Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

AZKeskin

AZKeskin
@k3skin
Sıkı Okur
16 yılın bir esinti gibi gözünün önünden geçtiğini fark edip, kalan kısacık ömründe kendini kitap okumaya adadı.
8 okur puanı
Aralık 2020 tarihinde katıldı
-Peki o halde, dedi bana, ne düşünüyorsunuz? -Bu akşam artık hiçbir şey düşünemeyeceğimi.
Sayfa 39
Reklam
Bir kürek mahkûmu tesadüfen bir dostunun yanına düşse de zincir onları ayırır. Sefaletin son perdesi.
Sayfa 21
Ölüm anıları silebilecekse bir lütuf olurdu.
Sayfa 150 - İthaki Yayınları

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"İçimi yakan acılar buhar olup uçacak.Cenaze ateşime zaferle atlayacak, kavurucu alevlerin acısıyla coşacağım.Alevler sönecek, küllerimse rüzgarla birlikte denize savrulacak.Ruhum huzur içinde uyuyacak ve o ruh hâlâ hissedilebilirse, şimdikilerden çok farklı olacak hislerim. Elveda."
Sayfa 267 - Can Yayınları
Her gün gördüğümüz ve varlığını varlığımızın bir parçası gibi benimsediğimiz kişinin sonsuza kadar aramızdan ayrılabileceğini, sevdiğiniz o gözlerdeki ışıltının sönüp gittiğini ve kulaklara öylesine aşina ve kıymetli gelen bir sesin susabileceğini, bir daha hiç duyulmayacağını akla kabul ettirmek öyle uzun zaman alıyor ki...
Sayfa 57 - Can Yayınları
Reklam
"O zamanlar yüreğim arzularla doluydu, şimdi gözlerim yaşlarla dolu; eskiden içini dolduracağım bir hayatım vardı, bugün yaşamımın ıssızlığını hissediyorum. Çok gençtim, yirmi dokuz yaşındaydım, ama ruhum şimdiden solmuştu."
Sayfa 293
"En yetkin zihinler bile geçici heveslere kapılabiliyorsa, aşağılandığını, alaya alındığını görüp ağlayan çocuk nasıl hoşgörülmez?"
Sayfa 6
"Bir kez daha elveda, güzel vadimizle dünkü vedalaşmamıza benzer bir elveda, yakında o vadide dinleneceğim, beni sık sık ziyaret edeceksiniz, öyle değil mi?"
Sayfa 289
Yeryüzündeki en büyük lütuf, insan zihninin çevresinde bulunan her şeyle bağlantı kurma konusundaki yetersizliğidir bence.
Sayfa 115
Çürümenin, eksiliğin ve yıkılmışlığın hortlaksı gölgesiydi; hastalıklı ifşanın kokuşmuş, ıslak hayaletiydi; merhametli toprağın daima gizlemesi gereken şeyin berbat bir şekilde sergilenmesiydi.Tanrı biliyor ya, bu dünyaya ait değildi.
Sayfa 25
Reklam
"Buna inanıp rahatlamak istiyorum ancak görünüşe göre yaşlandıkça, yanlış olduğunu bilsem de dünyevi arzularımın ortaya çıkışı inancımı zayıflatıyor."
Sayfa 57
Tanrım! Bir anlık mutluluk! Koskoca bir ömürde az şey mi?..
Sayfa 62
Böyledir, mutsuzken başkalarının mutsuzluğunu da daha çok hissederiz; bu seyrelmeyen, tersine, yoğunlaşan bir duygudur...
Sayfa 43
Gökyüzü öyle yıldızlı, öyle berraktı ki, onu gören kendine sormadan edemezdi:Nasıl olur da böyle bir göğün altında türlü türlü suratsız, kaprisli insan yaşayabiliyor?
Sayfa 3