Sen Söylemezsen Ben De Söylemem!…
…İçim bir tuhaf oldu. Sokuldum yanına. ‘’Bana bak…’’ dedim.
‘’Ne var?’’ dedi bakmadan….
‘’Korktun mu kız yoksa sen? Hı?’’
‘’Umrumda mı sanki?’’…
Bırakmadım, sarıldım buna. ‘’Umurumda tabii…’’ dedim.
Sayfa 43 - AprilKitabı okudu
No. 50: Acilen Ve Toplu Olarak Bir Kliniğe Kapatılmamız Gerekiyor!
Durakta bekleyen iki genç çift karşılıklı olarak yüzleri birbirlerine dönük olarak bakıyor olsalar da ellerindeki telefonlarına öyle bir gömülmüş vaziyetteler ki birbirlerine hem yakın hem uzak duruyorlar.
- Otobüs yaklaşıyor diyor delikanlı, kız cevaben;
-Hı hı, duydum diyerek geçiştiriyor.
Çocuk bir kez daha yineliyor;
-Otobüs geldi...
Kız, - ha tamam diyor...
Bedenen orada olsa da ruhen kayıp olduğunun farkında bile değil!
Onlar otobüse binip gidiyorlar.
Ve sonra kendi kendime diyorum ki: "Kalp kalbe yakın olsak da, ruhen birbirimizden bu kadar mı uzağız?!"
hı hı güzel hayal
"İnsan bir defa evlenmeli, ondan sonra aşkın sihirli bulutlarına gömülmeli."
Sayfa 397
-- oh be, çok iyi ya! yokluk içinde arabesk müzik dinleyip acı çekiyoruz.
++ senin ne derdin var ya hı, aşk acısı mı çekiyorsun, paran mı yok, ne derdin var ha!
-- benim hiç derdim yok, benim de derdim bu! benim de hayattaki imhihanım bu, dertsizlik
arka fonda müzik:
lay lay lom galiba sana görme sevmeler/
hopa şinanay galiba sana göre sevilmeler...
Tutunamayanlar, 6. bölüm
Hayır, aslı olmadığı halde zihinde kurulan bir şey değil hayal. "Hayl" denilen bir at o, meşin kamuslarda koşan. Renklenme ve değişim; hı, yâ, lâm. Hayır bir fantezi değil, uyanık bir zihnin çocuğu o "Hakk" ve "Halk" arasındaki sınırda duran. Varlığı iki kısma ayırıyor, İbnü'l-Arabî: Gerçek ve hayal. Gerçek varlık Allah, hayali varlık ise O'nun dışındaki her şey. Zira değişme kabul etmeyen bir varlık yok O'nun dışında.
Sayfa 88Kitabı okudu
“Portuga!”
“Hı...”
“Ben senin yanından bir daha hiç ayrılmak istemiyorum, biliyor musun?”
“Niye?”
“Çünkü dünyanın en iyi insanı sensin. Senin yanındayken kimse bana zarar vermiyor ve kalbimde mutluluk güneş gibi parlıyor.”
hı-hım
Yaşa, işe, güce, itibara en ufak hürmeti olmayan bu acıya aşk acısı diyorlar. Kim olursan ol, seni saklandığın yerde er ya da geç buluyor, gelip göğüs kafesini ateşle sıvazlıyor ve sen içeride kapkara kurum tutuyorsun. Ağzını açsan, alevler püskürüverecekmişsin gibi, ciğerlerine damla damla kurşun eritiyorlarmış gibi.
Aşkı mı öğreteyim sana?
Hı, hı.
Haydi bir besmele çek ki, aşka besmelesiz başlanmaz.
