Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hadis-i Şerif
Birbirine dost olan iki arkadaşın durumu , biri diğerini yıkayan iki el gibidir...
Sayfa 137Kitabı okudu
El-Kafirûn
«(Habîbim Şöyle) de: Ey Kâfirler, ben sizin tapmakta olduklarınıza tapmam ». Benim (kendisine ibadet de devam) edeceğime de siz kulluk ediciler değilsiniz. Ben (zaten) sizin taptıklarınıza (hiç bir zaman) tapmış değilim. Siz de benim kulluk etmekte olduğuma (hiç bir zaman) tapmış değilim. Siz de benim kulluk etmekte olduuğma (hiç bir vakit) kulluk ediciler değilsiniz. Sizin dininiz size, benim dinim bana.»
Reklam
Hz. Peygamber'in (s.a.v) Vefatı
Hz. Aişe (r.a) şöyle anlatıyor: Hz. Peygamberin (s.a.v) vefat edeceği gün geldiğinde, o günün öncesinde Hz. Peygamberin hastalığında hafifleme görüldü. Bunun üzerine ashabın erkekleri sevinç içinde evlerine dağıldılar. Hz. Peygamberi (s.a.v) ziyaret etmek için, kadınlara fırsat verdiler. Biz Hz. Peygamberin yanında bulunduğumuz bir anda ki hiçbir
Ölüm ve SonrasıKitabı okudu
Korkak ve çekingen değilim. Her güçlüğü yenmeye çalışıyorum. Her uçurumu atlatmaya gayret ediyorum.
Bir dua..
"Allah içinizden inananların ve kendilerine ilim verilenlerin derecelerini yükseltsin." |Mücadele, 11 -Âmin-
Reklam
Peygamberler kalp hastalıklarının doktorlarıdır
Sayfa 183 - beyanKitabı okudu
Müslüman, sürekli günahlarla sınanan ve çokça tövbe eden kimsedir. Asla günahlarda ayak diremez ve günahların ardınca sürüklenmez.
Sayfa 231 - Beyan YayınlarıKitabı okudu
İmâm-ı Gazali (k.s.)’un kitaplarının, zayıf rivâyetlerle dolu olduğu iddiası doğru mudur? Bu mevzuda, Ömer Nasuhi Bilmen şunları söylüyor: İhya’daki hadîslerin birçoğu, sonradan bazı âlimler tarafından, hadîs ilmine uygun olarak tahrîc edilmiştir (kaynakları bulunmuştur). 806 yılında vefât eden Zeynüddin el-Irâkî bu konuda iki ciltlik kitap yazmıştır. Hafız İbn Hâcer el-Askalânî, hocası Irâkî’nin bulamadığı hadîsleri bir ciltte toplamış; İmâm Kasım b. Kutluboğa da Tuhfetü’l-Ahyâ çalışmasıyla İhyâ’daki hadîslerin sıhhat derecelerini, gözler önüne sermiştir.” Şunu da ilave edelim ki, (bu sözler) helal ve haram ile değil; yalnız fazilet, tergib ve terhîb ile alakalı olduğundan bunların hadîs olarak zikredilmesinde öteden beri müsamaha gösterilmiştir. İmâm Gazali; kitaplarındaki hadîsleri, kendisinden evvelki ulemânın, sufiyyenin kitaplarından alarak nakletmiştir. Belki bunların sahîhliğine hükmetmiş, bunları bir hüsn-i zann ile alıp nakletmiştir. (Ömer Nasuhi Bilmen, Büyük Tefsir Târihi, c. 2, s. 454) İhyâ üzerindeki eski ve yeni bütün bu tahlil ve tenkitler, tasavvuf ehli nezdinde İhyâ’ya zerre kadar gölge düşürememiştir. Değil hadîslerinden şüphe etmek, İsmail Hakkı Bursevî’ye göre “İhyâ’da itiraz edilecek asla bir harf bile yoktur.” Zîrâ ona göre, “Gazalî, İhyâ-i ulûm isimli eserini tamamladıktan sonra âlem-i mânâda Fahr-i Âlem (s.a.v.)’le görüşerek kendilerine arz ve (ma’nen) imza ettirmiştir.” (İsmail Hakkı Bursevi, Ferâh’ur-ruh, c. 2, s. 236-237 (Terc.: Ömer F. Hilmi))
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.