De ki: “SİZ ALLAH’A DİNİNİZİ Mİ ÖĞRETİYORSUNUZ? OYSA Kİ ALLAH, GÖKTE NE VAR, YER DE NE VAR HEPSİNİ BİLİR. ALLAH HER ŞEYİ ÇOK İYİ BİLMEKTEDİR.”
Kitabı elimde gören çoğu kişi bu nasıl kitap, ne biçim kitap ismi dediler, toplu taşımada da okurken birkaç kere sorgulayıcı bakışlara maruz kaldım. Kitap, ismini gördüğünüz üzere Hucurat Suresi 16.
Şeriatta yüzde doksan dokuz ahlâk, ibadet, âhiret ve fazilete aittir. Yüzde bir nisbetinde siyasete mütealliktir, onu da ulü'l-emirlerimiz düşünsünler.
Bedîüzzaman Said Nursi 🌹
1)Anneye, Babaya iyi davranmak Şeriattır.
Onlardan birisi yahut her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına gelirse sakın onlara "Öf!" bile deme; onları
اِيَّاكَ نَعْبُدُ وَاِيَّاكَ نَسْتَع۪ينُۜ
Biz, yalnız sana ibadet eder ve yalnız senden yardım dileriz.
(1/Fâtiha Suresi, 5)
(Ayet, tevhid akidesinin amelî boyutunu anlatmaktadır. Zira tevhid; Allah’ın zatında, sıfatlarında ve fiillerinde bir olduğuna inanmak ve bu inanca uygun olarak yalnızca Allah’a (cc) kulluk etmektir. Başka bir ifadeyle
Hadis karşıtları ne yapmak istiyor?
Yazar Profesör Dr Mehmet yaşar Kandemir..
1.Hadis karşıtları Maide Suresi 3 ayeti 'bugün dininizi Kemale erdirdim'i öne sürerek hadise,sünnete ihtiyaç bulunmadığını söylüyorlar.Allahü Teala'nın peygamber Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e Kuranı Kerimi açıklama görevi verdiğini hadis ve sünnetin bunu yaptığını
"Rüşdüne erinceye kadar yetimin malına, onun yararına olmadıkça el sürmeyin. Ahde vefa gösterin; çünkü ahid sorumluluk doğurur."
(İsra suresi, 34. ayet)
➡ İsra suresinin 34. ayetinde Müslümanların iki önemli görevine yer verilmiştir. Bunlar yetim malı yememek ve verilen sözü tutmaktır. İslam'da yetimlerin hakkının korunması ve onların gözetilmesi konusuna oldukça önem verilmiştir.
Kendisi de yetim olarak büyüyen Peygamber Efendimiz (SAV), onların haklarının korunması hususunda son derece titiz davranırdı. Allah Resulü (SAV) bir hadis-i şeriflerinde, "Ben ve yetimi himaye eden kimse cennette şöylece beraber bulunacağız" (Buhârî, "Talâk", 25) buyurmuş ve işaret parmağıyla orta parmağını aralarını biraz aralayarak göstermiştir.
➡ Verilen sözde durmak müminin vasıflarından biridir. Ebû Hüreyre'den (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah (SAV) şöyle demiştir: "Münafığın alâmeti üçtür: Konuştuğunda yalan söyler, söz verdiğinde sözünde durmaz, kendisine bir şey emanet edildiği zaman, ona hıyanet eder." (Buhârî, Îmân, 24; Müslim, Îmân, 107)