Hasan-ı Basrî (rah) der ki: "Sana dedikodu getiren, senin de dedikodunu yapar."
Sayfa 218Kitabı okudu
Mücâhid(rah)şöyle demiştir:
“Konuşulan kelimeler yazılır.Hatta bir adam oğlunu susturmak için,’Sana şunu şunu alacağım..’dese ve almasa,yalancılardan yazılır.”
Sayfa 44Kitabı okudu
Mücâhid (rah) şöyle demiştir: "Hümeze sûresinin birinci âyetinde, 'Vay haline' diye zikredilen 'Hümeze', insanları ayıplayanlar, 'Lümeze' ise (gıybet ile) insanların etlerini yiyenlerdir." Âyetin mânası şöyledir:
"Arkadan çekiştirmeyi ve yüze karşı eğlenmeyi âdet edinen herkesin vay haline!" (Hümeze 104/1)
Katâde şöyle der: "Bize anlatıldığına göre kabir azabı üçe ayrılır. Üçte biri gıybetten, üçte biri dedikodudan, üçte biri de idrardan korunmamaktan meydana gelir."
Sayfa 163Kitabı okudu
Mutarrif b. Abdullah (rah) der ki:
“ Allah Teâlâ’nın yüceliği kalbinizi kaplasın.”
Sayfa 42 - Semerkand YayıneviKitabı okudu
Abdullah b. Sa'lebe (rah) şöyle demiştir: "Ey insan, sen şu anda gülüyorsun ama belki kefenin dokumacının elinden çoktan yola çıkmış sana doğru gelmektedir."
Sayfa 40 - semerkandKitabı okudu
İbrahim et-Teymi (rah) der ki:
"Mümin, konuşmak istediği zaman düşünür. Eğer söz faydasına ise konuşur, zararına olacaksa susar. Günahkâr kimse ise hiç durmadan ve düşünmeden konuşup durur."
Sayfa 45 - SemerkandKitabı okudu
Hasan-ı Basri (rah) şöyle demiştir: "İnsanlar kıyamet günü Allah'ın (c.c) huzuruna getirilince onlara, 'Allah'tan (c.c) ecir alacak olanlar kalksın' diye seslenilir. Bunun üzerine sadece, dünyada insanları affedenler kalkarlar."
Sayfa 207 - SemerkandKitabı okudu
Adamın biri Hasan-ı Bâsri'ye (rah), "Falanca senin gıybetini yaptı" dedi. Bunun üzerine o gıybet edene bir tabak taze hurma göndererek, "İşittiğime göre, sevaplarından bana hediye etmişsin Buna karşılık ben de sana bu hurmayı hediye gönderdim. Ama kusuruma bakma, senin hediyen kadar kıymetli bir şey gönderemedim" demiştir.
İbn semmâk (rah) şöyle der: "Yalanı, sevap kazanmayı düşünerek değil her şeyden önce insanlık şerefine sığmadığı için terkettim."
Sayfa 138
Hasan-ı Basrî (rah): "Amelsiz cenneti istemek bir çeşit günahtır" demiştir.
"Mümin ancak Rabb' ine kavuştuğu an rahata erer.Rahatını Allah'a kavuşmakta bulan kişinin ölümü, onun sevinç, neşe, emniyet ve izzet bulduğu gündür."
Hasan-ı Basrî(rah)
Sayfa 72 - SemerkandKitabı okudu
Hasan-ı Basrî(rah) der ki:
“Sana dedikodu getiren, senin de dedikodunu yapar.”
Sayfa 218 - Semerkand YayıneviKitabı okudu
Resûlu Ekrem (s.a.v), Hz. Aişe'ye (rah) şöyle
buyurmuştur:
"Ey Aişe! Eğer kötü iş ve sözler bir insan sûretinde olsaydı muhakkak insanların en çirkini olurdu."
Sayfa 77 - SemerkandKitabı okudu
Hasan Basri (rah) şöyle demiştir: "Ey Âdemoğlu! Sen imanın hakikatini ancak sende mevcut olan bir ayıptan dolayı halkı ayıplamayı terk ettikten, o ayıbın ıslahına başlayıp nefsinde bulunan o ayıbı ıslah ettikten sonra elde edebilirsin. Bunu yaptığın zaman senin meşguliyetin, nefsin hakkında olur. Allah nezdinde kulların en sevimlisi böyle olanıdır."