Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Pırıl pırıl genç zihnine ihanet eden yaşlı bir gövdeyle, her şeyin bilincinde olan bir idam mahkûmu gibi ölümü bekliyordu. Yaşlılıkta, çoğu durumda, beden ve zihin aynı zamanda çökmüyordu. Genellikle bunlardan biri daha genç kalıyordu. Hangisinin önce çökmesi daha iyidir gibi trajik bir sorunun cevabını bugün tam olarak öğrenmiştim: Önce zihin çökerse insan daha mutlu ölürdü.
Sayfa 346Kitabı okudu
Bir idam mahkûmu kurtulamayacağını bile bile nasıl celladın elinden kurtulmaya çabalarsa, öyle debeleniyor, çırpınıyordu.
Sayfa 81 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
İdam mahkûmu için her şey mümkün olabilir ve ona göre hayatının kurtulması söz konusu olduğunda tüm mucizeler gerçekliğin sınırlarına dahil olabilir.
Sayfa 200
Bir idam mahkûmu kurtulamayacağını bile bile nasıl celladın elinden kurtulmaya çabalarsa, öyle debeleniyor, çırpınıyordu.
Sayfa 81 - Türkiye iş bankası kültür yayınlarıKitabı okudu
Bazı gelenekler saygındır. Eskiden, bir idam mahkûmu asılırken ipi koparsa hayat ona gülmüş sayılırdı. Bu yüzden affedilirdi. Ben bu geleneğe bağlıyım.
Yağmurlu havada kurşuna dizilmek için iki asker arasında duvar dibine getirilen bir idam mahkûmu ensesinden girecek yağmur damlalarından korunmak için ceketinin yakasını kaldırır mı?
Sayfa 24
Reklam
"Nerede okumuştum? Bir idam mahkûmu ölümünden bir saat önce, galiba şöyle düşünmüş: Eğer yüksek bir yerde, kayanın üzerinde, ancak iki ayağını koyacak kadar daracık bir yerde oturması gerekse, etrafında uçurumlar, ummanlar olsa, sonsuz karanlıklar, sonsuz bir yalnızlık, bitmez tükenmez fırtınalar hüküm sürse, o, bir arşınlık daracık yerde yaşamı boyunca, binlerce yıl, kıyamete kadar ayakta dursa, yine de öyle bir yaşayış, o anda öl- mekten daha iyidir. Yeter ki yaşasın! Yalnızca yaşasın! Her nasıl olursa olsun yalnız yaşasın! Ne yaman bir gerçek! Aman Tanrım, ne yaman bir gerçek!...
Sayfa 188 - Morpa Kültür Yayınları
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.