Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İlknur Yağmur

İlknur Yağmur
@ilknuryagmur
“İncelikli ve karmaşık bir kişiliğe sahip olanlar böyledir. Güçlü tutkuları ya başkalarını yaralar yada onlara boyun eğer. Ya gidip adamın birini öldürürler yada kendilerini. Sığ acılar ve sığ aşklar uzun ömürlüdür. Büyük aşklar ve büyün acılarsa kendi servetinin kurbanı olur.”
Sayfa 230 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
“… ancak kendi yaşamımızın seyircisi haline gelirsek yaşamın derdinden, kederinden kurtulabiliriz.”
Sayfa 128 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Ah, nasıl da eğreti durur “erdem” sözü onların ağzında! Ve “ben adilim” dediklerinde her zaman, “İntikamım alındı!” diyorlarmış gibi çınlar sesleri. Erdemleriyle düşmanlarının gözlerini oymak isterler; ve sırf başkalarını alçaltmak için yükselirler.
Sayfa 91 - İş bankasıKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Evlilik: İki kişinin onu oluşturanlardan daha fazla olan birini yaratma istemine evlilik derim ben. Böyle bir istemin sahipleri olarak birbirlerine saygı duymalarına derim ben evlilik diye.”
Sayfa 64 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
Uygarlık bir bilgi meselesi değil, bir değerler manzumesidir.
Sayfa 235 - KronikKitabı okudu
Reklam
“Bazı toplumlar neden yok olur?” sorusunun yanıtı da burada. Bu toplumların gelenek görenekleri değişim sürecinin önünü tıkadıkları için yok olurlar. Sınırları zorlamadıkları, sınırlarını zorlayan bireylere izin vermedikleri için yok olurlar.
Sayfa 233 - KronikKitabı okudu
Gençlere Tavsiye
Bir; geleceğinle ilgili bir fikrin olsun. İki; ufkunu açacak, geleceğini güçlendirecek bir yabancı dili okuyup yazabilir, konuşabilir hale gel. Üç; kariyerinle ilgili alanda takdir ettiğin, örnek aldığın insanlarla ilişki kurmaya, onları takip etmeye özen göster. Dört; zaman yönetimini öğren. Beş; tasarruf etmeyi ve bilinçli harcamayı, bütçe yapmayı öğren.
Sayfa 177 - KronikKitabı okudu
Nasıl eş seçilir?
Kendin olarak var olmana önem verildiğini hissetmek sağlıklı ilişkinin vazgeçilmezidir. Birinin eksiğini, ihtiyacını karşılamak için değil, yaşam dansı için berabersiniz. Zamanla müziğin türü ve ritmi değişir ama dans daha derin bir anlam kazanarak devam eder.
Sayfa 145 - KronikKitabı okudu
… kişi korku kültüründe kaldığı sürece bir hapishaneden başka bir hapishaneye sürüklenir. Ama gelişim odaklı değerler kültüründe yolculuğa devam ederken artık orası hapishane olmaktan çıkar ve bu, yaşamın dinamikleri, kendini keşfetme yolculuğuna dönüşür. Belki bunu dışarıdan kimse bilmez ama bu yolculuğun müthiş bir macera olduğunun o kişinin kendisi, içindeki savaşçı farkındadır
Sayfa 142 - KronikKitabı okudu
Başarı, özün ve sosyal kimliğin dengelenmesindedir.
Sayfa 131 - KronikKitabı okudu
Reklam
Kimi insan, sahada kan ter içinde yaşar her anını. Tribünde değildir. Yağmur, çamur olsa da kazansa da kaybetse de hep sahadadır; o anı tam anlamıyla yaşar. Şükür duygusu içerisindedir. Her güne, “ Kendi yaşamımda varım, kendi yolculuğumu yapıyorum.” kıvancıyla başlar.
Sayfa 129 - KronikKitabı okudu
“Biz” bilinci baskın sevgi kültüründe başarıyı tanımlarken ise sınav notu değil, dersi anlamaya ne kadar niyetlenip gayret ettiğine, mesleğini ne kadar anlamlı bulup sevdiğine, can dostu diyebileceğimiz gerçek dostalarının olmasına ve onlarla komşuluk yapıp yapmadığına bakılır.
