Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
BEYAZ LÂLE Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve
katia bugün çok duru bir biçimde düşünebiliyordu beyni hızla işliyordu. bir kadınla tenis oynamayan bir erkek ne işe yarardı? bir kere olsun? o kadar dayanılmaz bir işkence miydi bu? iyi bir kadının yoldaşlığı yeterince eğlenceli,keyifli değil miydi? her şey bir yana, oyunu oyun yapan şey, çekiciliği değil miydi? bir kadınla bir erkeğin tenis oynaması, bir baştan çıkarma, sevimli bir çekişme, ben Tarzan sense Jane, türünden bir şeydi. oysa iki erkek tarafından oynandığında tenis giderek ormandaki ilkel bir muz yarışına dönüşüyordu; oyun bittiğinde önemli olan tek şey, “en büyük muzu kimin kaptığı” idi.
Sayfa 206Kitabı okudu
Reklam
144 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Efendi ile Uşağı Kitap Yorumu
İki farklı hikayeden oluşan bu kitapta Tolstoy, iki farklı bakış açısı üzerinden toprak sahipleriyle köylülerinin ilişkilerini anlatıyor. Bir tarafta üniversite okurken üniversiteyi bırakıp köyüne dönmüş, idealleri ve beklentileri yüksek genç Nehlüdov; diğer tarafta ise kazandıkça daha çok kazanmak isteyen, çalışanlarını hatta kendisi dışında kimseyi önemsemeyen Andreyiç var. Nehlüdov ne kadar çok düşünüyorsa halkını Andreyiç o kadar önemsemiyor. Bir hikayede erdem ve idealizm ön plandayken diğerinde para hırsı ve bencillik ön planda. Fakat sonunda anladım ki ne çok idealist olmaya izin veriliyor bu hayatta ne de çok bencilliğe. Yıllar ve hatta yüzyıllar geçiyor, fakat bazı şeyler değişmiyor. Tolstoy gizi yazarları okurken toplumun iyi tahlil edildiğini ve anlatıldığını görüyorum. Bir yandan da nasıl oluyor da 1800lü yıllarda yaşanan sorunların hala çok benzerlerini yaşayabiliyoruz diye düşünüp duruyorum. Kitabı sevdin mi diye sorarsanız sevmedim diyemem fakat bir kere daha da okumam. #kitap #books #bookstagram #efendiileuşağı #tolstoy #işbankasıkültüryayınları
Efendi ile Uşağı
Efendi ile UşağıLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20168bin okunma
Bende yok sabru sükun sen de vefadan zerre İki yoktan ne çıkar fikredelim bir kere
708 syf.
9/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Azra Erhat ve A. Kadir gibi iki büyük usta bir araya gelince, tadına doyum olmayan, defalarca okunan bir eser çıkıyor ortaya. Ben kitabımı 1981’de almışım, defalarca elime aldım, çeşitli bölümlerini okudum. Bu sefer, ilk defa, ara ara bölümleri değil - ki kitabı şu ana kadar iki kere okumuşumdur böyle parçalar halinde - başından başlayarak, sonuna kadar okudum; bu da çok keyifliymiş. Ardından Odysseia’ya başladım bile, bu ay bu iki destan + Aeneis ve birkaç yan okumayı bitireceğim. Herkes okumalı bence
İlyada
İlyadaHomeros · Türkiye İş Bankası Yayınları · 20147,4bin okunma
Seni Bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük.
Reklam
122 syf.
2/10 puan verdi
İnsanlar görüşlerine ilişkin kitapları okumuyorlar. Kur’an olsun, Nutuk olsun, Kavgam olsun, Manifesto olsun; okumuyorlar. Ancak harıl harıl da savunup kafa şişirebiliyorlar. Ne zaman biri kafamı şişirse gider, sırf sus diyebilmek adına olsun, kitabına bir göz atarım. En son kafamı şişiren kişi bir ülkücü oldu ve şimdi de buradayım. Kendi görüşümü
Dokuz Işık
Dokuz IşıkAlparslan Türkeş · Kutluğ Yayınları · 1975733 okunma
İbadet Bir Kimliktir!
Nefis ve şeytan ibadetten uzak kalmamız için yoğun bir çaba sarf ederken biz, ibadete müsait olmayan ortamlarda bulunmakla onlara destek çıkmış oluruz. Çevre ise kişinin en çok etkilendiği zemindir. İbadetlerden bir ibadet, o ibadete sıcak bakanların arasında daha iyi eda edilir. Kırk namazlının arasında namazsız bir vakit ağır olacağı gibi kırk namazsızın ara- sında da bir vakit namaz en uzun namaz gibidir. Bir-iki kere eda edilse bile devamını sağlamak, onu istikrarla sürdürmek zordur.
Sayfa 69 - Tahlil YayınlarıKitabı okudu
Çağdaş dönemin İdeolojisi(İngilizlik veya Yahudilik )
Farmasonluk,bir kere, muhafazakar,maneviyatcı ile silsileimeratipci olmasına ve kendi için gizlilik ile camia içi dayanışmayı savunmasına karşılık ,kendi dışındakilere maddiyatı,esitlikciligi,ilericiligi ,devrimciliği,şeffaflik ile bölünüp bireylesmeyi telkin eder .Tıpkı kendisinden geldiği ve temsil ettiği iki ana zihniyetten sapına dek dindar Yahudiliğin ,kendi dışındaki dindarları yobaz olarak nitelemesi ,kendisi kavmiyetçi olmasına karşılık , başkalarının milliyetçiliği ile yurtseverliğini ırkçılık,giderek ,yahudi aleyhtarlığı yahut daha da mübalağaya başvurarak yahudi nefreti şeklinde telakki etmesi gibi.Aile hayatı ile dayanışması,evlilik kurumu ve askeri güç kavrayışı nevinden kendisini zaman içinde kanıtlamış nice değer varsa ,öncelikle Yahudilik ve gittikçe gerileyen derecede İngilizler bunları kendilerine alıkoyarlarken ,kerih bildiklerini hedefteki özge toplumlara yedirerek onların mücadele iradelerini dolayısıyla dirençlerini kırmaği amaçlamaktadır.
Sayfa 109 - Dergah yayınlarıKitabı okudu
168 syf.
8/10 puan verdi
Sandor Marai’den okuduğum üçüncü kitap Buda’da Bir Boşanma… Çok sahici, derinlikli karakterler yaratmayı başaran yazarın, insan doğasının en saklı gizli kısımlarını açığa çıkaran gözlem gücünü çok seviyorum. Yaptığı psikolojik analizler roman kahramanları ile empati kurmamızı ve kendimizi sorgulamamızı sağlıyor. Eser geleneklerine bağlı, işini
Buda'da Bir Boşanma
Buda'da Bir BoşanmaSandor Marai · Yapı Kredi Yayınları · 2022273 okunma
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.