Nietzsche, "İnsanın Tanrı tarafından yaratıldığına inanabilirdim, belden aşağısını yaratmasaydı," demiştir. Nietzsche, esprilerini o kadar ciddi
bir havayla yapar ki çoğu insan gülmeyi unutur. Konuyu, Nietzsche ile açtık ve belden aşağısıyla devam ettirelim. Bugün bilimin, romantizmi öldürdüğü söylenir çünkü bilim, her somut nesneyi
Fakat, Allah kahretsin, insan anlatmak istiyor albayım; böyle budalaca bir özleme kapılıyor. Bir yandan da hiç konuşmak istemiyor. Tıpkı oyunlardaki gibi çelişik duyguların altında eziliyor. Fakat benim de sevmeğe hakkım yok mu albayım? Yok. Peki albayım. Ben de susarım o zaman. Gecekondumda oturur, anlaşılmayı beklerim. Fakat albayım, adresimi bilmeden beni nasıl bulup anlayacaklar? Sorarım size: Nasıl? Kim bilecek benim insanlardan kaçtığımı? Ben ölmek istiyorum sayın albayım, ölmek. Bir yandan da göz ucuyla ölümümün nasıl karşılanacağını seyretmek istiyorum. Tehlikeli oyunlar oynamak istiyor insan; bir yandan da kılına zarar gelsin istemiyor. Küçük oyunlar istemiyorum albayım.
Tolstoy'dan 6 Tavsiye;
• Cahil insanlardan tartışmaktan kaçın.
• Başa gelen talihsizliği çabuk kabullen.
• Kişiler ve olaylar hakkında daha az konuş.
• Sorunlara üzülme, çözüme odaklan.
• Başkalarının hatalarını daha az yargıla.
• Canını sıkanları hayatından çıkar.
Korkuyorsun değil mi?
Yeniden kırılmaktan,sevilmemekten
Yeniden sevememekten korkuyorsun.
Bir kere kırıldığın zaman yeniden eskisi gibi olmayacagini sanıyorsun.
Yüreğinin umut dallarını kırıp geçen rüzgarlara küsüyorsun.
Biri gelip,tekrar kırıp incitmesin diye tüm insanlardan kaçıyorsun.
Yeniden umut etmekten korkmaya başlıyorsun.
Biliyor musun, ne kadar kacsanda umut kırıldığı yerde yeşerir.
İnsan yeniden sever,yeniden umut eder ve yeniden hiç bir şey olmamış gibi gülümsemeye başlar...🍂🌾🌿