Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Diyalektik Kıyas Teorisi
_Burhan, tüm şüpheleri ortadan kaldıracak açıklıkta ve itirazlara yer bırakmayacak kesinlikte bir kıyas ve delildir. Kesin ve zorunlu bilginin ilke ve kurallarını vermekte, felsefeyi mükemmel hale getiren kaideleri içermektedir. Bu bakımdan da o, mantığın en yüce bölümü olmaktadır. _Burhan, 3 çeşittir: _1- Varlık burhanı. (Tez) _2- Sebep
Hermes, Hiramus, Hermese, Hermesü'l-Hiramise (Araplar­ ca), Hermis diye de anılmakta ve literatüre geçmiş bulun­ maktadır. İslam dünyasında ise İdris diye bilinmektedir. Terzilik mes­ leğinin kurucusu da sayılan bu bilge kişi Terzi Hermes di­ ye de ün salmıştır. Zaten İdris sözcüğünün anlamı terzidir. Yunus Emre bir şiirinde ondan "İdris nebi hülle biçer, ge­ zer Allah deyu deyu" diye söz etmiştir. Hermes'in Mısır dilindeki adı ise Thot'tur. Thot'un terziliği, tasavvuf ve gnostik öğretilerde dış anlamıyla değil, daha çok iç anlamıyla benimsenmiştir; yani o insanlara "ini­ siyasyon"yoluyla hal elbisesi giydirmektedir.
Reklam
Ermiş
Hermes, Hiramus, Hermese, Hermesü'l-Hiramise (Araplarca), Hermis diye de anılmakta ve literatüre geçmiş bulunmaktadır. İslam dünyasında ise İdris diye bilinmektedir. Terzilik mesleğinin kurucusu da sayılan bu bilge kişi Terzi Hermes diye de ün salmıştır. Zaten İdris sözcüğünün anlamı terzidir. Yunus Emre bir şiirinde ondan "İdris nebi hülle biçer, gezer Allah deyu deyu" diye söz etmiştir. Hermes'in Mısır dilindeki adı ise Thot'tur. Thot'un terziliği, tasavvuf ve gnostik öğretilerde dış anlamıyla değil, daha çok iç anlamıyla benimsenmiştir; yani o insanlara "inisiyasyon " yoluyla hal elbisesi giydirmektedir. Hermes sözcüğü Ermes, Hermis ve Heramis biçimlerinde söylendiği gibi, Anadolu Türkçesine de Ermiş olarak girmiş ve Tanrıya kavuşma halinin bir adı olarak benimsenmiştir.
Sayfa 16
Osmanlı İstanbulu’nun Müziği
İslâm medeniyeti ve bilgisi şu düstur üzerine kuruludur ve bir dönem elde ettiği zenginliğini de bu düstura borçludur: "Ilim ve hikmet müminin yitik malıdır, onu bulduğu yerde alır". Mûsikî, ancak ilâhî ilhamla ortaya çıkabilen sanatın bir dalı olarak, hikmetten bir cüzdür. … Osmanlı müziğinin referansları oldukça eskidir ki İslâm düşünce dünyasında "İdris Taleyhisselâm)" olarak bilinen Hermes'in, Osmanlı müzik yazmalarında referans olarak gösterildiği bilinmektedir. “Muradnâme" adlı eserinde Bedri Dilşad bu kadîm referansı şu şekilde özetlemektedir: "Bil evvel ki bu ilm-i İdris'dür Açık sözü sanma ki telbisdür". … Phtyagoras'ın feleklerin dönerken nağmeler çıkardığını ve bu nağmeleri kendisinin de işittiğini söylemesi buna dâir bilginin yansımalarını Hz. Mevlânanın “Hakîmler, “mûsikî nağmelerini feleklerin dönüşünden aldık" der" sözünde görebiliriz. … Bu arada İslâm dünyasında el-Kindî, Mawsilî, Fârâbî, Urmevî gibi müzisyen nazariyatçılardan devraldığı müzik bilgisini referans kabul eden ve Anadolu'dan Asya'ya geniş bir coğrafyanın müziklerinden beslenmiş bir tür kayıt cihazı ve dehâ Merâgi'den bahsetmek gerekmektedir. Herat'tan, Belh'ten, Anadolu'dan, Horasan'dan, Arap dünyasından, Anadolu tasavvufundan ve özellikle mevlevîlikten... hulâsâ dört bir yandan akıp gelen mûsikî bilgi, birikim ve nağmeleri İstanbul'un nağmeler havuzunda toplanmış, bu şehirde buluşmuş ve Constantin"in kadîm müzikleri ile de kaynaşarak ve azınlık bestekârların besteleri ile zenginleşerek yeni bir form şeklinde ortaya çıkmıştır.
