoruz ne yazık ki bu düşman içimizde ve anlamsız bir hayata bizi sürüklüyor.
İnsan hayatta her istediğini elde edemezdi ki,yaa, evet, insan hayatta her istediğini elde edemezdi ki, öyle mi Simeoni?
Tüm yaşamı, dünyadan tamamen tecrit edilmiş bir şekilde orada geçen,otuz yılı aşkın bir süredir düşmanı beklemek için kendini her türlü zevkten mahrum bırakan Drogo alışkanlıkların uyuşturucu etkisinden, gündelik hayatın durağan ritminden insanlığın sınır bölgesi Tatar Çölü'nü yüzümüze öyle bir gerçeklikle çarpıyor ki insan yaşamını sorgulamadan edemiyor.