Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Bu dünyada gerçekler karşısında kör olan kimse ahirette de kör, doğru yoldan sapmışlık oranı da daha büyük olur." (17/İsra Sûresi 72)
Sayfa 121 - FecrKitabı okudu
ALEMİN İNSANİ TERBİYESİ
Kim bu dünyada kör olursa, Artık o, ahiret'te de kördür ve yol bakımından da daha sapıktır İsra suresi 17/72
Sayfa 53
Reklam
" Bu dünyada gerçekler karşısında kör olan kimse ahirette de kör, doğru yoldan sapmışlık oranı da daha büyük olur." (17/İsra Suresi 72)
Sayfa 141Kitabı okudu
Müminler karanlık, zillet dolu, utanç verici bugünlerde zikirle, duayla, tevessülle, adak adamakla, yemek vermekle ve bireysel iyiliklerle meşguldüler. “Cehennem ateşine karşı özgürlüklerine kavuşmak/kurtulmak” ve ölümden sonra kurtuluşa ermek için!.. Ancak kutsallık raftan inip talim ve tefekkürün dayanağı olduktan sonra Kur'an, onlara ahirette kurtuluş yolunun dünyadan geçtiğini; dünyada kurtulușa ermeden ahirette kurtulmanın mümkün olmadığını öğretti. Cenneti kazanmanın yolunun Müslümanların özgür, uyanık, izzet ve ilim sahibi olmasından geçtiğini öğretti.Bu dünyada zelil olarak ölen, orada zillet içinde dirilir. “Burada kör olan orada da kör olacaktır." (17/İsra Suresi 72) Allah'a yakınlaşmanın yolunun “taabbüd"ten değil; “taakkül”den geçtiğini kavradılar. Cahil ve bilinçsiz abid, eşek değirmenine bağlanan eşek gibidir. Yerinde saya saya bir adım ilerlemeden döner durur. (Nehcü’l-Belaga)
Hakk Teâlâ:
“Kim bu dünyada kör olursa, artık o, âhiret’te de kördür ve yol bakımından da daha sapıktır” (İsrâ Sûresi; 17: 72) buyurmuştur.”
Sayfa 53 - Âlem Yayınevi
ZAFİYET YÖNÜYLE İNSAN:
1. Kan dökülücüdür. (Bakara,2/30) 2. Mal ve dünya hayatına düşkündür.(Âl-i İmrân, 3/14) 3. Zayıf yaratılışlıdır. (Nisâ, 4/28) 4. Vefasızdır. (Yûnus, 10/12) 5. Nankördür.(İsrâ, 17/67) 6. Şımarıktır. (Hûd, 11/9) 7. Düşmandır. (Nahl, 16/4) 8. Cimridir. (İsrâ, 17/100) 9. Aclecidir. (İsrâ, 17/11) 10. Ümitsizdir. (İsrâ, 17/83) 11. Zalim ve cahildir. (Ahzâb, 33/72) 12. Tartışmayı sevendir. (Kehf, 17/54)
Sayfa 16 - siyer yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bu dünya hayatı kalb gözünün açılması için eşsiz bir fırsattır. Bu dünyada gayb olan birçok şey âhirette apaçık ortada olacak ama onları orada bilmenin bir kıymeti olmayacaktır. İbn Arabi de bu noktaya şöyle değinir: “Şu halde Hakk'ı Hak'tan, Hak gözü ile gören kimseler Hakk'ı bilenlerdendir. Hakk'ı Hak'tan ve Hak gözü ile görmeyip de nefsinin gözü ile âhirette görmeyi bekleyen kimse de câhildir” Muhiddin-i Arabi, Fusüs ül-Hikem, s. 87. Başka bir açıdan da Şeyh-i Ekber konuya şöyle değinir: “Hak, dünyada bazı kimselerin idrâkinden gizlendi. Âhirette ise bütün halka âşikâr olacaktır” A.g.e., s. 175. İsrâ Süresi'nde de bu hakikate işâret olunur (17:72):(Ve her kim burada (hakikatleri görmeyip kalben) kör oldu ise işte o, ahirette de kördür, yolca da daha sapkındır.)
Şeytanın tuzakları ve hileleri, benliğimizin arzu ve emelleri ile birleşince kötülük eğilimi, adeta dayanılmaz bir duruma gelir. Bu durum, tamamıyla duygusal bir durumdur. Bundan kurtulmanın en emin yolu, akıl ile duyguları dizginlemek ise de aklın devreye girebilmesi için aksi yönde bazı duyguların da harekete geçirilmesi şarttır. Bu yüzden
Sayfa 221Kitabı okudu
O'nun kendisini insana tanıtması,aslında insanın kendini tanımasıdır.Çünkü insan "ez-Huda," “min Allah," yani Haktandır; O'ndandır. Bir başka bir yerdendir dersek şirk koşmuş oluruz.O'ndan başka müdebbir yoktur. O zaman biz O'nun mülkünde O'nun mülküyüz.bunu, efendi-kul diyalektiğiyle anlatabiliriz. O kendisini yeryüzündeki insanlara tanıtmak istediği ve insanların anlayış seviyelerinde mertebeler olduğu için,Allah kendisini yeryüzüne mertebeli olarak indirir.Allah yeryüzünde tanınır,bilinirse ahirette de karşılığı bulunur.Yeryüzündeki hayatında O'nu bulamayan, öte dünyada da bulamaz."Dünyada görmeyen, ahirette de görmeyecektir.” (İsra 17/72).Dünyada bakar-kör olan,zannetmesin ki ahirette görecektir.
HARAMLAR!
İslamiyetin helal-haram sınırı en çok insanlar arası ilişkilerde ortaya çıkar.Onun için Cenabı Hak, haksız yere insan öldürmeyi (En’am, 6/151), zulüm ve haksızlık yapmayı (Nisâ, 4/10), başkalarının malını haksız yere yemeyi (Bakara, 2/188), hırsızlığı (Maide, 5/38), faiz ve tefeciliği, (Bakara, 2/275), rüşveti (Bakara, 2/188), aldatmayı, (Şuarâ, 26/181-183) israfı ve cimriliği (İsrâ, 17/29), zinayı, (İsrâ, 17/32), zina iftirasını, (Nur, 24/4), mahrem kişilerle evlenmeyi (Nisâ, 4/23), terörü, (Maide, 5/33), bozgunculuğu (A’raf, 7/56), yalancılığı (Ahzâb, 33/70), yalancı şahitliği (Furkân, 25/72), kumarı (Maide, 5/90-91), gizli ve açık bütün kötülükleri (A’raf, 7/33) yasaklamış, yani haram kılmıştır.
Sayfa 126 - DİB YayınlarıKitabı okudu
61 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.