Yolda İştar'ı en çok Kızılırmak Nehri ilgilendirdi. Her zaman ona neden Kızılırmak dendiğini düşünürdü. Üzerindeki köprüden geçerken, suların gerçekten kırmızıya çalar bir renkte olduğunu görünce, bu adı ona koyanlara hak verdi. Annesi İştar'ın sulara dikkatle baktığını görünce, "Kızım, sana Hititlerin bu nehre verdikleri adı söyleyeyim Maraşantiya dedi. İştar ilk olarak Hititçe bir kelime öğrenmişti.