Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İnsanoğlu çiğ süt emmiştir ifadesini hatırladı.Kaynar süt içse ne değişecekti ki, insan insandı işte.
48 syf.
7/10 puan verdi
·
2 saatte okudu
NASIL ÖLÜNÜR “İnsanoğlu işte, bugün var, yarın yok!” Bir fincan kahveye eşlik edecek kitaplardan Nasıl Ölünür… İçinde beş kısa hikaye barındırıyor ve hepsinin ana teması ölüm.İşçi sınıfından ölüm hikayesi de var,köylü sınıfından ölüm hikayesi de var,burjuva sınıfından ve aristokrat kesimden de ölüm hikayesi var. Yani hangi sınıfa mensup olursan ol ölüm karşısında yapılacak bir şeyin olmadığını ölümün kişiye özgü olduğunu gidenin gittiği ile kaldığını vurguluyor. Aslında çok güçlü bir konuya sahip kitap ama üç beş sayfaya sığdırıldığı için beklenen etkiyi alamıyoruz. Konsu gereği duygusallık beklerken yüzeysel geçirildiği için kitabın içine dalamıyoruz benim için öyle oldu diyebilirim.
Nasıl Ölünür
Nasıl ÖlünürEmile Zola · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202215,6bin okunma
Reklam
“İçimde hangi adam konuşuyor? Hem aklımda, hem bedenimde aynı anda ayrılamam. Bu yüzden tek kişi olamıyorum. Kendimi aynı anda sayısız şey olarak hissedebiliyorum.  Fazla büyük usta kalmadı. Zamanımızın gerçek kötülüğü budur.  Kalbin yolları, gölgelerle kaplanmış.  Yararsız görünen seslere kulak vermeliyiz. Okul duvarları, asfalt ve refah
" Eğer elinde olanla yetinmeyi bilmezsen, haline şükretmezsen ele avuca düşersin bu yalan dünyada. İnsanoğlu ayağına düşen birini görmesin, onu hor görmeyi erdem sayar, daha fazlasını alacağından emin olmadan ona zırnık bile koklatmaz. İşte o insan sırayla haysiyetini, şerefini sonrada namusunu kaybeder. Öyle olur işte, çivisi çıkmış dünyanın düzeni böyle gayrı."
Uzak Yalnızlık
Seni bulduğum zaman ilk defa yalnızlığımın beni terk ettiğini gördüm. Önceleri yadırgadım varlığını. Beni her yanımla anlayacak, sevecek bir insanın yanında, yakınında oluvermek şaşırttı beni. İçimi tarifsiz bir korku kapladı. Bir zaman beni apansız bırakıp gideceğini düşündüm. Gün oldu duyduğum yakınlık hissinin seni usandıracağından korkmaya başladım. Yorgundum, uzun yollardan, nice ezik yıllardan gelmiştim sana. Umutsuzdum, arayışlarım hep aynı yerde birleşiyordu: Aldanmak... Sende de aldanıp aldanmayacağımı bilemiyordum önceleri. İçimden bir ses, "O," diyordu, "işte o!" Bir gün geldi ki bütün korkularım, endişelerim de dağılıp gittiler. Artık yalnız değildim. Her şeyin üzerinde bir sen vardın şimdi. Sana gelinceye kadar tattığım bütün acıları, yoklukları, ikiyüzlülükleri, bütün aldanışları unutuverdim. İnsanoğlu mutluluğa ne kadar çabuk alışıveriyor? Yalnızlık dahil, bütün kötülükler uzak bir anı şimdi.
Sayfa 253Kitabı okudu
Sahip olmak ya da olmak 3
Sahip olmak" şeylere, nesnelere ilişkindir ve bunları görüp, tutmak ve de tanımlamak kolaydır. "Olmak" ise, yaşantılara ve bazı içsel süreçlere dayandığı için, dile gelmesi, tanımlanması- zor ve hatta imkânsızdır. Kişilik dediğimiz, dışa vuran yanları- mızı, yani taşıdığımız maskeleri tanımlamak mümkündür. Çün- kü bu, dışlaşmış bir
Reklam
İşte bu ben..! ;)
Bence insanoğlu her şeye katlanır, kirli çamaşıra katlanamaz... Günde hiç olmazsa bir kez yıkanmamaya katiyen dayanamaz!
Şimdi artık bu mekânı terk etmeli, Ölümün gölgesinden bir an önce uzaklaşmalı. Mümkün mü bu? Evet,mümkün!. Nasıl? Unutarak! Unutarak mı? Elbette!.. Unutmak olmazsa insanoğlu nasıl yaşardı bunca acı ortasında Ya hatırlamak!. Evet, o da var. Ömür böyle geçiyor işte; kah unutup kâh hatırlayarak.
İnsanoğlu böyleydi işte, her şeye alışılıyordu,
Sayfa 9
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.