Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Arkasına yaslandı muhtar; gözleri yerdeki kan lekesinde, yoksa bu köyde herkesin bir yoku mu var, diye geçirdi içinden. Böyle bir yargıya çok daha önce varamadığı için hayıflanmıştı. Belki de doğru düşünüyordu; herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorlardı insanlar gibi, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor, çınarın gölgesinde toplanıyor ve ölümlerde ağlayıp düğünlerde oynuyorlardı.
Arkasına yaslandı muhtar; gözleri yerdeki kan lekesinde, yoksa bu köyde herkesin bir yoku mu var, diye geçirdi içinden. Böyle bir yargıya çok daha önce varamadığı için hayıflanmıştı. Belki de doğru düşünüyordu; herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorlardı insanlar gibi, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor, çınarın gölgesinde toplanıyor ve ölümlerde ağlayıp düğünlerde oynuyorlardı. Muhtarın haberi yoktu bunlardan, hiçbiriyle karşılaşmamıştı.
Reklam
"Arkasına yaslandı muhtar; gözleri yerdeki kan lekesini, yoksa bu köyde herkesin bir yoku mu var, diye içinden geçirdi. Böyle bir yargıya çok önce varamadığı için hazırlanmıştır. Belki de doğru düşünüyordu; herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorlardı insanlar gibi, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor, çınarın gölgesinde toplanıyor ve ölümlerde ağlayıp düğünlerde oynuyorlar. Muhtarın haberi yoktu bunlardan, hiçbiriyle karşılaşmamıştı. Olaki köylüler büyük bir titizlikle gizliyordu yoklar sürüsünü, herkes kendi yokunu sessizce besliyordu."
Sayfa 90
O her şeyin mutlaka bir iz bırakacağına inanıyordu, izsiz şey olamazdı; kuşların bile izi vardı gökyüzünde, sözcüklerin dişte, bakışların yüzde. -Desene yaşam tekrarlardan oluşuyor... Tekrarlardan değil, dedi; tekrarların tekrarından. Demek, demiş; yaşadıklarımın hepsi bir oyundu. Demek, insan ne yapsa bir oyunun içinde. Yeryüzünde gecikmişliğin ilacı yoktur. Herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorlardı insanlar gibi, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor, çınarın gölgesinde toplanıyor ve ölümlerde ağlayıp düğünlerde oynuyorlardı. Kendini kendine gömebilmesi için delirmesi, delirmesi için de herkesten akıllı davranması gerekmişti. Her şey bir düş perdesinin arkasında sevinen binlerce düşün gerisindeydi. Adamların boşa geçen her dakikaya yandığı, aptallıklarla karşılaşmaktan midelerinin bulandığı, bakışlarından bellidir. Bu yüzden sinirlidirler.
Yoksa bu köyde herkesin bir yoku mu var, diye geçirdi içinden. Böyle bir yargıya çok daha önce varamadığı için hayıflanmıştı. Belki de doğru düşünüyordu; herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorlardı insanlar gibi, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor, çınarın gölgesinde toplanıyor ve ölümlerle ağlayıp düğünlerle oynuyorlardı.
Sayfa 82 - Doğan KitapKitabı okudu
...herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorlardı insanlar gibi, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor, çınarın gölgesinde toplanıyor ve ölümlerde ağlayıp düğünlerde oynuyorlardı. Muhtarın haberi yoktu bunlardan, hiçbiriyle karşılaşmamıştı. Ola ki köylüler büyük bir titizlikle gizliyordu yoklar sürüsünü, herkes kendi yokunu sessizce besliyordu. Bu konuda her insanın kendine özgü bir yöntemi vardı belki; sözgelimi, kimi geceler boyu düş yedirirken kimi ninni içiriyordu yokuna, kimi türkülerle masallarla besliyordu, kimi sessizliğiyle büyütüp sesiyle uyutuyordu, kimi de kendini yediriyordu yiyecek diye, giyecek diye kendini giydiriyordu. Cennet'in oğlu da mektuplarla besliyordu işte; hiç kimse dediği yokunu sözcük sözcük büyütüyordu gizlice, çiçek desenleriyle kokulandırıp kuş resimleriyle dillendiriyordu. Kaşlar yaratıyordu harflerden, dudaklar, gözler, saçlar...Anasına sezdirmeden yürüyüşler de yaratıyordu belki harflerle, adı sanı bilinmeyen bir yok, Cennet'in evinde odadan odaya geziyordu böylece, merdiven basamaklarını tırmanıyordu harflerden bir tırmanışla, sofraya oturuyor, Cennet'le birlikte çorba pişiriyor, tuzuna bakıyor, su içiyor ve Cennet'e baka baka giderek Cennet'in kendisi ya da düşleri oluyordu. Hiç kuşkusuz bu durumda Cennet, düş diye bir başkasının gerçeğini yaşıyordu, bir yokun yaşamını...
Sayfa 90 - everest
Reklam
Yok var mı?
Arkasına yaslandı muhtar; gözleri yerdeki kan lekesinde, yoksa bu köyde herkesin bir yoku mu var, diye geçirdi içinden. ... Belki de doğru düşünüyordu; herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorlardı insanlar gibi, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor, çınarın gölgesinde toplanıyor ve ölümlerde ağlayıp düğünlerde oynuyorlardı.
Sayfa 89 - everest yayınlarıKitabı okudu
Belki de doğru düşünüyordu; herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorlardı, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor, çınarın gölgesinde toplanıyor ve ölümlerde ağlayıp düğünlerde oynuyorlardı.
herkesin bir yoku vardı.
Yoksa bu köyde herkesin bir yoku mu var, diye geçirdi içinden. Böyle bir yargıya çok daha önce varamadığı için hayıflanmıştı. Belki de doğru düşünüyordu; herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorlardı insanlar gibi, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor, çınarın gölgesinde toplanıyor ve ölümlerde ağlayıp düğünlerde oynuyorlardı.
Reklam
Herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorlardı insanlar gibi, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor.... Ola ki köylüler büyük bir titizlikle gizliyorlardı yoklar sürüsünü, herkes kendi yokunu sessizce besliyordu.
248 syf.
·
Puan vermedi
Modern Amerikan edebiyatının en önemli yazarlarından olan ve birçok ödülü bulunan Cormac McCarthy’nin muhteşem bir Western roman örneği olan İhtiyarlara Yer Yok kitabının incelemesiyle geldim bugün. Bu kitabın aynı zamanda 2007 de Coen kardeşlerce sinemaya uyarlanıp dört dalda Oscar kazanmış bir filmi de var. Eğer filmini
İhtiyarlara Yer Yok
İhtiyarlara Yer YokCormac McCarthy · İthaki Yayınları · 2018339 okunma
''Herkesin bir yoku vardı köyde, herkes kadar bir yoklar sürüsü vardı da evlere girip çıkıyorları, insanlar gibi, kahveye oturup çay içiyor, tarlada çalışıyor, çınarın gölgesinde toplanıyor ve ölümlerde ağlayıp düğünlerde oynuyorlardı.''
54 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.