Selamm
Bugün sizlere okurken beni fazlasıyla etkileyen #koryangınlar kitabının yorumuyla geldim.
Jawad, bir şeyler üretmeyi seven 14 yaşında bir çocuktur. Okulda verilen ödev üzerine, Cadılar Bayramı için bir roket çanta yapar. Öğretmenlerine ve arkadaşlarına hevesle göstermek için okula gittiğinde, ırkçı bir öğretmeni tarafından bomba yaptığı
Kitap yorumlarına bakınca çoğunun kitabı okumadan Recep Tayyip ERDOĞAN'ı seven ve sevmeyenler diye ikiye ayrılarak yorum yaptıklarına şahit oldum.
Şimdi kendisini seversin veya sevmezsin, politikalarını beğenir veya beğenmezsin bunu anlarım ama kitapta iç politikayla veya yaklaşık 20 küsür yıllık iktidarlarında yaptıkları ile ilgili herhangi bir şey yok.
kitabı okuduğunuz zaman özet olarak; Dünya üzerinde oluşmuş ve oluşabilecek sorunlar ve 2. Dünya savaşı galiplerinin kurmuş olduğu vede hali hazırda 193 üye devletin bulunduğu BM'in şimdiye kadar ağır sorunlarda etkisiz kalması, bu yapının işleyişiyle ilgili sorunlar, bunların sebepleri, ve çözüm önerileri.
Bunlardan Mesela:
- Suriye başta olmak üzere, diğer iç savaşlarla boğuşan Ülkelerin siyasi birliği ve toprak bütünlüğü konusu ...
- küresel terör konusunda başta BM ve Avrupa ülkelerinin yanlı hareket etmesi, iklim değişikliği, çölleşme, ırkçılık, yabancı düşmanlığının tırmanması, islamafobi, açlıkla boğuşan Ülkeler...
- Dünyanın kaderinin 5 daimi üyenin insafına bırakılmış olduğu vs.
Alt başlıklarla sıralanarak sorunlar örnek olaylarla anlatılmış ve bunların sonunda çözüm önerisi sunulmuş, bunuda açıklamalarla desteklenmeye çalışılmış. Aslında sunulmuş olan bu önerinin hayata geçirilemeyeceği, bunun sebepleri, karşılaşılabilecek zorluklar ve gerçeklikler de sade bir dille anlatılmaya çalışılmış. Buradaki asıl amacında, her ne kadar BM mevcut yapısının, değiştirilmesinin imkansız gibi görünse de bir ateş yakmak olduğu anlaşılıyor. Bu çerçevede bakılınca beğenilmeyecek bir kitap değil.
Herkese merhabalar!
Neden beğenildiğini anlamadığım bir kitabın incelemesini yapayım istiyorum. Kitabımız Alice Miller şerhi gibi olmuş. Kitap boyunca hümanizm esintileri mevcut olmasına rağmen, çocuğun vegan olmasını seçebilmesine rağmen, yazarın “eşim başkasından hoşlansa kızmam” gibi birçok özgür düşünceye rağmen kalkıp Hz Amine’ye “Kocasını evliliğinin ilk aylarında kaybetmişti, kayınpederinin maddi durumu iyiydi ve kendi eyleminin sonucu olarak dünyaya getirdiği bebeğe, evet bir tane bebeğe bakmak dışında bir işi de yoktu.” bunu diyebilecek ve dahası birçok islamafobik düşünce de sıkıştırabilecek kadar mantıksız yazılar gördüm. Hz Amine’nin bu yaptığının kötü bir şey olduğunu iddia eden yazardan Efendimiz (sav)’in travmasına dair bir rivayet de getirmesini beklerim açıkçası. Madem müktesebatı kabul ediyorsunuz buyrun bize analiz yapın o halde. Efendimiz’in annesine hatta anne yerine koyduğu kadınlara bile ömür boyu söyledikleri ortada. Kitap gerçekten sürekli kendini tekrar eden, okunmaya değmeyecek, islamafobi barındıran bir kitaptı. Ayrıca dünyadaki herkesin çocuğunu kurban edeceği düşüncesi de saçmalık. Batı’nın çocuklara yaptığından bahsetmesini de çok arzu ederdim ayrıca. Son olarak bu kadar şey savunup Freud’dan bahsetmek akıl tutulması resmen. Feministsin ama narsist birinin sözünü söyleyecek kadar her şeyden bihabersin.
Tavsiye etmiyorum. Alanda çok daha iyi eserler mevcut.
İyi Aile YokturNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20186bin okunma
Merhabalar çok merak ettiğim bi o kadarda ikilemde kaldığım bir kitap yorumuyla geldim #bütünöfkem beni çok etkileyen bir kalem oldu Sabaa tahir yazarla tanışma kitabımda bu kitap oldu. Diğer serisini henüz okumadım 4 ün gelmesini bekliyorum bu zamana kadar okuduğum en acıtıcı kitap diyebilirim. Geçmişin yaralı izleri silinir mi? Asla !!
