Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Biri bana çok kızardı... Fazla mütevazı olduğumu, beş para etmez adamlara fazla değer verdiğimi ben kendi odamı işi öğreniyorum boya labta vaktim geçiyor diye sigara odası gibi kullanmasına müsaade etmeseydim, sonra nazikçe açık alana yönlendirmek gibi nezaketten anlamayan adama en başında sert olsaydım ne odamdan kovmak zorunda kalırdım, ne
208 syf.
5/10 puan verdi
Tavuk ve Bir Ekmek
üslubuna bayıldığım bir kitap oldu. çocukların bakış açısına yakalayabilen, basit bakan metinlerdendi. benzer öneri
Beş Yaşındayken Kendimi Öldürdüm
Beş Yaşındayken Kendimi Öldürdüm
başlarını son kısımlara nazaran daha çok sevdim. çikolata yiyen bir mustafa cem hiç olmayacak kadar yapay geldi bana. koltuğun arkasındaki akreplerle olan arkadaşlığıydı benim ilgimi çeken. özellikle hümeyra ve nejatın karşılıklı konuşması anlatım açısından okumaktan zevk aldığım bir kısımdı. bu arada ben normalde böyle konulara sahip kitapları okumayı çok sevmiyorum. meryem bana bunların öyle değil başka türlü olduğunu anlatmıştı çünkü bir keresinde. zaten siyah kutudaki çocuk yanlış biliyormuş. aminmiş doğrusu, meryem söyledi. neyse işte böyle konular benim ilgimi çekmiyor. fazla normal geliyor. hitler ve napolyonun delirdiği bu dünyada yaralar içinde bir sırta sahip olmanın ersine üzülmüyor oluşumdan değil aksine, farklı şeyleri okumayı sevdiğimden. yoksa nasıl penceredeki ışınlara tutunur da kurtulurum yeşil bahçelerden bebek bezlerine doğru. hümeyra beni uf yapmıyor artık diliyle. kötü korkunç yüzlü ejderha ininde uyuyor. arkadaşım başka bir çocuğun elini tutarak gözleriyle şarkı söylüyor bana. ben de bekliyorum. 31 yaşına gelmeyi. ama bu sefer terlik topuğunu kullanmayacağım. stendhal sendromuna sebep oluyor. allahım gerçekten de çok mu acı var. dedem. dedecim. darılma bana. ben meryemin elini tutuyorum şimdi. dev adamdan kaçıyorum sensiz bir şekilde. ama sen de bıraktın beni. sen de. bıraktın. beni. 6 gün yetmiyor. sırtımı açıyorum. artık canım acımıyor. 30'uma 13 sene kaldı. belki zorro'm olsaydı böyle olmazdı.
Yeryüzü Blues
Yeryüzü BluesKadir Daniş · Ketebe Yayınevi · 2020186 okunma
Reklam
SILVIUS Tatlı Phebe, hor görme beni, ne olur hor görme. Seni sevmiyorum de, ama bunu sert bir şekilde söyleme. Ölümü kanıksamış olan cellat bile, Zavallı adamın boynuna baltayı indirmeden önce, Kusura bakma der, özür diler. Kan gölü içinde yaşayıp ölen bu adamdan Sen nasıl daha kan olabilirsin? PHEBE Ben senin celladın olmak
Türk Fırtınası diyor ki;
FENERBAHÇE'Yİ KULLANARAK ALGI DEĞİŞTİRMEYE KALKAN DENSİZLİĞE İNSANLIK AHLAKINI YAŞATAN BİR TÜRK'ÜN YANITLARI Bu yazı ile bugün yeryüzü yerinden oynayacak üzerinde insan olarak yaşayanlar silkinip kendine gelecek. ilmi sır gereğidir. Görülen lüzum üzerine yaşattıklarını sırayla yaşatan ahlakın ihtiyaç duyulan yeni tokat yanıtlarını
Bulut Tamircisi
Sana, Türk filmlerindeki kahvaltı sahnesi kadar güzel olan sana. Adımı söyle bana bir kalbim olsun Seslenince bir şarkıyı başlatsın. Sen bir ormansın bir ağacın içinde Ben çorak tarla bir başağın içinde O geminin ardından üzülme diye Kaybolmuş gökyüzünü avucuna getirsem Sen bir bulutsun bir yağmurun içinde Ben kuru bir çölüm bir kumun
122 syf.
6/10 puan verdi
·
26 saatte okudu
Bir günde okuyup bitirdiğim, kolay okunan bir kişisel gelişim kitabıydı. Ancak okuduğum kişisel gelişim kitaplarından sonra anladım ki ben bu türde okumayı sevmiyorum. Kimileri sürekli bu tarz kitaplar okuyup hayatının, evrene olan bakış açısının değiştiğinden, feyz aldığından bahsediyor ancak ben bu tür kitaplarda hem kitabın sürekli olarak
Dört Anlaşma
Dört AnlaşmaDon Miguel Ruiz · Ötesi Yayıncılık · 202311,1bin okunma
Reklam
Ama aniden ellerini yakamda, alnını ise alnımda hissedince duraksadım. Hatta bocaladım. Ardından yüzümü sıkıca kavrayan elleri başımı geri atmamı sağlamış, benim seviyeme inmek için boynunu bana doğru eğmişti. Topuklular üzerinde olduğum için boy farkı çok değildi. Gözleri ilk defa bu kadar yakından gözlerime bakıyordu. Keskin kahveler mideme,
Salih İnsanları Sevme ve İlahlaştırma...
