Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
136 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Dokuz Kere Şaşkınlık / Alberto Ruy Sanchez Çağdaş Meksika edebiyatının bol ödüllü yazarlarından Alberto Ruy Sanchez bizleri Sahra çölünde bir yolculuğa davet ediyor. Bu yolculukta her şeyin bir sesi var: kuşların, rüzgârın, bulutun, baharatların, çinilerin, kumun, bedenin..her şeyin..birbirlerinin sessizliklerine gömülen aşıkların bile. Kimi zaman çiniler bir sarmal oluşturup anlatırlar dertlerini kimi zaman da kuşların tüylerinden dökülen notalar ses olur. Şaşırmayın, burası düşle gerçek arasında bir yer, burası Mogador şehri. Sahra’yı ilk ziyaretinde aniden canlanan çocukluk anıları, Fas çölüyle -özellikle de Mogador şehriyle bambaşka bir hikaye anlatmaya hazırlar Sanchez’i. Yaklaşık yirmi yılda tamamladığı Mogador Beşlisi yazarın kadımların kendi gizlerini anlattığı hikayelerden yola çıkarak hazırladığı şiirsel, estetik düzeyde erotik ve masalsı bir anlatı. Latin Amerika’ya dair bir anlatı okumayı beklerken kendimi Doğu mistisizminin içinde bulmam bende de “Dokuz Kere Şaşkınlık” oluşturmadı değil;) Beşlinin ikincisi “Havanın Adları” hafta sonu planıma ekledim bile. Şimdiden mutlu hafta sonları.. bol okumalı, çiçekli böcekli olsun #alıntılarım “Kuşlar mesela, eşsiz bir şekilde şakımalarını sağlayan notalar taşırlar tüylerinde.” “Aşıklar birbirlerini sessizlikleri aracılığıyla duyar.” “ Mogador’daki kütüphaneciler tarihi ‘lezzet krallığı’ içerisinde sınıflandırırlar.” #mogadorbeşlisi #dokuzkereşaşkınlık #albertoruysánchez #birdahaoku #tavsiye
Dokuz Kere Şaşkınlık
Dokuz Kere ŞaşkınlıkAlberto Ruy-Sánchez · Othello Kitap · 202260 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
·
29 günde okudu
İçimizdeki Şeytan, her insanın içinde barındırdığı ama dillendirmekten şiddetle kaçındığı bazı yönlerimizi bizlere akıcı bir psikolojik analiz ile çok açık bir şekilde gösteriyor. Hayatta yaptığımız bazı seçimler bizi ön yargılı bir hale getirebilir ve ortaya kitapta bahsedilen şu anahtar cümle çıkar ‘’Ruhun ahenginin bozulması.’’ Kitap içerik olarak çok hızlı ve ilginç bir girişle başlıyor kendinizi birden olayın içinde buluyorsunuz. Yani kitap kahramanları tanıtarak değil olayla başlıyor bu etkende sürükleyiciliğini arttırıyor.Konu olarak,felsefe öğrencisi aynı zamanda postahane memuru olan Ömer'in arkadaşı Nihat ile birlikteyken İstanbul'da bir kıza aşık olması ile başlıyor. Ömer adını sonradan Macide olarak öğreneceğimiz olan bu kızla konuşmak için onun yanına gider. Fakat bu sırada Macide'nin yanında bir akrabasının olduğunu bile fark etmez. Yani o derece gözünü aşk bürümüştür. Sonradan Ömer ile Macide tanışırlar ve aralarında arkadaşlık başlar. Bir yere kadar Ömer ile Macide'nin aşk hikayesini okuyacaksınız. Bu büyük bir aşktır. Özellikle Ömer açısından. Fakat Macide ile Ömer evlendikten sonra bu aşk devam etmekle birlikte Ömer ve Macide, Ömer'in çevresinin kurbanı olurlar.Ömer bu durumu içindeki şeytanın açığa çıkması olarak tarif edecektir Macide'ye. Genel olarak Sabahattin Ali’nin insan ruhunu en iyi yorumladığı kitap olduğunu inanıyorum ve kitabın yazıldığı 1940 ve yakın dönemini anlatması açısından çok değerli bir roman olduğunu düşünüyorum. Herkesin kendinden bir şey bulabileceğine inanıyorum.
İçimizdeki Şeytan
İçimizdeki ŞeytanSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 2019172,3bin okunma
Reklam
314 syf.
