Yarım saattir bir abiye "İsmet Özel abiyi anlatıyorum. Ama varya canım bir İsmet Özel dinlemek çekiyor, akla ziyan. Neyse, Amentü açtık. Ben uçuyoreee.
Waldo sen neden burada değilsin? sorusunu soruyor bana İsmet Özel. Sen neden bu cephede değilsin? “Yaşadığım ülkede herkes birbirine yan gözle bakıyor,” diyor Özel, “ben ise onların hepsine cepheden bakıyorum.” Ben de onun cephesinin benim aradığım cephe olduğunu seziyorum ama kendisinin neden ve nasıl burayı seçtiğini anlamak için bu kitabı
"hangi cisimdir açıkça bilmek isterim
takvim yapraklarının arasını dolduran
nedir o katı şey
ki gücü
gönlün dağdağasını durultacak?"
amentü | ismet özel
Aşk için karnıma ve göğsüme sürdüğüm, ölüm için yüreğime sürdüğüm ecza uçtu birden
Aşk ve ölüm bana yeniden,su ve ateş ve toprak yeniden yorumlandı
Amentü/İsmet Özel
İsmet Özel.. benim için yeri çok ayrı olan bir yazar/şair. Özellikle de şiirlerini severim hatta okumaktan ziyade kendi sesinden seslendirdiği şiirlerini dinlemekten büyük bir zevk alırım. Kitabına gelecek olursak
Erbain.. "kırk" anlamına gelmektedir. İsmet Özel'in 40 yaşına kadar yazdığı şiirleri içine alan bir eser. İlk olarak
Yaşamayabileydim yazar mıydım hiç şiir?
-Yaşama!
-Ya bileydim?
Yazar:Mıydım
Hiç:Şiir.
Şair İsmet Özel'i daha önce Amentü şiiriyle tanıdım. Erbain kitabını da bir sahafta buldum. Hemen satın aldım ve okumaya başladım. Şairin şiirleri o kadar güzeldi ki yavaş yavaş keyifle okumayı uygun gördüm. Bu nedenle bu kitabı yaklaşık iki ay boyunca okudum, sayfalarını karıştırdım ve zevkle tekrar tekrar okudum. Okumaktan bıkmadım. Ben nereye gidersem bu kitap da benim yanımda gitti ve gidiyor da.
Şiirlerde doğal olarak bazı iğnelemeler mevcut bu da İsmet Özel'in karakterini yansıtan bir şey aslında. Şiirlerde zengin kelimeler ve dolayısıyla içi dolu dolu satırlar var. Bu okurun dişine değiyor ve ağızda güzel bir tat bırakıyor.
Bu yüzdendir ki İsmet Özel bir başkadır. Okuru kendine hayran bırakır. Böyle adamlar da kırk yılda bir gelir.
Ve rüzgâr.
ona kendimi sonradan ben ekledim
pişirilmiş çamurun zifiri korkusunu
ham yüreğin pütürlerini geçtim
gövdemi alemlere zerkederek
varoldum kayrasıyla Varedenin
eşref-i mahlûkat
nedir bildim.
İnsan
eşref-i mahlûkattır derdi babam
bu sözün sözler içinde bir yeri vardı
ama bir eylül günü bilek damarlarımı kestiğim zaman
bu söz asıl anlamını kavradı
geçti çıvgınların, çıbanların, reklamların arasından
geçti tarih denilen tamahkâr tüccarı
•ismet özel
"dilce susup
bedence konuşulan bir çağda
biliyorum kolay anlaşılmayacak
kanatları kara fücur çiçekleri açmış olan dünyanın
yanık yağda boğulan yapıların arasında
delirmek hakkını elde bulundurmak"
İsmet Özel - Âmentü