Acıyan yer unutulurmu ? Asla !!
Öyle hayatlar var ki çok acı ...
Ne okudum nasıl okudum bende bilemedim resmen sürüklendim okumaya başlayınca. Çok derin ve hassas noktalar var ( alkolizim, cinsel istismar, islamafobi,uyuşturucu kullanımı, aile içi şiddet ) çok uç noktalara değinmiş yazar. Pakistanlı iki çoçuğun hikayesi aslında Nur ve Salahuddin neler yaşadılar çoçuklukdan itibaren kopmayan dostlukları, iki gencin California daki küçük kasabada yaşadıkları sıkıntılar ve Salahuddin'in annesinin geçmişinin yaralarını aralarken günümüzde ve geçmuş acılarını okudum bu öyle ince çizgiler içeriyor. Asla demeyin ve hayatın acılarına yenilmeden dimdik durmalısın. İki gencin büyük direnişini okudum sizlerde bu tarz okumaları seviyorsanız #öneririm #okudumokuyun diyorum..
Siyonizm’in “Büyük İsrail” idealini kapsayan bu inanıştaki coğrafya, Tevrat Bab 15’te şöyle açıklanıyor: “Mısır Irmağı’ndan büyük Fırat Irmağı’na kadar uzanan bu toprakları senin soyuna vereceğim!”
Netanyahu, "Yeşaya kehaneti’nin gerçekleşeceğini" söyledi. Netanyahu, Tahrif edilmiş Tevrat’ı işaret ettiği konuşmasında: “Artık tek bir amaç
Biz insanlar olarak ilk kavgamız ne zaman başladı? Yada soruyu başka türlü sorayım.
Biz insanların kavgası tahminen ne zaman biter?
Habil ile Kabil 'in ölümle biten kavgası, bu ilk cinayet asırlardır devam ediyor. Hz. Musa' nın Firavun 'a karşı verdiği hak ile batıl savaşı da günümüzde hala devam etmekte.
Peki nedir bu insanoğlunun derdi?
Yazar öyle güzel yerlere dokunmuş ki hepimizin bildiği ama üç maymunu oynadığı konular yer alıyor kitapta. Yapay kıtlık, yapay salgın, ilaç firmalarının kurmuş olduğu oyunlar, ekonomik kriz, İslamafobi ve kaçınılmaz son olan savaşlar... Asırlardır bitmek bilmeyen bir kavganın ortasındayız, İslama olan düşmanlık yetmezmiş gibi, coğrafi konumumuz nedeniyle bir çok kirli elin üstümüzden inmediği ülkemizin akibeti ne olacak?
Yazar ilk cinayetten başlayıp günümüze kadar öyle ince bir araştırma yapmış ki ilmek ilmek işlemiş resmen ve kendi yorumu ile sonlandırmış her bir konuyu.
Her sayfayı " evet çok doğru, çok haklı " diye diye çevirdim. Umarım biz insanlar, artık bazı şeylerin farkına varıp uyanırız ve umarım o kaçınılmaz son gerçek olmaz...
Kitabı elime alıp önüme gelen herkese okutmak isterdim. Lütfen okuyun.
Zeynep Sey
Frame adlı bir sosyal medya platformunda farklı hobilerle uğraşan ve farklı dallarda influencer olan 15’i kadın 15’i erkek 30 kişi Fame evi adındaki yarışma programında her hafta yaptıkları yarışmalarla elenip en son biri kadın biri erkek olmak üzere iki kazanandan biri olmak için yarışıyorlar. Bu sırada çok basit bir dille yazılmış bu kitapta sosyal medyanın gerçek yüzünü, ünlü olmak ve para kazanmak için yapılan sahtelikleri okuyoruz.
Sosyal medya fenomenlerinin yaptıkları ve Fame evinin yöneticilerinin izlenme için yaptığı oyunlar gerçekte de olan korkunç şeyler. Onların internette yayınladıkları sahte hayatlara kanmayarak kendimizi küçümsememeliyiz. Gerçek hayata dönmeli sosyal medya gibi tehlikeli mecralarda çok vakit geçirmemeliyiz.
Tekrar kitaba dönecek olursak konu olarak islamafobi, zorbalık gibi önemli konuları ele alan çok kolay bir dille yazılmış okunması çok rahat bir kitaptı. 14 yaşından büyük herkes okuyabilir fikrimce.