9/10 puan verdi
Kitap bitti ama hissettiğim şeyleri açıklayacak kelimeleri bulamıyorum. Her sayfasını merakla çevirip elimden bırakamadım ve bir noktada ne okuduğumu sorguladım. Psikolojik gerilim, polisiye, dram, aşk… Ne okuyorum ve ne beklemem lazım bu kitaptan diyeceğiniz, son bölüme kadar hatta bence kitabın sonunda da bilinmezliğin içinde savrulacağınız çok etkileyeci bir roman olduğunu söyleyebilirim. Tüylerimin diken diken ve her anında olayların içindeymişim gibi hissettiğim sayfalardı. Bu yüzden evet, belki de herkesin okuyabileceği ve sindirebileceği bir kitap olmayabilir. Yazarın dilinden, kurgusundan gerçekten etkilendiğimi de söylemeliyim. Kitabın sonunda kimin gerçekten iyi ya da kötü olduğunu hatta bu kitapta gerçek bir ayrımla iyiyle kötü olup olmadığını bile anlayamadım. Gerçek aslında ne onu bile bilmiyoruz ama zaten her zaman neye inanmak istersek gerçek odur değil mi? Biri bu kitap hakkında dayak yemek gibi hissettirdiğini söylemişti. Sanırım bu kapağını kapattığımda hissettiğim şeyi açıklayabilecek bir şey. Güzel, okkalı bir tokat. Ve bu tokatı ne için yediğimi bile bilmiyorum. Tek bildiğim bu kitapta nefret edecek ya da sevecek bir karakter bulamayacağınız. Bir şeyleri merak ederek, kimi zaman satırlardan kafanızı kaldırıp arkanızı kontrol ederek, belki kusmak isteyerek sayfaları çevireceksiniz ama hiçbir zaman sonunun nereye gittiğini anlayabileceğinizi sanmıyorum. Ve bu kadar bilinmezliğin içinde kitaba sinir olmayacaksınız bile. Mükemmeldi…
Verity
VerityColleen Hoover · Independently Published · 20184,855 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Çocuklar ve Çiçek Mezarlıkları Çocuklar ve Çiçek Mezarlıklarını, lise sıralarından çok değer verdiğim arkadaşımın bir dergideki yazısıyla keşfettim ve aynı gün sipariş ettim. İlk başta sınıfın içinde bulunan farklı kişiliklerdeki öğrencilerle ilgili güzel bir roman okuyacağımı zannederek kapağını açtıysam da içinde birbirinden farklı çiçeklerin bulunduğu hoş kokulu bir vazoyla karşılaştım. Aynı her gün girdiğim sınıflarım gibi rengarenk Kiraz çiçekleri, amber çiçekleri, su marulları, yaban mersinleri, dağ laleleri, ısırganlar ve nicesi… Sınıfındaki öğrencileriyle sağlam bir bağı bulunan, güzel yeni bir bağ kurmak isteyen tüm öğretmen arkadaşlarıma miss kokulu bir tavsiye
Çocuklar ve Çiçek Mezarlıkları
Çocuklar ve Çiçek MezarlıklarıTuğba Coşkuner · Cezve Kitap Yayınları · 20191,527 okunma
104 syf.
9/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Bay Muannit Sahtegi... Zihin karmaşıklığı. Sanırım en doğru ifade şekli bu olmalı. Gün içerisinde yada hayatınız boyunca yalnızlığınızla baş başa kaldığınızda yaptığınız bütün konuşmalar. Eserde bu şekilde oluşturulmuş zaten, cümleler kısa ve devrik. Bilmiyorum sizin zihniniz nasıl ama benim sanırım tam olarak bu kitap gibi kısa kısa, devrik devrik. Takıntılar, çaresizlikler azıcık zorlarsanız hepsini hem kitabın içinde hem kendiniz de bulabilirsiniz.
Bay Muannit Sahtegi'nin Notları
Bay Muannit Sahtegi'nin NotlarıVüs'at O. Bener · Everest Yayınları · 202410 okunma
308 syf.
8/10 puan verdi
·
34 günde okudu
Açıkcası bu kitap beni yordu ama farklı anlamda düşündürdü,hissettirdi ve özellikle Peter'in eline mikrofonu aldığında çünkü onun içinde boğulmasını resmen hissettim burjuvaziden nefret ederim bununda etkisi büyüktü. Bu kitabı salt aşk hikayesi gibi düşünmek yazara büyük saygısızlık olur. Ilonka,Peter ve Judit kısımlarında buraya sığdıramayacağım kadar konu var. Bir olaya 3 pencereden bakmakta ayrıca muhteşemdi.Muhteşem birçok metafor barındıran bir kitaptı. Kitap kısaca depderindi böyle bir kitap okumayı seviyorsanız tavsiye ederim.
