Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Evet, Nisyan
ŞUBAT AYI HİKAYE ETKİNLİĞİ #104029280 Merhaba. Mahmut Hocanız bu konuşma için beni ilk davet ettiğinde acaba insanların benim için vakitlerinden ayıracağı kadar ne başardım diye çok sorguladım kendimi. Sürekli cevap aradığım sorulara bir yenisini eklediği için öğretmeninize teşekkür ederim. Bugün 27 Mayıs 2051
Zinciriye (İsa Bey) Medresesi-Mardin Sultan İsa Medresesi Mardin’de hüküm süren son Artuklu Sultanı Melik Necmettin İsa bin Muzaffer Davud bin El Melik Salih tarafından 1385 yılında yaptırılmıştır. İlk defa Mardin’de görülen Timur ve ordusu ile savaşmış olan Melik Necmeddin İsa bir süre bu medresede hapsedilmiştir. Kasımiye Medresesi - Mardin Günümüze kadar mükemmel yapısıyla ayakta kalabilen medresenin yapımına Artuklu Dönemi’nde başlanmış ve Akkoyunlu Hükümdarı Cihangiroğlu Kasım Padişah döneminde 1457-1502 yıllarında tamamlanmıştır. Mardin Ulu Cami Artuklu Dönemi mimari örneklerinden, dilimli kubbesi ve minaresiyle Mardin’in sembolü olan Mardin Ulu Cami kayıtlara göre iki minareli inşa edilmiştir. Caminin bugün mevcut olan tek minaresinin kare kaidesindeki yazıt, yapım tarihini 1176 olarak vermektedir.
Reklam
"Mehmed Akif Ersoy Okuma Etkinliği" (26.05.2020 - 15.07.2020)
Merhabalar, öncelikle herkesin Ramazan Bayramı’nı kutlarım. Rabbim daha nice bayramlara ve Ramazanlara hayırlısıyla kavuşmayı ve hakkıyla istifade edebilmeyi nasip etsin inşallah. Fark eden okurlar olmuştur belki, bir süredir Mehmed Akif üzerine okumalar yapıyorum. Bu süreç bilinçli bir program dahilinde de olmadı. İsmet Özel “Kitaplar insanı
İLK MEVSİM bu mevsimin ismini bilmiyorum. kaç çağ, kaç asır, kaç yıl geçmiş bilmiyorum. sadece dört mevsim mi var? penceremden görünen ağaçlar sonbahara benziyor. bazıları ince belli, çoğu kısa, bazısı genişçe. çıplak dallarını uzatmış insanlara bazısı yanında bir fidan filizlendirmiş. o da çıplak. kiminin dalları kırılmış, kimi yolunu kaybetmiş bir kuşa hala yuva, kimi budanmış. kiminin dikenli dalları her şeye inat deliyor gökyüzünü. kocaman bir pencere, küçücük duvarlar... sadece kışa hazırlık yapan ağaçları görüyorum. inanasım gelmiyor yazı geçirdiklerine. belki de ilk mevsim sonbahar, her şey yeni başlıyor. belki de bilmiyorlar yeşilleneceklerini, çiçekleneceklerini... mavi... kırmızı... sonra anımsıyorum, bunlardan daha çok vardı. yol kenarlarında, ormanlarda, köylerde, bir fabrika bahçesinde, camekanlar içinde koca bir saksıda, dağlarda, okul bahçelerinde, cami avlularında, acil kapısındaki bankın arkasında... siren sesleri geliyor. unutmuşum. odam yol kenarında. neden bu kadar yalnızlar? kim yoldu yapraklarını? mavi... kırmızı... köklerinin farkındalar mı? gitsem yanlarına... siren sesleri... siz ağaçsınız! hareket edemiyorum. burası odam değil. ayaklarımın altı toprak...kırmızı...mavi...Sus...siren...Ben...mavi...De...kırmızı...Bir...siren...Ağacım. G
Suskunlar Meclisi
Rivayet edildiğine göre zamanın birinde İran’da, bilginler ve şairler tarafından, Suskunlar Meclisi adında bir meclis kurulmuştu. Müntesipleri otuz kişiydi ve bu sayıyı artırmıyorlardı. Onlara katılabilmenin ilk şartı, çok düşünmek ve az konuşmaktı. Meşhur şair ve bilgin Molla Câmî, bu meclise katılmak istiyordu. Günün birinde meclisin üyelerinden
Viran Ceket
https://1000kitap.com/yazar/vusat-o-bener 'in anısına.. Acıktım. Ne pişirmeli? Dolabımda hazır yemeğim olsa yesem, ısıtıp yesem. Hep acıkınca gelir aklım başıma. Önceden hazır yemeğim olsa ne güzel olurdu. Huy edinmeli tokken yemek yapmayı ama nerede. İnsanın hiç tokken yemek yapası gelir mi, gelmez elbet. Annem yapardı. Kahvaltıyı yapardık
Reklam
RİSALE-İ NUR SERENCÂMIM - 2
İfade ettiğim bu 3 zaman diliminden sonra bu merhalelerde yaşadığım bazı hatıralarımı da anlatmak isterim. Hatıralar, insanın hâlet-i ruhiyesini gösteren en mühim kaldırım taşlarıdır. 6. sınıftayken sıra arkadaşım "Biz bir yere gidiyoruz, sen de gel." dedi. Ben de ona "Orada ne yapıyorsunuz?" diye sordum. O arkadaşım da
Adın bilinsin KADIN! - Mart Ayı Hikaye Etkinliği
Utan utaaan, utanmayan insan olur mu laaan!? Baharın gelişini selamlayan kuşların cıvıltısı odasına kadar uzanmış, neşeli bir günü dişlerine kadar getirmişti. İlk iş yataktan hızlı bir şekilde kalkacak gazetesini kurtaracaktı. Gazetesi ya çalınıyor ya da birileri tarafından okunarak örseleniyordu. Dışarı çıkmasıyla alnının kırışıklarının
Cemal Süreya Senin çelme taktığın yerden başlıyorum hayata. Varsın yara içinde kalsın dizlerim; yüreğim kadar acımaz nasıl olsa. Şems-i Tebrizi Düzenim bozulur, Hayatımın altı üstüne gelir diye endişe etme.
Hatun Kişi Niyetine
(Haziran ayı öykü etkinliği) Bir yakınınızın cenazesinde hayal edin kendinizi (Allah gecinden versin). Namaz kılınmış, cenaze defnedilmiş. Gözde yaş, gönülde hüzün, elde mevtanın hayrına dağıtılan kıymalı kır pidesi. İşte o kıymalı kır pidesi; ölenle ölünmediğini, hayatın her şeye rağmen devam ettiğini simgeliyor. Kıymalı pide deyip
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.