Sayfa 216Kitabı okudu
Kilise müzisyenlerinin, St. Gregorius'un koyduğu bazı katı yasakların, özellikle daha sonraları Islâm dünyasında yansıyıp yansımadığını, yansıdıysa nasıl bir karşılık bulduğunu araştırmak gerekmektedir. St. Gregorius'un kadın sesini ve enstrumanı "içlerinde şeytan var" diyerek yasaklamasının İslâm fakih ve düşünürlerinin müziğe bakışlarını nasıl etkilediğini sorgulamak gerekmektedir. Çünkü Kilise'nin ve Hıristiyanlığın muharref kutsalının müziği yasaklama gerekçeleriyle bâzı Müslümanların müziği yasaklama gerekçeleri veya müziğe yaklaşımları arasında ilginç benzerlikler bulunmaktadır. Müzik gibi Allah'ın lûtfettiği, Hz.Davuda (aleyhisseläm) öğrettiği bu güzel nimeti, bu önyargıların, bağnazlıkların ve cehâletin kurbânı etmemek ve müzik üzerinde yeniden ve sağlıklı bir şekilde kafa yormak gerekir diye düşünüyorum. Bunu yaparken de Hz. Davud'dan, Hz. Idris (as) olarak bilinen Hermes'ten Pythagoras'tan El-Kindf'den, Fârâbi'den, İbn Sinâ’dan, İhvân-ı Safa'dan başlayıp Urmevi, Merâgi, Hz. Mevlânâ, Ruzbahan Baqli, Itrî, III. Selim, Dede Efendi gibi müzik araştırmacı ve bestecilerine, Osmanlı medeniyetine ve müzik kültürüne bir kere daha dönüp dikkatlice bakmak gerekir diye de ilave ediyorum.
224 syf.
6/10 puan verdi
·
33 saatte okudu
Hermes, sadece çanta markası değilmiş !
Hermes, İdris,Thoth,Uhnuh,Huşeng gibi farklı adlarla anılan MÖ 3000'lerde yaşamış Allah ile kullar; gök ile yer arasında aracılık ettiğine inanılan kutsal kişilik. Tarot, astroloji, simya gibi ilimlerin de kaynağı. Hermes'e ait olduğu ifade edilen kitapları ve özlü ifadelerine yer verilmiş. İslam dünyasında; İbn Arabi, Kindi,Farabi,İbn Sina, Sühreverdi,İhvan-ı Safa ekibi ,Mevlana Celaleddin'in düşüncesi üzerinde oldukça etkili olmuş Hermes'i bu kitapla daha detaylı okuyabilidim. Hermes , diğer adıyla İdris'in gökyüzünün 4. katında SATÜRN'de makamının olduğu şeklindeki inanç bugünkü düşünme şeklime göre oldukça iptidai geldi. Bugünkü Hubble teleskobu ile milyarlarca ışık yılı ötesinden bilgimiz olurken 5000 yıl önceki evren tasavvurunun ay altı alem, ay üstü alem; 7 kat göğü güneş sistemi ile sınırlandıracak düzeyde oluşu; tarihi süreçteki gelişimi görmede yararlı olacaktır diye düşünüyorum. İslam peygamberi Hz.Muhammed'i; Hermes'in anlam düzeyiyle anlamaya çalışmak ne kadar doğru. Tasavvuf düşüncesi, nefsin makamları, Gavslık gibi kavramlar ile Hermesçilik arasında çok yakın benzerlikler gördüm ve şaşırdım. Hasılı bu konuda kapsamlı bir birikimi olan yazarın bu yüksek lisans eseri olan kitabını bir karıştırın derim. Yeni okumalar için başlangıç olacaktır.
Hermesler Hermesi
Hermesler HermesiMahmud Erol Kılıç · Sufi Kitap · 201660 okunma
Reklam
- Mitoslar eski Yunanlıların kendi dinleri hakkında efsaneleridir. Bilindiği gibi yeryüzünün ilk dini Âdem Peygamber’in insanlara anlattığı dindir. Bu din, İslam peygamberi Hz. Muhammed’e (s.a.s.) bildirilen dinin ilk versiyonunu teşkil eder. Yani ilk peygamberle başlayan din, son peygamberle tamamlanmıştır. Arada binlerce peygamber gelmiş ve
İslam Dünyasında Hermes
O (Hermes); sihir, kimya, tılsım ve astroloji gibi okült bilimlerle ve aslında mucizevi güçler ve bilgelikle ilgili olan her şeyle ilişkilendirilmiştir.
İslam Dünyasında Hermes
Müslümanlar Hermes'in temel vasıflarından haberdardı ancak onlar için o bir tanrı değil sadece olağanüstü güçleri olan ve kehanette bulunan bir peygamberdi.