İkinci defa okunanlar da bugün Momo…
Momo… O küçük bir sokak çocuğu.
En güzel yönü iyi bir dinleyici olması. O kadar iyi bir dinleyici ki insanlar dertlerini, sorunlarını hatta aradaki anlaşmazlıklarını gelip ona açıyor ama Momo daha tek bir kelime dahi etmeden taraflar farkındalığa erişip hatalarına, sorunun kaynağına ulaşıyor.
“Eğer hala
"Yalnızlığın kederli taraflarını yaşayanlar bilirler. Bir nefese, bir sese, ağızdan dökülecek birkaç sözcüğe gereksinim duymak, kurak toprakların bir damla suya ihtiyaç duyması gibi bir dinleyiciye ihtiyaç duymaktır. Çatırdayan ruhun rahatlaması için dertleşmek, hayatın paylaşamadıklarını paylaşabilmek son derece önemlidir. Çıkmaz sokaklarla dolu bir güzergâhı rehbersiz bir vaziyette bir nefeste çıkabilmek mümkün değildir. Bazen bir dinleyici, bir kelam etmeden sadece karşında oturup dinlese, arada başını sallasa, kaşlarını çatsa, bir tebessüm etse, öksürse, karşında sadece nefes alıp verse bile duvarlara konuşmaktan iyidir, iyi midir hakikatten?"
ihtiyar hocanın bu (#28538356) hikayesinde geçen bir bölüm. Orada da beğendiğimi ifade etmiştim ancak böyle ileti olarak da paylaşmak istedim.
Çok güzel değil mi ama?
Sadece kendilerinden söz eden insanlar sadece kendilerini düşünürler. Columbia Üniversitesi Başkanı Dr. Nicholas Murray Butler, "Sadece kendini düşünen insanlar cahildirler, belki çok şey bilirler ama yine de cahildirler." İyi bir konuşmacı olmak istiyorsanız, dikkatli bir dinleyici olmalısınız. İlgi çekmek için ilgi gösterin. Karşınızdakinin cevap vermekten mutluluk duyacağı sorular sorun. İnsanlara kendilerinden ve başarılarından söz etmeleri için cesaret verin. Unutmayın; konuştuğunuz insanlar, kendileri, istekleri ve problemleri ile sizin istek ve sorularınızla ilgilendiklerinden yüz kat daha fazla ilgilidirler. Bir kişinin çektiği diş ağrısı, o kişi için Çin'de milyonlarca insanın ölümüne neden olan bir salgından çok daha önemlidir. Bir dahaki sefere konuşmaya başladığınızda bunu hatırlayın.
Merhabalar … Hayatınıza küçük de olsa dokunan kitaplar vardır ya… MOMO da tam öyle işte. Kitap 1973 de yazılmış ilk, galiba Sanayi Devrimi dönemlerinde. O yıllarda yazılan bir kitabın şu an günümüze ‘’CUK ‘’ diye oturması da ayrı bir mükemmellik. Konumuza gelecek olursak. Hepimiz zaman zaman kalabalıklar içinde kendimizi yalnız hissederiz ya işte
Kitaplığımı karıştırırken, arada sıkışıp kalmış İlhan İrem’ in Pencere, Köprü ve Ötesi adlı kitabının ilk baskısını görünce kelimenin tam anlamıyla ‘’Çocuklar gibi şen’’ oldum. Ehh tekrar okumadan olmazdı. Çünkü 1980’ li yılların ortalarında üniversite öğrencisi olacaksın ve İlhan İrem’ in şarkılarını dinlemeyeceksin. Sevmeyebilirsiniz; ama,
Momo… Bu bir çocuk kitabı mı yoksa yetişkinlere yönelik bir kitap mı önce onu konuşmak isterim. Bana kalırsa Momo aslında çocuklar için yazılmış gibi gözüken ama özünde yetişkinlere de hitap eden bir eser. Ben kitabı okuduğum süre boyunca kendimi animasyon film izler gibi hissettim. Duman adamlar, konuşan kaplumbağalar, çocukların yaşlı
Bitti !!!
️ Momo, anfi tiyatro harabesinde yaşayan yalnız bir kız çocuğudur. Çok iyi bir dinleyici olduğu için çok yakın zamanda bir çok arkadaşı olmuştur ve herkes Momo’yu çok sevmektedir.
️ Bir gün nereden geldiği belli olmayan tek tek Herkese görünen Duman adamlar türemiştir. Ve bu adamlar zamanı tasarruflu kullanmak adı altında herkesi sevdiklerinden uzaklaştırmak için uğraşmaktadır. Momoyu da sevdiklerinden ayırmak istemektedir. Ama Hora Usta, Momoya yardımcı olarak duman adamlardan kaçırmaktadır.
️ Momo, Hora usta ve kaplumbağa duman adamlarla mücadele edebilecek midir ? Çok güzel bir kitaptı bu kadar uzun sürede okumam tamamen benim zamansızlığımdandı. Yoksa bir iki günde bitecek gibi sürükleyici bir kitaptı. Herkese tavsiye ederim. 10/10
MomoMichael Ende · Pegasus Yayınları · 201766,3bin okunma
Ateş etrafında anlatılan hikayelerden Netflix dizilerine kadar hikaye anlatımı her toplumda önemli bir işlev görür. Evrimsel teori uzmanları bunun nedenlerini araştırıyor.
4000 yıl önce Babil tabletlerine yazılmış olan Gılgamış Destanı'nın bugün hala okunuyor olması oldukça ilginçtir. Bu destan günümüze kadar ulaşmış en eski edebi eserdir.
Neden güçlü bir hafızaya sahip olmalıyız?
Beynimiz nasıl çalışıyor?
Hayal kurmak neden çok önemli?
İyi bir okuyucu, dinleyici olmak için nelere dikkat edilmeli?
Bunlar cevap bulacağınız sorulardan sadece birkaçını teşkil ediyor. İçerik olarak dolu dolu bir kitap sizi bekliyor. Öncelikle yazar, çok iyi hazırlanarak okuyucunun karşısına çıkmış