Sayfa 127 - KronikKitabı okudu
“Ben” bilincinin baskın olduğu korku kültürü başarıyı tanımlarken sonuçlara bakıyor; sınavda notun kaç, mesleğinde pozisyonun ne ve maaşın ne kadar, şehirde hangi semtte ve ne tür bir evde oturuyorsun ve hangi sosyal sınıftan kişilerle konuşuyorsun? Böylece senin ne kadar başarılı olup olmadığına dışarıdan bakarak ben karar verebiliyorum.
Sayfa 127 - KronikKitabı okudu
Çocuk iki yaşında bile olsa ona da üç dört dakika vereceksin. Hatta bir aylık bile olsa herkes ona bakacak, sadece bakacak. O ne yapıyorsa sevgiyle, önemsenerek bakıldığını bilecek. “Ben varım, ben ailemin bir parçasıyım.” duygusu önemli ve bunu benekler bile hissediyor.
Sayfa 117 - KronikKitabı okudu
“Korku kültürü insan ilişkilerinde güveni sağlamak için korkuya dayalı bir hiyerarşi kurulmasını gerekli gören bir anlam verme sistemidir. O hiyerarşi içinde kendin olarak var olman hoş karşılanmaz ve de buna izin verilmez. …..Duygu ve düşüncelerini geliştirip ifade etmen sistemi bozacağından buna fırsat verilmez.”
Sayfa 108 - KronikKitabı okudu
“İnsan da tüm canlılar gibi güvenli bir ortam arayışı içerisinde ama bu yetmiyor; insan yaşamının anlamlı ve keyifli olmasını da istiyor.”
Sayfa 92 - KronikKitabı okudu
Reklam
Türkülerimiz kendisi olamayan, kendisiyle ilişki içine giremeyen insanların öykülerini, duygularını anlatıyor.
Sayfa 56 - KronikKitabı okudu
Fakat tarihsel olarak kültürümüz denetim odaklı korku kültürü olarak geliştiği için çocuğun özünü geliştirme yerine, onun davranışlarını kontrol etmeye, denetlemeye niyet etmiş, önem vermişiz. Çocuğu geliştirip özgür bir birey olması için çabalamak yerine kalıplayıp emir kuşu yapmaya çalışmışız.
Sayfa 55 - KronikKitabı okudu
İçinde bulunduğun hal kötüymüş, acı çekiyormuşsun, şu bu… Ama sapına kadar kendinsin, kişisel bütünlük içindesin. “Ah!” diye inlerken bile içinde bir şükür duygusu vardır. Sapasağlam kendinsindir, acın da senindir.
Sayfa 48 - KronikKitabı okudu
“Nasıl hissediyorsun Umay?” diye sordum. “O kadar emeğim boşa gitti! Çok kızgınım!” Ben de “Yirmi otuz dakikan boşa gitti diye bu kadar üzülüyorsun ya,” dedim ona; “peki bir kişi tüm emeğinin boşa gittiğinin farkına ancak ölüm döşeğinde varırsa?”
Sayfa 48 - KronikKitabı okudu
“Bireyi her an bir ekibin parçası olduğunun farkında ve bunun sorumluluğunu taşıyacak şekilde yetiştirmeli, geliştirmeliyiz.”
Reklam
“Birden heyecanlandım, sanki birisi kulağıma eğilmiş, “Sadece peşinden koşulanlar, birinin peşinden koşanlar, meşguller ve yorulanlar vardır, değil mi?” diye mırıldanıyordu.”
Sayfa 119 - Tutku YayıneviKitabı okudu
“Bu dediği dedik, ısrarcı kişileri kıskanma sen hakikat sevdalısı! Hakikat hiç bir zaman dediği dedik birinin kollarına bırakmamıştır kendini.”
“Devlet diyorum, herkesin, iyilerin ve kötülerin zehir içtiği o yere: devlet, herkesin iyilerin ve kötülerin kendini kaybettiği yer: devlet herkesin yavaş yavaş intihar etmesine “yaşam” adı verilen yer.”
“Evet, gençlik, gençliğini yapacaktır. Ama gençlik, hayvanlar gibi davranmaktır. Hayır, tam olarak hayvanlar gibi değil de daha çok şu küçük oyuncaklar gibi davranmaktır…… düz çizgide gider ve tabii bir şeylere toslar, düz gider tos tos toslar, yaptığından vazgeçemez. İşte genç olmak, bu küçük makineler gibi olmaktır.”
Sayfa 170Kitabı okudu
“Özgürlüktür önemli olan. Halk, özgürlüğü için başkaldırmaz, direnmez. Bir lokma ekmeğe, bir kaşık çorbaya değişir özgürlüğünü.”
Sayfa 146Kitabı okudu