6/10
Yüzlerin ötesini gören adam -eric Emmanuel Schmitt'ten okuduğum ikinci kitap oldu.ilk okuduğum kitabı "bayan Ming'in hiç olmayan on çocuğu" olmuştu.harika bir kitaptı. Bu kitapta da yazarın farklı tarzını ve geniş hayal gücünü görüyoruz.kitabın konusu insanların yanında gezen hayaletleri (ölüleri) görme yeteneği olan augustin bir gazete de stajer olarak çalışıyor. Bir patlamayla gerçekleşen olaylar sonucunda, patlamayı araştırmaya koyulur.bunun sonunda çeşitli sorgulamalar yapar . patlamalar tanrı adına yapılmıştır. Suçluyu ararken başta suçluyu bulur." Suçlu tanrı der" sonra kitabın baş karakteri augustin kitabın yazarı Eric Emmanuel Schmitt ile tanışır.yazar ile tanıştıktan sonra çelişkileri artar.din ,tanrı ,insan iyilik, kötülük kavramlarını sorgular . Tanrı ile görüşür ."insan Eylemlerinde özgürdür"der Tanrı ona bir insanın kötü olmasında en büyük sebeb tanrı mı yoksa kötülük insan dan kaynaklı mı, insanı yöneten iyi kötü ölüleri mi ,din kutsal kitaplar ilahi mi kutsal kitaplar şiddetin sebebi mi aslında okuduğunuz zaman bir çok soruya cevap veriyor güncel de bir aslında islamafobi ile Avrupa da oluşan din düşmanlığına da aslında değiniyor Belçika da doğduğu halde insanlar neden bombacı oluyor ki kitap da vurguladığı gibi Kur'an Kerim bile okumayan insanlar çok sorgulayıcı bir kitap. farklı bir tarzı ve konusu olan ilginç ve güzel bir kitap insanı düşünmeye sevk ediyor, çok akıcı bu arada kitabı şiddetle tavsiye ederim.
Oryantalizm , islamafobi ve genel olarak batı hakkında okuduğum kitaplardaki tarihi bilgiler, akademik yazılar bu romanla
Sular Üstünde Gökler Altında gözümde canlandı.
Roman Batının, “Hristiyanlığın” sömürüye dayalı medeniyetini! barbar! kavimlere yayma ihtiraslarının ve bir yandan da dinler tarihinin işlendiği ~sular üstünde gökler altında~ geçen uzun bir yolculuk hikayesi.
Uzaktan takip ettiğim
Kaan Murat Yanık ‘ın okuduğum ilk kitabı. Sürükleyici ve merak uyandıran konular titizlikle ilmek ilmek yerleştirilmiş romana. En çok meraklandığım kısım ise Yumanek’ in memleketi ve dinleri idi. Acaba gerçeklik payı var mıdır bu kısmın diye merak ettim doğrusu. Ayrıca
Kaan Murat Yanık ‘ın hangi kitaplardan ilham alarak yazdığını, yazarken neler hayal ettiğini, nasıl bir haleti ruhiyede yazdığını da düşündüm.
Vel hasılı okunası bir kitap. Araya bayram ve misafirler girince okuma sürem uzasada eğer zamanınız varsa bir solukta okursunuz. Okuyacaklara şimdiden iyi okumalar.
Önceden de dinleyip listeme aldığım şarkının da romanda zikredilmiş olması hoşuma gitti youtu.be/EE8cHyjCNLE
Beni bu kadar etkileyeceğini, okurken yüreğime dokunacağını tahmin etmediğim kitabın yorumu ile geldim. Kitap günümüzde başlıyor ve olayların başlangıcına dönüyor. Olaylar öyle yoğundu ki sonunun ne olacağını merak ederek elimden bırakmadan okudum.
14 yaşındaki Jawal bir şeyler üretmeyi seven başarılı bir öğrencidir. Cadılar Bayramı kostümü için roket çanta yapar ve büyük bir hevesle okula, öğretmenine göstermek ister. Fakat yaptığı projeden dolayı terörist damgası yer ve olaydan kısa bir süre sonra cesedi bulunur. İşte her şey böyle başlıyor. İnsanın aklını almadığı 14 yaşında Müslüman diye hemen bu damgayı vurmak.
17 yaşındaki Safiya, Mirza'nın tek hayali iyi bir gazeteci olmaktır. Jawal'ın kaybolmasıyla birbirine bağlı Müslüman topluluk olayın neden polis tarafından önemsenmediğini merak eder. Diğer taraftan Safiya olayları araştırmaya başlar ve katilin çok yakında olduğunu anlar. Adaleti sağlamak için kararlıdır. Amerika'daki ırkçılık, islamafobi, yabancı düşmanlığı, gençlerin toksit ilişkileri üzerine çok iyi yazılmış bir kitap okudum.
Başta da söylediğim gibi okurken tüylerimi ürperten, haksızlığı, yanlış anlaşılmaların nelere mal olduğunu anlatan Kor Yangınlar kitabını herkese tavsiye ederim.
Geleceğimizin teminattı çocuklarımız tehlike altında sapkın akıma dur de‼️
Yüce Allah’ın yarattığı iki cinsiyet vardır kadın -erkek ötesi yoktur .İslamafobi karşıtlarının yarattığı desteklediği bu oyunlara düşmemek için mücadeleye devam