Nuh Suresi, 21 - 23. Ayetler: "Nûh, 'Rabbim, dedi, doğrusu bunlar beni dinlemediler, malı ve ço­cuğu kendi ziyanını arttırmaktan başka bir şeye yaramayan kimseye uydu­lar." "Onlar çok büyük tuzaklar kurdular." "Dediler ki: 'Sakın ilâhlarını­zı bırakmayın; hele Vedd'en, Suvâ'dan, Yeğus'tan,
504 syf.
2/10 puan verdi
·
24 saatte okudu
Çarpan Yürekler Evi
Herkese Merhaba, Çok büyük bir hatanın içinden çıktım. Bu hata bu seriyi okumam oldu. Neresinden tutsam elimde kalıyor.Kendime işkence etmeyi çok severim ama bu benimde boyumu aşıyor. Aksiyonu- fantastiğide kurtarmadı yani, şuanlık seriye devam etmeyeceğim bilmiyorum. Yoksa aşırı iyi bir kurguya sahipti. Benim takıldıklarımlarıma coğu insan
Çarpan Yürekler Evi
Çarpan Yürekler EviOlivia Wildenstein · Olimpos Yayınları · 202467 okunma
204 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
İNSANI HAYALİN DERİNLİKLERİNE GÖTÜREN KİTAP: A’MÂK-I HAYAL
" İlim ilim bilmektir, İlim kendin bilmektir, Sen kendisini bilmezsin, Ya nice okumaktır?…" - Yunus Emre Bu inceleme belki de yazmakta en çok zorlanacağım incelemelerden biri olacak: Filibeli Ahmet Hilmi’nin kaleme almış olduğu A’mâk-ı Hayal. A’mâk-ı Hayal, edebiyatımızın ilk felsefi ve gerçeküstü romanıdır. Bu yönüyle eser
A’mâk-ı Hayal
A’mâk-ı HayalFilibeli Ahmed Hilmi · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202116,8bin okunma
Reklam
"Ben hakikati arayan bir yolcuyum... İnsanlar içinde insanlığın manasını fenerle araştırırken şöyle seslenen bir insanım: De ki "Namazım, ibadetim, hayatım ve ölümüm alemlerin Rabbi olan Allah içindir. Onun şeriki yoktur." Ben buyum, peki sen kimsin?" Şehit Hasan el -Benna
Oyundan Çıkmak İster misin? / Muammer Yüksel
“Kimsin sen?'” “0yun kurucuyum. Artık büyük acıyı yüreğimde hissediyo­rum. Oyundan artık çıkmak istiyorum.” Bebeğimin hıçkırıklarını duyuyordum. Korku içinde annesine sığınmıştı. Bana korkuyla bakıyordu. Böylesine büyük bir laneti nasıl tasarlayabilmiltim? İnsanları böylesine büyük acılar içinde bırakma hakkını kendimde nasıl görmüştüm? Ben nasıl bir tasar­layıcıydım ki, ölümle ve korkuyla insanları oyuna yönlendiriyor­dum? Ben nasıl bir tasarlayıcıydım ki, insanlara mutlu olabilme­leri için küçücük bir zerre verirken acının egemenliğini sınırsız bırakmıştım. Ama acının egemenliğinden kendim de örselenmiştim. Ben nasıl bir tanrıydım ki, korkunun egemenliğinde yaratttklarımın bana biat etmesini beklemiştim. Bu oyun yanlıştı; hatalarla doluydu; yaratılan her şeyin yükü omuzlarımı ezdi. Bu yükü kaldırmam mümkün değildi. Çok uzaklarda kalan o sesi anımsadım: "Oyundan çıkmak ister misin?" diyordu o sarışın kadın; deni­zin berrak mavi dalgalarının üzerinde dururken soluk güzelliğiyle karşımda duruyordu. "Oyundan çıkmak için gerekli hamleyi yaptın!" Avucumda si­lah vardı. Metalin soğuklugunu hissediyordum. İçinde mermi kal­mamış olmalıydı. Ama oyun kurucu olan ben değil miydim? Gülümsedim karıma ve bebeğime. Sonra usul bir sesle "Oyundan çıkmak istiyorum," dedim ve tabancanın içinde son bir merminin olmasını istedim. Ardından tetiği çektim.
Sayfa 224 - Metis Yayınları, 2. Basım, Haz. Yiğit Değer BengiKitabı okudu
116 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Üç Ölüm
Üç Ölüm… Lev Nikolayeviç Tolstoy Bir Kont ve bir prensessin çocuğu olarak dünyaya gelen Tolstoy varlıklı bir ailede büyümüştür. 82 yıl yaşamış olan yazar bu yılların uzun bir bölümü gerçekliğin peşinde koşmak olmuş. Mülkiyet konusundaki düşünceleri yüzünden bütün servetini köylülerle paylaşmış bu hareketi yüzünden ailesi tarafından eleştirilmiş,
Üç Ölüm
Üç ÖlümLev Tolstoy · İş Bankası Kültür Yayınları · 20215,4bin okunma
208 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
"KİMİN KİM OLDUĞUNU ÇÖZEMEDİĞİMİZ ZAMANLAR."
Çoğumuzun çocukluğundan hatırladığı, anne, baba ya da başka büyüklerinden duyduğu masallar, efsaneler vardır. Öyle bir anlatırlar ki size, öyle bir kaptırırlar ki kendilerini, , onlara bakan, bilgi açlığıyla bekleyen birkaç göze, anlattıkları hikayenin gerçek olduğunu ispat etmek isterler sanki. Ben de bir zamanlar o çocuklardan biriydim. Babamın
Luna
LunaBuğra Gülsoy · İnkilap Kitabevi · 2022246 okunma
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.