İşin Aslı, Judit ve Sonrası
İşin Aslı, Judit ve SonrasıSandor Marai · Yapı Kredi Yayınları · 20192,057 okunma
Reklam
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Serinin en sevdiğim kitabıydı
Bu seri de ki en en en buydu bu zamana kadar yani okuduğum en iyi Christie kitabı. İçinde her türlü duyguyu yaşayabileceğiniz benim katil tanısı bile kafam da oluşturamadığım öyle delice bir kitap. Sonunda şaşırmaktan kendinizi alamayacaksınız.
Doğu Ekspresinde Cinayet
Doğu Ekspresinde CinayetAgatha Christie · Altın Kitaplar · 202126bin okunma
·
Puan vermedi
Kralın Oyunu
Gerilim ve korku türlerini korktuğum için genelde okumamayı tercih ediyorum ama bu seriyi iyi ki almışım diyorum. Seri iki ciltten oluşuyor ama devamı yok. Hikaye yarıda bitiyor. Devamı keşke olsaydı, cevaplanmayan sorular çok fazla. Konusu: Yonaka köyü, içinde 32 kişi yaşayan küçük bir köy. Kendi hallerinde yaşayan, dışarıyla çok bağlantısı olmayan bir topluluk. Bir gün köyün gençlerinden birine "Kralın Oyunu"nu anlatan mektup geliyor. Bu mektupta kralın oyununun kuralları ve emiri yazıyor. İlk emir, köyün gençlerinin bir cesede dokunması. Bunun ilerisini anlatmak spoiler olur ama ilginç ve içine çeken bir hikaye olduğunu söyleyebilirim. Kitapta beni rahatsız eden çok şey yoktu. Sadece ilk sayfalarda saçma bir kuzen ilişkisi gösterildi. Konuya hiçbir artısı yok, sadece konulmak için konulan gereksiz bir ayrıntı. ~Sora
Kralın Oyunu: Başlangıç Cilt 1
Kralın Oyunu: Başlangıç Cilt 1Nobuaki Kanazawa · Komikşeyler Yayıncılık · 202213 okunma
216 syf.
·
Puan vermedi
Sakatlanıp Yaralı Kalanlar
Mehmet'i Sakatlayan Serçe Parmağı
Mehmet'i Sakatlayan Serçe Parmağı
Başta anlaşılmaz ve ne okudum havası verse de bitirdikten sonra vay be diyeceğiniz romanlardan biri Mehmet'i Sakatlayan Serçe Parmağı. Daha başlığında bile bu nasıl bir roman diyebilirsiniz ama zaten Güray Süngü'yü kendisi yapan özelliklerden biri bence bu başlık seçimleri. 90 ların o kapalı buhranlı havası içinde (belki de bundan dolayı hikayenin geçtiği zaman kış ayı) Mehmet'in iç bunalımları, baba-oğul ilişkisi, sevdiği kızla kavuşamamın verdiği acı anlatılıyor. Üniversite son sınıfta olan Mehmet okulda kalma yolunda olmasına dahi bunu pek önemsemeyen biri. belki de bundaki en büyük sebep kendi iç mücadelesini kazanamamış olmasıdır. Geriye dönüşlerle verilen anekdotlar, iç monolog ve bilinç akışı gibi teknikler de bolca kullanılmış. böylelikle Mehmet'in içerideki yaralarını ve sebeplerini daha iyi bir şekilde hisse
Mehmet'i Sakatlayan Serçe Parmağı
Mehmet'i Sakatlayan Serçe Parmağı
ttirmiş okura Güray Süngü.
Mehmet'i Sakatlayan Serçe Parmağı
Mehmet'i Sakatlayan Serçe ParmağıGüray Süngü · Dedalus Kitap · 2015604 okunma
224 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
26 saatte okudu
Genç Kaymakam Mete, Balat'taki Müşfik babanın sahafına girdiğinde bir süre sonra gözüne bir hatırat takılır. Kendisi de bir onarıcı olan Mete, bu hatıratı okumaya başlar. Akça Hoca'nın 1800'lerde başlayan anlatımıyla Tripoliçe'de yaşanan tarihî acı gerçekler de gün yüzüne çıkar. . O dönemin Rumları, Tripoliçe'de yaşayan
Tripoliçe'nin Külleri
Tripoliçe'nin KülleriGüven Kemerkaya · Çınaraltı Yayınları · 040 okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.