Hissedemediğiniz şeyleri iyileştirmeyeceğiniz fikrini savunur. Hissizleşmek ve duyguları örtbas etmek, yarayı korur ama iyileşmeyi engeller. Kendini koruma mekanizmalarını yıkıp çocukluğumuzda yaşadığımız deneyimlerle nihayet bağ kurabildiğimizde canımız acır. Dokunmak istememiş olduğumuz derin bir keder kuyusuyla karşılaşırız. Bu kuyuda hem o zamanlar deneyimlenemeyecek kadar acı veren ve sistemlerimizin bir yerinde 'etrafı çevrilmiş' bir halde durmakta olan duygular, hem de neler yaşadığımızı ve ne kadar çok şeyden mahrum kaldığımızı ve neler kaçırdığımızı anladığımızda hissettiğimiz şu anki acımız vardır.
Teşvik ve övgü yokluğunda ne olur?
Bir diğer boşluk da, teşvik ve övgü yokluğu yüzünden özgüveninizde açılmış olan ve sizi hiçbir yere ait değilmişsiniz gibi hissettiren, ayrıca bir de kendinizi evsiz gibi hissettiren boşluklardır.
Sayfa 116Kitabı okudu
Reklam
Sevgisiz sınırlar güç gösterisi
Sınırlar sevgi olmadan koyulursa çocuk bunları bir güç gösterisi olarak algılayabilir. Çocuk kendisine cesaret verildiğinde sevgi hissetmezse, bu durum ona sevgi değil de zorlama gibi gelebilir. Hatta ebeveynlerinin kendilerini yüceltmek için onun başarılı olmasını istediklerini bile düşünebilir.
Sayfa 111Kitabı okudu
Empat
Empat kişi, neden o kadar öfkeli ya da depresif olduğunu, neden sırtının ağrıdığını düşünür ve bunun delik deşik olmuş olan kişisel sınırları yüzünden bir başka kişiden almış olduğu bir his olduğunu göremez.
Sayfa 178Kitabı okudu
Birçok kişi küçük yaşlarda anneyi geçmemeleri ya da gölgede bırakmamaları gerektiğini öğrenir.
Sayfa 171Kitabı okudu
Bu yaralar üstünde çalışırken, kişiliğimiz yavaş yavaş değişir. Ne de olsa öykümüz de değişmiştir. Hayatımız değişmiştir. Artık içsel anlatımımızın da değişmesinin vakti gelmiştir. Birisinin bana dediği gibi: "İçimde hâlâ bir yara var ama artık hayatımı mahvetmiyor. Kim olduğumu artık bu yara tanımlamıyor."
Sayfa 356Kitabı okudu
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.