Özel yaşamında çok sakin, çok temkinli ve efendi bir insandı. Bir kere bilmem ki ben odaya gireyim de Atatürk ayağa kalkmasın. Halbuki ben o zaman on dört-on beş yaşında bir çocuğum. Herkese karşı müthiş saygılıydı.
Ben bir Ayten´dir tutturmuşum
Oh ne iyi
Ayten´li içkiler içip
Sarhoş oluyorum ne güzel
Hoşuma gitmiyorsa rengi denizlerin
Biraz Ayten sürüyorum güzelleşiyor
Şarkılar söylüyorum Şiirler yazıyorum
Ayten üstüne
Saatim her zaman Ayten´e beş var
Ya da Ayten´i beş geçiyor
Ne yana baksam gördüğüm o
Gözümü yumsam aklımdan Ayten
Felsefede, dinde, ahlakta ya da politikada iki kere iki beş edebilirdi ama iş bir top ya da uçağın yapımına geldimi iki kere iki dört etmek zorundaydı.
Sayfa 228 - Can Sanat Yayınlar, 50. BaskıKitabı okudu
"Aslına bakılırsa hedef, iki kere iki dörttür, yani bir formüldür, ama bu formül hayatın değil ölümün başlangıcıdır. İnsan daima iki kere ikinin dört etmesinden az da olsa bir korku duymuştur.